İslam dinine göre midye helal mi, haram mı?

12.03.2025 0 görüntülenme

Midyeler, denizlerin lezzetli ve popüler deniz ürünlerinden biridir. Ancak, İslam dini açısından midyenin helal olup olmadığı konusu, Müslümanlar arasında sıkça tartışılan ve merak edilen bir konudur. Bu yazımızda, farklı görüşleri ve delilleri inceleyerek bu soruyu aydınlatmaya çalışacağız.

Hanefi Mezhebine Göre Midye Haram Mıdır?

Hanefi mezhebi, deniz ürünleri konusunda oldukça katı bir tutum sergiler. Bu mezhebe göre, balık dışındaki tüm deniz canlıları haram kabul edilir. Dolayısıyla, Hanefi mezhebine mensup Müslümanlar için midye tüketmek caiz değildir. Bu görüşün temel dayanağı, Kur'an ve sünnetteki genel hükümlerin yanı sıra, bazı hadislerdeki deniz ürünleriyle ilgili özel yorumlardır.

Hanefi alimler, deniz ürünlerinin temiz ve sağlıklı olup olmadığına bakılmaksızın, balık dışındaki tüm canlıların haram olduğuna hükmederler. Bu nedenle, midye, istiridye, karides gibi deniz canlıları Hanefi mezhebinde tüketilmez.

Şafii, Maliki ve Hanbeli Mezheplerine Göre Midye Helal Mıdır?

Diğer üç büyük Sünni mezhep olan Şafii, Maliki ve Hanbeli mezhepleri, deniz ürünleri konusunda daha geniş bir yaklaşım benimserler. Bu mezheplere göre, denizde yaşayan ve dış görünüş itibarıyla domuza benzemeyen tüm canlılar helal kabul edilir. Buna göre, midye, istiridye, karides, yengeç gibi deniz ürünleri bu mezheplere mensup Müslümanlar tarafından tüketilebilir.

Bu mezheplerin dayanağı, Kur'an'daki "Deniz avı ve onu yemek size helal kılındı" (Maide, 96) ayetidir. Bu ayet, denizde yaşayan canlıların genel olarak helal olduğuna işaret eder. Ancak, bu mezheplerde de bazı istisnalar olabilir. Örneğin, bazı alimler zehirli veya insan sağlığına zararlı deniz ürünlerinin tüketilmesini mekruh veya haram olarak değerlendirebilirler.

Sonuç

İslam dininde midyenin helal olup olmadığı konusu, mezhepler arasındaki farklı yorumlardan kaynaklanan bir ihtilaftır. Hanefi mezhebine göre haram kabul edilirken, Şafii, Maliki ve Hanbeli mezheplerine göre helaldir. Bu nedenle, her Müslüman kendi mezhebinin görüşüne göre hareket etmelidir. Bu konuda kesin bir hüküm vermek yerine, farklı görüşleri bilmek ve kendi tercihini buna göre yapmak en doğru yaklaşım olacaktır.