Muta nikahı islam'da var mı?

Muta Nikahı: Gerçekler ve Yanlış Anlamalar

Muta nikahı dediğimizde aklımıza ne geliyor? Genellikle "geçici evlilik" olarak karşımıza çıkan bu kavram, İslam'daki yeri ve uygulaması açısından en çok tartışılan konulardan biri. Gelin, bu konuya biraz daha somut ve samimi yaklaşalım.

Muta Nikahının Tarihsel Arka Planı ve İslam'daki Yeri

Muta nikahı, aslında Cahiliye döneminden beri var olan bir uygulamaydı. İslam, birçok toplumsal konuyu düzenlerken muta nikahına da bir çerçeve çizmeye çalıştı. İlk dönemlerde, özellikle seferi durumlarda veya belirli ihtiyaçlar doğrultusunda ruhsat verildiği yönünde rivayetler mevcut. Ancak, zamanla bu uygulamanın suiistimale açık olduğu, aile yapısını zayıflattığı ve toplumsal ahlakı olumsuz etkilediği gerekçeleriyle büyük çoğunluk tarafından haram olduğuna dair görüşler ağır basmıştır. Özellikle Sünni mezheplerin tamamı, muta nikahını caiz görmemektedir. Şii mezheplerin bir kısmı ise belirli şartlar altında cevaz verdiğini belirtir.

Şunu net olarak bilmek lazım: Günümüzde Diyanet İşleri Başkanlığı da dahil olmak üzere, Sünni İslam anlayışına sahip resmi kurumlar ve alimler muta nikahını onaylamaz. Bu durumun nedenleri arasında, İslam'ın aile kurumunu önemsemesi, nikahın kalıcılık ve nesep gibi esaslara dayanması yer alır. Deneyimlerime göre, bu konu dinî hassasiyetler taşıdığı için, bir konuda kesin hüküm belirtmek yerine, mezheplerin görüşlerini ve Kur'an ile Sünnet'teki ilgili delilleri iyi anlamak önemli. Zaten, Kur'an'da evlilik "velev" kelimesiyle başlar ki bu da "hakkınız olanı helal kıldınız" anlamındadır. Muta nikahında ise böyle bir "helal kılma" durumu söz konusu olamaz.

Muta Nikahının Pratik Uygulaması ve Sonuçları

Muta nikahını savunanlar, bunu sadece belirli bir süre için ve karşılıklı rıza ile yapılan bir sözleşme olarak tanımlarlar. Ancak pratikte bu durum, birçok sorunu beraberinde getirebilir. En temel sorunlardan biri, mehir ve nafaka gibi hakların nasıl ve ne kadar verileceği konusudur. Ayrıca, muta nikahından doğan çocukların babalık statüsü ve miras hakları gibi konular da hukuki ve ahlaki karmaşalara yol açar. Eğer bir evlilikten çocuk oluyorsa, o çocuğun sorumluluğu kimde olacak? Miras hakkı ne olacak? Bu soruların tatmin edici cevapları olması gerekir.

Örneğin, bazı kaynaklarda Şii mezhebinde muta nikahı için kadına bir miktar para (mehir) verilmesi ve sürenin belirlenmesi gerektiği belirtilir. Ancak bu, nikahın "geçici" olmasını ortadan kaldırmaz. Deneyimlerime göre, bu tür "geçici" ilişkiler, kalıcı bağlar kurmak isteyen insanlar için doğru bir yol değildir. Ayrıca, bu tür bir nikahın resmi kayıtlara geçirilmemesi, hukuki güvence sağlamaması gibi durumlar, tarafları daha da savunmasız bırakır.

Muta Nikahı Yerine Neler Yapılabilir?

Eğer bir kişi, belirli bir süre için bir ilişki yaşamak istiyorsa ve bunu dinî bir çerçevede yapmak arzusundaysa, öncelikle Sünni çoğunluğun görüşünü ve bunun toplumsal sonuçlarını dikkate almasını öneririm. Muta nikahı yerine, eğer taraflar arasında ciddi bir niyet varsa, resmî nikah her zaman en doğru ve güvenli yoldur. Resmi nikah, hem dinen hem de hukuken tarafları korur, haklarını güvence altına alır ve toplumsal bir meşruiyet sağlar.

Eğer evlilik düşüncesi henüz olgunlaşmamışsa veya taraflar birbirlerini daha iyi tanımak istiyorsa, bu süreçte İslami adap ve ahlaka uygun davranarak, mahremiyet sınırlarına dikkat ederek birbirlerini tanıma imkanları vardır. Bu süreçte, evlilik niyetiyle hareket etmek ve birbirine saygı duymak esastır. Unutmamak gerekir ki, İslam'da evlilik, bir gönül birlikteliği ve hayatı paylaşma sözleşmesidir. Bu kutsal bağın geçici sözleşmelerle zedelenmemesi gerektiğini düşünüyorum.