Kocaeli'nin tarihi ve doğal güzellikleri nelerdir?

Kocaeli'nin tarih ve doğa dediğimizde akla ilk gelen yerler gerçekten büyüleyici.

Antik Yerleşimlerden İzler

Bir kere Gebze'ye gidince, tarihin katmanlarına dokunmuş oluyorsunuz. Gebze'nin en bilinen yerlerinden biri Darıca Kalesi. Roma döneminden Osmanlı'ya uzanan bir geçmişi var bu kalenin. Hani şu deniz kenarında, biraz da yorgun ama hala dimdik duran yapılar var ya, işte onlardan. Bu arada, Gebze'deki Eskihisar Köyü'nde bulunan Osman Hamdi Bey Müzesi var ki, sanata düşkün olanların kaçırmaması gereken bir yer. Sanatçının kendi evi, atölyesi... Orada gezerken sanki zaman yolculuğu yapıyorsunuz gibi. Dahası, Eskihisar'da Roma dönemine ait tiyatro kalıntıları da bulunuyor. Bu da Kocaeli'nin aslında çok daha eskilere dayanan bir kültüre sahip olduğunu gösteriyor.

Doğanın Kucağındaki Sakinlik

Doğadan bahsetmişken, Kartepe'yi mutlaka anmak lazım. Kışın kayak merkezine dönüşen bu yer, yazın bambaşka bir cennete dönüşüyor. Yesille kaplı yamaçlar, o meşhur Kartepe manzarası... Hani derler ya "bir kuş bakışı" diye, tam olarak öyle bir şey. Burada trekking yapabilir, bisiklete binebilir ya da sadece piknik yapıp o temiz havayı içinize çekebilirsiniz. Bir de Sapanca Gölü'nün bir kısmı da Kocaeli sınırlarında kalıyor, bunu biliyor muydunuz? O gölün etrafındaki yeşillik ve sakinlik, şehir hayatından kaçmak için birebir. Kışın soğuk, yazın serin havasıyla dört mevsim ayrı güzel.

Sanayi Başkenti Ama Kıyılar Unutulmamalı

Elbette Kocaeli deyince akla sanayi geliyor ilk başta, orası malum. Ama bu durum, şehrin doğal güzelliklerini unutturmamalı. Özellikle Körfez'in kuzeyindeki sahil şeridi, pek bilinmeyen ama keşfedilmeyi bekleyen koylar ve plajlarla dolu. Mesela, Kandıra taraflarındaki Kefken Plajı veya Cebeci Plajı gibi yerler, yaz aylarında serinlemek için harika seçenekler sunuyor. Bu plajların kumları ve denizi de aslında oldukça güzeldir. Bu arada, Kefken'deki Babaköy Kalesi de tarihi dokusuyla dikkat çekiyor. Ne dersin, biraz macera katmak fena olmazdı değil mi?