Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü ne iş yapar?

Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Ne Yapar?

Tarla bitkileri denince aklına hemen buğday, mısır, ayçiçeği gibi ürünler geliyor, değil mi? İşte Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü tam da bu ürünlerin daha verimli, daha kaliteli ve daha dayanıklı hale gelmesi için çalışır. Bizim işimiz, tarlada yetişen her bir bitkinin sırrını çözmek, onunla en iyi iletişimi kurmak.

Genetik Islah ve Tohumculuk

Birincisi, en temel işimiz genetik ıslah. Düşünsene, artık hastalık ve zararlılara karşı daha dirençli, daha az suyla yetişebilen ve daha yüksek verim veren tohumlar üretiyoruz. Örneğin, kuraklığa dayanıklı buğday çeşitleri geliştirmek, hem çiftçinin maliyetini düşürüyor hem de su kaynaklarımızın daha verimli kullanılmasını sağlıyor. Deneyimlerime göre, bir buğdayın protein oranını %1-2 artırmak bile ekmek kalitesini ve besleyiciliğini doğrudan etkiliyor. Türkiye'de tohumculuk sektörü yıllık yaklaşık 2 milyar dolar civarında bir büyüklüğe sahip ve bu alanda yapılan ıslah çalışmaları bu rakamların artmasında kilit rol oynuyor. Eğer bu alana ilgi duyuyorsan, genetik bilginin yanı sıra sabırlı olmayı da öğrenmelisin. Bir buğday çeşidinin tarlada kendini göstermesi, seleksiyon dediğimiz seçme işlemlerinin sonuç vermesi bazen 8-10 yılı bulabiliyor.

Bitki Besleme ve Tarımda Verimlilik

İkinci önemli konumuz ise bitki besleme. Bir bitkinin hangi besine ne kadar ihtiyacı var, hangi gübreyi ne zaman kullanmak verimi en üst düzeye çıkarır, bunları araştırırız. Örneğin, bir tarlanın toprağını analiz eder, eksik olan elementleri belirleriz. Bu elementler eksikse bitki zayıf kalır, verim düşer. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, azot, fosfor ve potasyum gibi makro elementlerin doğru zamanda ve doğru miktarda verilmesi, mısırda verimi %20-30 oranında artırabiliyor. Kendi tarlanda veya bahçende bitki yetiştiriyorsan, bitkinin yaprak rengine dikkat et. Sararan yapraklar genellikle azot eksikliğinin habercisidir. Ama acele etme, gübrelemeyi abartmak da bitkiye zarar verebilir.

Tarla Bitkileri Yetiştirme Teknikleri ve Yönetimi

Üçüncü olarak da yetiştirme teknikleri ve yönetimini ele alırız. Hangi ürünü hangi toprağa ekip biçmek daha uygun, sulama programını nasıl ayarlamak gerekiyor, yabancı otlarla, hastalıklarla ve zararlılarla nasıl mücadele etmeli gibi soruların cevaplarını ararız. Mesela, ayçiçeği ekiminde sıra arası ve sıra üzeri mesafeleri optimize etmek, güneş ışığından en iyi şekilde faydalanmasını sağlar ve dolayısıyla verimi artırır. Deneyimlerime göre, pamukta zararlı böceklerin üreme dönemlerini takip edip doğru zamanda biyolojik mücadele yöntemlerini uygulamak, kimyasal ilaç kullanımını %50'ye kadar azaltabiliyor. Eğer arazin varsa ve verim almak istiyorsan, toprağını tanımayı ve iklim koşullarını iyi okumayı öğrenmelisin.

Tarla Bitkilerinde Zararlı ve Hastalık Yönetimi

Son olarak, zararlı ve hastalık yönetimi bizim için hayati önem taşır. Tarlalardaki ürünleri tehdit eden her türlü canlıyı (böcekler, mantarlar, virüsler vb.) tanır, yaşam döngülerini inceler ve bunlarla mücadele için en etkili ve çevreye en az zararlı yöntemleri geliştiririz. Bu sadece kimyasal ilaç kullanmak anlamına gelmez; biyolojik mücadele, kültürel önlemler gibi pek çok farklı yöntem söz konusudur. Örneğin, süne ile mücadelede, sünenin yumurtalarını parazitleyen faydalı böceklerin tarlaya salınması, kimyasal mücadelenin önüne geçebilir. Bu tür yöntemler, hem ürün kalitesini artırır hem de çevre sağlığını korur. Kendi sebzelerini yetiştiriyorsan, yapraklarda görülen lekelerin hangi mantardan kaynaklandığını anlamaya çalışmak, doğru zamanda doğru çözümü bulmana yardımcı olacaktır.