Rahim kalınlaşması kansere neden olur mu?
İçindekiler
Rahim kalınlaşması, tıbbi adıyla endometriyal hiperplazi, rahim iç yüzeyini döşeyen endometrium tabakasının normalden daha kalın hale gelmesi durumudur. Bu durum, özellikle menopoz dönemindeki kadınlarda daha sık görülmekle birlikte, her yaşta görülebilir. Peki, rahim kalınlaşması kansere neden olur mu? Bu sorunun cevabı, rahim kalınlaşmasının tipine ve tedavi edilip edilmemesine bağlıdır.
Rahim Kalınlaşması Neden Olur?
Rahim kalınlaşmasının temel nedeni, östrojen hormonunun progesteron hormonuyla dengelenememesidir. Östrojenin aşırı salgılanması veya progesteronun yetersiz salgılanması, endometriumun aşırı büyümesine yol açabilir. Bu hormonal dengesizliğe yol açan faktörler arasında şunlar sayılabilir:
- Polikistik over sendromu (PCOS)
- Obezite
- Hormon replasman tedavisi (HRT)
- Östrojen üreten tümörler
- Menopoz
Bu faktörler, östrojen seviyelerini artırarak rahim iç yüzeyinin aşırı büyümesine ve kalınlaşmasına neden olabilir.
Rahim Kalınlaşması Kanserleşir mi?
Rahim kalınlaşmasının kansere dönüşme riski, kalınlaşmanın tipine bağlıdır. İki ana tip rahim kalınlaşması vardır:
- Atipisiz Endometriyal Hiperplazi: Bu tipte, hücrelerde anormal değişiklikler (atipiler) bulunmaz. Kanserleşme riski düşüktür ve genellikle hormonal tedavi ile kontrol altına alınabilir.
- Atipili Endometriyal Hiperplazi: Bu tipte, hücrelerde anormal değişiklikler mevcuttur. Kanserleşme riski daha yüksektir ve genellikle histerektomi (rahmin alınması) önerilir.
Dolayısıyla, her rahim kalınlaşması kansere dönüşmez. Ancak, atipili hiperplazi varlığında risk daha yüksektir ve bu durumun mutlaka bir uzman doktor tarafından değerlendirilmesi ve uygun tedavi yönteminin belirlenmesi önemlidir.
Rahim Kalınlaşması Belirtileri ve Tanısı
Rahim kalınlaşmasının en sık görülen belirtisi, anormal vajinal kanamadır. Bu kanama, adet dönemleri arasında veya menopoz sonrası dönemde görülebilir. Diğer belirtiler şunlar olabilir:
- Adet düzensizlikleri
- Ağır adet kanamaları
- Uzun süren adet kanamaları
Tanı, genellikle transvajinal ultrasonografi ve endometriyal biyopsi ile konulur. Ultrasonografi ile rahim iç yüzeyinin kalınlığı ölçülürken, biyopsi ile alınan doku örneği patolojik incelemeye gönderilir ve hücrelerde atipi olup olmadığı belirlenir.
Rahim kalınlaşması teşhisi konulduktan sonra, doktorunuz size en uygun tedavi yöntemini önerecektir. Bu tedavi, hormonal tedaviden cerrahi müdahaleye kadar değişebilir. Unutmayın, erken teşhis ve doğru tedavi ile rahim kalınlaşmasının olası riskleri en aza indirilebilir. Bu nedenle, belirtileri fark ettiğinizde vakit kaybetmeden bir uzmana başvurmanız önemlidir.