Manda ve himaye ne zaman kaldırıldı?
İçindekiler
Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıllarında karşılaştığı en önemli sorunlardan biri, ülkenin bağımsızlığını ve egemenliğini tam anlamıyla tesis etmekti. Bu süreçte gündeme gelen ve uzun süre tartışılan konulardan biri de manda ve himaye meselesiydi. Peki, manda ve himaye ne zaman kaldırıldı? Bu sorunun cevabını ve bu kararın Türkiye için anlamını gelin birlikte inceleyelim.
Manda ve Himaye Fikri Nedir?
Manda ve himaye sistemi, I. Dünya Savaşı sonrasında, yenilen devletlerin sömürgelerinin, Milletler Cemiyeti tarafından daha gelişmiş devletlerin yönetimine bırakılması esasına dayanıyordu. Bu sistemin amacı, bu bölgelerin kendi kendilerini yönetebilecek seviyeye gelene kadar "geliştirilmesi"ydi. Ancak, pratikte bu sistem çoğu zaman sömürgeciliğin farklı bir biçimi olarak algılanmıştır.
Türkiye açısından manda ve himaye fikri, özellikle Kurtuluş Savaşı öncesinde bazı çevrelerce tartışılmıştı. Ancak, Mustafa Kemal Atatürk önderliğindeki Türk milliyetçileri, tam bağımsızlık ilkesini benimseyerek bu fikre kesin bir şekilde karşı çıkmışlardır.
Manda ve Himayenin Reddi ve Lozan Barış Antlaşması
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), daha Kurtuluş Savaşı devam ederken, manda ve himaye fikrini reddettiğini açıkça ilan etmiştir. Bu kararlılık, Lozan Barış Antlaşması'nda da kendini göstermiştir. Lozan, Türkiye'nin tam bağımsızlığını ve egemenliğini tüm dünyaya kabul ettirdiği bir antlaşma olmuştur. Antlaşmada, Türkiye üzerinde herhangi bir manda veya himaye yetkisinin söz konusu olmadığı açıkça belirtilmiştir.
Lozan Barış Antlaşması, 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanmış ve Türkiye'nin bağımsızlık mücadelesinin en önemli kazanımlarından biri olmuştur. Bu antlaşma ile Türkiye, uluslararası arenada eşit haklara sahip, bağımsız bir devlet olarak yerini almıştır.
Türkiye İçin Anlamı
Manda ve himayenin kaldırılması ve Lozan Barış Antlaşması'nın imzalanması, Türkiye için sadece siyasi bir zafer değil, aynı zamanda milli bir gurur kaynağıdır. Bu sayede Türkiye, kendi kaderini tayin etme hakkını elde etmiş, bağımsız ve egemen bir devlet olarak yoluna devam etmiştir.
Bu olay, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkelerinden biri olan tam bağımsızlığın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha göstermiştir. Türk milleti, manda ve himaye fikrine karşı durarak, kendi geleceğini kendisinin şekillendirebileceğini tüm dünyaya kanıtlamıştır.
Türkiye'nin bağımsızlık mücadelesi ve manda ve himaye fikrine karşı duruşu, günümüzde de ilham kaynağı olmaya devam etmektedir. Bu tarihi olay, gelecek nesillere aktarılması gereken önemli bir mirastır.