Tekvin subuti sıfat mıdır?
01.03.2025 0 görüntülenme
Tekvin sıfatı, İslam inancında Allah'ın yaratma sıfatını ifade eder. Peki, bu sıfat zatî mi yoksa fiilî/subuti mi? İşte bu soru, İslam alimleri arasında yüzyıllardır tartışılan önemli bir konudur. Kelam alimleri, sıfatları genellikle iki ana kategoriye ayırır: Zati sıfatlar ve fiili (subuti) sıfatlar. Zati sıfatlar, Allah'ın zatı ile kaim olan, ezeli ve ebedi sıfatlardır (Hayat, İlim, Kudret, Semi, Basar, İrade, Kelam). Fiili sıfatlar (subuti sıfatlar) ise Allah'ın yaratması ve fiilleriyle ilgili olan sıfatlardır. Bu sıfatlar, Allah'ın fiilleriyle tecelli eder ve yaratılışla birlikte anlam kazanır (Tekvin, Rızık verme, İhya, İmate gibi). Tekvin sıfatı, Allah'ın yaratma eylemini ifade ettiği için, çoğunlukla fiili/subuti sıfat olarak kabul edilir. Yani Allah, dilediğini, dilediği zaman yaratma gücüne sahiptir. Bu, Allah'ın yaratma fiilinin bir tezahürüdür ve O'nun mutlak kudretinin bir göstergesidir. Ancak, bazı alimler Tekvin'in Allah’ın kudret sıfatı ile ilişkili olduğunu ve bu yönüyle zati sıfatlara yakın olduğunu savunmuşlardır. Bu farklı görüşler, sıfatların mahiyeti ve sınıflandırılması konusundaki derinlemesine tartışmaların bir sonucudur. Sonuç olarak, Tekvin sıfatı genellikle fiili/subuti sıfat olarak kabul edilse de, farklı yorumlar ve yaklaşımlar mevcuttur. Bu durum, İslam düşüncesinin zenginliğini ve derinliğini gösteren önemli bir örnektir.