Naim Süleymanoğlu Türkiye'ye nasıl geldi?

03.03.2025 1 görüntülenme Son güncelleme: 03.03.2025

Naim Süleymanoğlu, nam-ı diğer Cep Herkülü, sadece Türkiye'nin değil, dünyanın gelmiş geçmiş en büyük haltercilerinden biri olarak kabul edilir. Ancak onun Türkiye'ye gelişi, spor tarihinin ötesinde, siyasi ve insani bir dramın da parçasıdır. Peki, Naim Süleymanoğlu Türkiye'ye nasıl geldi? Bu sorunun cevabı, Bulgaristan'daki Türk azınlığın yaşadığı zorluklarla ve Türkiye'nin bu duruma duyduğu hassasiyetle yakından ilgilidir.

Bulgaristan'daki Baskılar ve "Belene" Kampı

1980'li yıllarda Bulgaristan'da Türk azınlığa yönelik büyük bir asimilasyon politikası uygulanıyordu. Türk isimleri zorla Bulgarlaştırılıyor, dini vecibelerini yerine getirmeleri engelleniyor ve kültürel kimlikleri yok edilmeye çalışılıyordu. Bu baskılara karşı çıkanlar ise ağır cezalara çarptırılıyor ve "Belene" gibi toplama kamplarına gönderiliyordu. Bu dönemde Naim Süleymanoğlu da baskılardan nasibini almış ve adı Naum Şalamanov olarak değiştirilmişti.

Türkiye'nin Girişimleri ve Operasyon

Bulgaristan'daki Türk azınlığa yönelik bu insanlık dışı uygulamalara Türkiye sessiz kalmadı. Dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal, diplomatik girişimlerde bulunarak Bulgaristan'a baskı yapmaya çalıştı. Ancak bu girişimler yeterli sonuç vermeyince, Naim Süleymanoğlu'nu Türkiye'ye getirme kararı alındı. MİT tarafından gizli bir operasyon düzenlendi ve Naim, 1986 yılında Londra'da düzenlenen Dünya Halter Şampiyonası sırasında Türkiye'ye kaçırıldı. Bu operasyon, Türk spor tarihinin en önemli olaylarından biri olarak kabul edilir.

Türkiye'de Yeni Bir Başlangıç

Naim Süleymanoğlu'nun Türkiye'ye gelmesi, sadece onun için değil, Türkiye için de yeni bir başlangıç oldu. Türk halkı, onu bağrına bastı ve ona büyük destek verdi. Naim, Türkiye adına yarıştığı yıllarda olimpiyatlarda ve dünya şampiyonalarında sayısız madalya kazandı ve Türk spor tarihine adını altın harflerle yazdırdı. Onun başarıları, Bulgaristan'daki Türk azınlığa moral kaynağı oldu ve Türkiye'nin uluslararası alandaki itibarını artırdı.

Naim Süleymanoğlu'nun Türkiye'ye gelişi, spor tarihinin ötesinde, insan hakları mücadelesinin ve milli dayanışmanın sembolü olarak hafızalarda yer etmiştir. Onun hikayesi, gelecek nesillere ilham vermeye devam edecektir.