DGS ile lisans tamamlama zor mu?
DGS ile Lisans Tamamlama: Zor Mu? Cevabı Somut Olarak Veriyorum
DGS, yani Dikey Geçiş Sınavı ile lisans tamamlama süreci birçok ön lisans mezunu için kariyerlerinde yeni bir kapı aralama anlamına geliyor. Peki, bu yolculuk gerçekten zor mu? Deneyimlerime göre, DGS'ye hazırlanmak ve başarılı olmak, kişisel motivasyonuna, disiplinine ve doğru stratejileri izleyip izlememeye bağlı olarak değişiyor. Burada "zor" kelimesini, "emek isteyen", "planlama gerektiren" ve "bilgi birikimi isteyen" anlamlarında kullanacağım. Çünkü ezberlenmiş bilgilerle değil, anlama dayalı bir hazırlık süreciyle bu sınavda başarılı olmak mümkün.
Öncelikle, DGS'nin formatına ve içeriğine bir göz atalım. Sınav, sözel mantık, matematik ve genel yetenek gibi iki ana bölümden oluşuyor. Her bölümün kendi içinde farklı soru tipleri ve konuları var. Örneğin, matematik bölümünde temel işlem yeteneğinden geometriye, olasılıktan fonksiyonlara kadar geniş bir yelpaze bulunuyor. Sözel mantık ise analitik düşünme ve problem çözme becerilerini ölçüyor.
Geçmiş yılların verilerine baktığımızda, DGS'de ortalama netler genellikle adayların toplam puanını belirleyen kritik faktörler. Örneğin, 2022 DGS'de sayısal puan türünde ortalama doğru sayısı 20 civarındayken, sözel puan türünde bu rakam 25 civarındaydı. Bu, sadece doğru cevap sayısının değil, aynı zamanda yanlış cevap sayısının da önemli olduğunu gösteriyor. Yanlış cevaplar, doğru cevaplardan düşürüldüğü için, bilgi eksikliği olan konularda bilinçsizce tahmin yapmak yerine boş bırakmak daha mantıklı olabilir.
- Hazırlık Süreci: Ne Kadar Zaman ve Çaba Gerekli?
DGS hazırlığı, kişiden kişiye değişmekle birlikte genellikle en az 6-8 aylık bir süreci kapsar. Bu süreçte hem ön lisans bilgilerini tazelemek hem de DGS'ye özgü konulara hakim olmak gerekiyor. Eğer ön lisans eğitimin sırasında belirli derslere (özellikle matematik ve analitik düşünme gerektiren konulara) yatkınlığın varsa, bu süreç senin için daha kolay ilerleyebilir. Ancak, bu alanlarda eksiklerin varsa, daha fazla zaman ve çaba harcaman gerekecektir.
Örnek vermek gerekirse: Matematik temeli zayıf olan bir aday, sadece DGS matematik konularına değil, aynı zamanda temel matematik kurallarına da vakit ayırmak durumunda kalacaktır. Bu, her gün düzenli olarak en az 2-3 saatlik bir çalışma temposu gerektirebilir. Konu anlatımı dinlemek, soru çözmek ve deneme sınavlarına girmek bu sürecin olmazsa olmazları.
Deneyimlerime göre, sadece konu çalışmak yeterli değil. Bol bol soru çözmek ve deneme sınavlarıyla gerçek sınav atmosferini tecrübe etmek başarıyı doğrudan etkiliyor. Özellikle zaman yönetimi konusunda denemeler büyük fayda sağlıyor. Sınav süresi kısıtlı olduğu için, hangi soruda ne kadar zaman harcayacağını önceden belirlemek önemli.
- Hedef Bölüm ve Puan Türü: Doğru Stratejiyi Belirlemek
DGS ile hangi lisans bölümüne geçiş yapabileceğini belirlemek, hazırlık sürecinin en kritik adımlarından biri. Her lisans bölümünün kendine özgü taban puanları ve kontenjanları var. Bu bilgiler ÖSYM'nin yayınladığı DGS kılavuzunda detaylı olarak yer alıyor. Eğer mühendislik gibi sayısal ağırlıklı bir bölüme geçmek istiyorsan, matematik netlerini yüksek tutman gerekiyor. Sosyal bilimler veya işletme gibi alanlar ise sözel mantık ve genel yetenek becerilerini daha çok ön plana çıkarıyor.
Önemli bir nokta: Ön lisans mezuniyet ortalamanın (OBP) da puan hesaplamasındaki etkisi olduğunu unutmamalısın. Genellikle OBP, DGS puanına belirli bir katsayı ile çarpılarak eklenir. Bu yüzden, lisans tamamlama düşüncen varsa, ön lisans eğitimini de ciddiye alıp iyi bir ortalama ile mezun olmaya çalışmak faydalı olacaktır.
Deneyimlerime göre, hangi bölümde kontenjanların daha yüksek ve puanların daha ulaşılabilir olduğunu araştırmak, hedef belirlemede sana yol gösterecektir. Örneğin, bazı yıllarda belirli mühendislik dallarının kontenjanları daha az olabilirken, bazılarında daha fazla olabilir. Bu durum, rekabeti ve dolayısıyla taban puanları etkileyebilir.
- Motivasyon ve Disiplin: Sürdürülebilir Bir Çalışma Düzeni Oluşturmak
DGS hazırlığı, uzun soluklu bir maraton gibidir. Bu süreçte motivasyonunu yüksek tutmak ve disiplinli bir çalışma düzeni oluşturmak en önemli başarı faktörlerinden biridir. Başlangıçtaki heyecan zamanla yerini monotonluğa bırakabilir. İşte bu noktada kendine küçük hedefler belirlemek, bu hedeflere ulaştığında kendini ödüllendirmek ve çalışma programını esnek tutmak işe yarayabilir.
Pratik bir öneri: Belirli aralıklarla kısa molalar vermek, arkadaşlarınla veya aile üyelerinle vakit geçirmek de mental sağlığın için faydalı olacaktır. Ayrıca, DGS hazırlık gruplarına katılarak hem motive olabilir hem de eksiklerini giderme konusunda destek alabilirsin. Diğer adayların başarı hikayeleri de sana ilham verebilir.
Deneyimlerime göre, DGS'yi neden istediğini kendine sık sık hatırlatmak, zorlandığın anlarda pes etmemeni sağlar. Kariyer hedeflerin, daha iyi bir iş imkanı, maaş artışı gibi somut nedenler, çalışma azmini canlı tutacaktır. Unutma, bu süreçte gösterdiğin her çaba, gelecekteki başarıların için birer yatırım.
Son olarak, DGS ile lisans tamamlama imkansız bir görev değil. Doğru planlama, düzenli çalışma ve azimle bu süreci başarıyla tamamlayabilirsin. Kendine inan ve yola devam!