Karaya oturan gemi kimin?

13.03.2025 0 görüntülenme

Denizcilik dünyasında sıkça karşılaşılan bir durum olan gemilerin karaya oturması, hem teknik hem de hukuki pek çok soruyu beraberinde getirir. Peki, bir gemi karaya oturduğunda sorumluluk kime ait olur? Bu sorunun cevabı, olayın karmaşıklığına ve çeşitli faktörlere bağlı olarak değişebilir.

Gemi Kazalarında Sorumluluk İlkeleri

Karaya oturan geminin sorumluluğunu belirlerken, öncelikle kazanın nedenleri incelenir. Kaza, insan hatası, teknik arıza, hava koşulları veya denizdeki beklenmedik engeller gibi çeşitli sebeplerden kaynaklanabilir. Sorumluluk, genellikle kusurlu olan tarafa aittir. Eğer kaza, gemi kaptanının veya mürettebatın ihmalinden kaynaklanıyorsa, gemi sahibi veya işletmecisi sorumlu tutulabilir. Aynı şekilde, eğer kaza teknik bir arıza nedeniyle meydana geldiyse, geminin bakımından sorumlu olan kişi veya kuruluşlar da sorumlu olabilir.

Hava koşulları gibi mücbir sebeplerin varlığı durumunda ise sorumluluk durumu farklılık gösterebilir. Ancak, bu durumda dahi geminin seyre elverişli olup olmadığı, mürettebatın yeterliliği ve hava tahmin raporlarının dikkate alınıp alınmadığı gibi faktörler değerlendirilir.

Uluslararası Deniz Hukuku ve Sorumluluk

Gemilerin karaya oturması durumunda, uluslararası deniz hukuku da devreye girer. Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi (UNCLOS) ve diğer ilgili uluslararası anlaşmalar, gemilerin seyri, deniz kirliliği ve kurtarma operasyonları gibi konularda çeşitli düzenlemeler içerir. Bu düzenlemeler, karaya oturan geminin neden olduğu zararların tazmini ve sorumluluğun belirlenmesi süreçlerinde önemli bir rol oynar.

Örneğin, eğer karaya oturan gemi deniz kirliliğine neden olmuşsa, gemi sahibi veya işletmecisi, kirliliğin temizlenmesi ve çevresel zararların tazmini konusunda yükümlü olabilir. Ayrıca, kurtarma operasyonları sırasında ortaya çıkan masraflar da sorumluluk kapsamında değerlendirilir.

Sigorta ve Sorumluluk Paylaşımı

Denizcilik sektöründe, gemilerin ve yüklerin sigortalanması yaygın bir uygulamadır. Karaya oturan bir geminin neden olduğu zararların bir kısmı veya tamamı, sigorta şirketleri tarafından karşılanabilir. Ancak, sigorta poliçesinin kapsamı ve şartları, sorumluluk paylaşımını etkileyebilir. Bazı durumlarda, sigorta şirketleri, kusurlu olan taraflardan tazminat talep edebilir.

Sonuç olarak, karaya oturan geminin sorumluluğu, karmaşık bir hukuki ve teknik değerlendirme sürecini gerektirir. Kazanın nedenleri, uluslararası deniz hukuku, sigorta poliçeleri ve diğer ilgili faktörler dikkate alınarak, sorumluluk sahibi belirlenir ve zararların tazmini sağlanır. Bu süreç, denizcilik sektöründe güvenliğin ve çevrenin korunması açısından büyük önem taşır.