CHP kaç Büyükşehir Belediyesi aldı?

CHP'nin Büyükşehir Belediyelerindeki Hakimiyeti: Gerçekler ve Neler Getiriyor?

Öncelikle 2024 Yerel Seçimleri'nde Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) büyükşehir belediyeleri açısından ne kadar bir başarı gösterdiğine net rakamlarla bakalım. Deneyimlerime göre, bu seçimler CHP için bir dönüm noktası oldu diyebiliriz. Türkiye genelinde toplamda 30 büyükşehir belediyesinden 15'ini kazanarak önemli bir başarı elde ettiler. Bu, daha önceki dönemlere göre belirgin bir artış anlamına geliyor.

Özellikle Ankara, İstanbul, İzmir gibi Türkiye'nin en büyük metropollerinde mevcut belediye başkanlarının yeniden seçilmesi, parti tabanında ve seçmen nezdinde büyük bir güven tazelemesi olarak görülebilir. Bunun yanında, daha önce başka partiler tarafından yönetilen büyükşehirlerde de bayrak değişimi yaşandı. Örneğin, Bursa, Balıkesir, Denizli, Antalya (yeniden), Adana (yeniden), Hatay (yeniden), Mersin (yeniden), Eskişehir (yeniden), Tekirdağ (yeniden), Aydın (yeniden), Muğla (yeniden) gibi şehirlerde CHP'nin zaferleri dikkat çekici.

Bu başarıyı yorumlarken sadece rakamlara bakmak yetmez. Bu sonuçlar, seçmenin yerel yönetimlerden beklentilerini ve siyasi tercihlerini de net bir şekilde ortaya koyuyor. CHP'nin bu büyükşehirlerde uygulayacağı politikalar, hem parti için hem de bu şehirlerde yaşayan vatandaşlar için büyük önem taşıyor.

CHP'nin Büyükşehirlerdeki Öncelikleri Neler Olmalı?

Deneyimlerime göre, bir belediyenin başarısı büyük ölçüde önceliklerinin ne kadar doğru belirlendiğine ve bu öncelikleri ne kadar etkin bir şekilde hayata geçirebildiğine bağlıdır. CHP'nin kazandığı büyükşehirlerde odaklanması gereken birkaç temel alan var:

  • Sosyal Belediyecilik ve Kentsel Dönüşüm: Vatandaşa dokunan hizmetler her zaman öncelikli olmalı. Yoksullukla mücadele, dar gelirli vatandaşlara yönelik sosyal yardımlar, uygun fiyatlı konut projeleri ve hızlı, güvenli kentsel dönüşüm projeleri bu başlığın en önemli unsurları. Özellikle deprem gerçeği göz önüne alındığında, kentsel dönüşümde şeffaflık ve vatandaş katılımı büyük önem taşıyor. Örneğin, İstanbul'da deprem riski yüksek bölgelerde yaşayanlar için atılacak adımlar büyük bir beklenti yaratıyor.
  • Çevre ve Sürdürülebilirlik: İklim değişikliği ve çevre sorunları tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de giderek daha önemli hale geliyor. CHP'li büyükşehir belediyelerinin, ulaşımda toplu taşımanın payını artırması, bisiklet yolları ve yeşil alanlar oluşturması, atık yönetimi ve geri dönüşüm projelerini yaygınlaştırması, enerji verimliliğini sağlaması beklenecektir. İzmir'de uygulanan çevre dostu politikaların diğer şehirlere de örnek olması muhtemel.
  • Katılımcı ve Şeffaf Yönetim: Belediyecilik sadece hizmet üretmek değil, aynı zamanda vatandaşın sesini dinlemek ve karar alma süreçlerine dahil etmektir. Dijitalleşen dünyada, vatandaşların talep ve şikayetlerini kolayca iletebileceği platformlar oluşturmak, bütçe ve projelerin şeffaf bir şekilde kamuoyuyla paylaşılması, belediye meclisi toplantılarının canlı yayınlanması gibi adımlar güveni artıracaktır. Ankara'da Mansur Yavaş'ın daha önceki dönemdeki şeffaf yönetimi, bu konunun önemini bir kez daha ortaya koydu.

Bu önceliklerin hayata geçirilmesi, sadece belediye başkanlarının vizyonuyla değil, aynı zamanda güçlü bir belediye meclisi ve yerel bürokrasinin uyumuyla da mümkün olacaktır. Seçmenler, verilen sözlerin ne kadarının yerine getirildiğini yakından takip edecektir.

Pratik Öneriler: Vatandaş Olarak Neler Yapabilirsin?

Bu yeni dönemde, bir vatandaş olarak sen de yerel yönetimlerin daha iyi çalışması için aktif rol alabilirsin. Deneyimlerime göre, bazen küçük görünen adımlar bile büyük farklar yaratabilir.

  • Bilgi Sahibi Ol: Kendi yaşadığın şehirdeki büyükşehir belediyesinin hangi projeleri yürüttüğünü, bütçesinin nereye harcandığını takip et. Belediyenin web sitesini, sosyal medya hesaplarını düzenli olarak kontrol et.
  • Geri Bildirimde Bulun: Memnun kaldığın veya memnun kalmadığın hizmetlerle ilgili mutlaka geri bildirimde bulun. Belediyenin çağrı merkezlerini, resmi iletişim kanallarını kullanmaktan çekinme. Yapıcı eleştiriler, iyileştirme için en önemli araçlardan biridir.
  • Katılım Sağla: Belediyenin düzenlediği halk günü toplantılarına, meclis toplantılarına, bilgilendirme seminerlerine katılmaya çalış. Fikirlerini ve önerilerini doğrudan yetkililere iletme fırsatı bulabilirsin.
  • Sorgula: Şeffaflık ilkesi gereği, belediye kararlarını ve projelerini sorgulamaktan çekinme. Bu, hem yerel demokrasinin gelişimi hem de kaynakların doğru kullanılması açısından çok önemlidir.

Unutma ki, yerel yönetimler hepimizin yaşamını doğrudan etkiler. Bu nedenle, onların çalışmalarını yakından takip etmek ve sürece dahil olmak, daha yaşanabilir şehirler inşa etmemizin anahtarıdır.