Likidite karşılama oranı nasıl hesaplanır?

Günümüzde finansal piyasalarda sıklıkla duyduğumuz likidite karşılama oranı (LCR), bankaların ve diğer finans kuruluşlarının kısa vadeli yükümlülüklerini yerine getirme kapasitesini ölçen kritik bir göstergedir. Peki, bu oran tam olarak nasıl hesaplanır ve neden bu kadar önemlidir? LCR hesaplaması oldukça basittir: Yüksek kaliteli likit varlıkların toplamı, 30 günlük net nakit çıkışlarına bölünür. Yüksek kaliteli likit varlıklar, nakde kolayca çevrilebilen ve değerini kaybetme riski düşük olan varlıklardır (örneğin, nakit, devlet tahvilleri). Net nakit çıkışları ise, bir finans kuruluşunun önümüzdeki 30 gün içinde ödemesi beklenen toplam nakit çıkışlarından, alması beklenen toplam nakit girişlerinin çıkarılmasıyla elde edilir. Bu oranın 1 veya %100'ün üzerinde olması, kuruluşun kısa vadeli yükümlülüklerini yerine getirebilecek yeterli likit varlığa sahip olduğunu gösterir. Örneğin, eğer bir bankanın LCR'si %120 ise, bu bankanın 30 gün içinde oluşabilecek net nakit çıkışlarının %120'sini karşılayabilecek kadar likit varlığı olduğu anlamına gelir. Bu da bankanın finansal açıdan güçlü ve güvenilir olduğunu gösterir. Sonuç olarak, likidite karşılama oranı, finansal istikrarı değerlendirmede kullanılan önemli bir araçtır. Yatırımcılar, düzenleyiciler ve diğer paydaşlar için bu oranı anlamak, riskleri doğru bir şekilde değerlendirmek ve bilinçli kararlar almak için kritik öneme sahiptir.