Yarı soy metaller hidrojenden aktif mi?

Yarı soy metaller, periyodik tabloda metaller ve ametaller arasında kendine özgü bir köprü görevi görür. Gelin, bu elementlerin hidrojenden daha aktif olup olmadığını inceleyelim. Yarı soy metaller, asitlerle reaksiyona girme konusunda soygazlar kadar isteksiz olmasa da, aktif metaller kadar da hevesli değildirler. Bu metaller, genellikle sadece oksitleyici asitlerle (nitrik asit veya sıcak sülfürik asit gibi) reaksiyona girerek hidrojen gazı yerine başka ürünler oluştururlar. Örneğin, bakır nitrik asit ile tepkimeye girdiğinde hidrojen gazı değil, azot oksitleri açığa çıkarır. Bu durumun temel nedeni, yarı soy metallerin standart elektrot potansiyellerinin hidrojene göre daha düşük olmasıdır. Bir metalin standart elektrot potansiyeli ne kadar düşükse, o metal o kadar aktif demektir. Hidrojenin standart elektrot potansiyeli "0" olarak kabul edilirken, yarı soy metallerin değerleri genellikle daha düşüktür, ancak aktif metaller kadar negatif değildir. Bu nedenle, yarı soy metaller hidrojene göre daha az aktif olarak kabul edilirler. Sonuç olarak, yarı soy metaller hidrojenden daha aktif değildirler. Standart elektrot potansiyelleri ve asitlerle olan reaksiyonları göz önüne alındığında, bu elementlerin reaktivite açısından hidrojenin altında yer aldığı söylenebilir. Ancak, bu durum onların kimyasal özelliklerinin ve endüstriyel kullanımlarının daha az önemli olduğu anlamına gelmez.