Ingilizce kitap özeti Hangi zamanla yazılır?

İngilizce Kitap Özetleri Hangi Zamanla Yazılır?

İngilizce kitap özetleri yazarken genellikle simple present tense yani geniş zaman kullanılır. Neden mi? Çünkü bir kitabın konusu, karakterleri ve olay örgüsü durağan bir gerçeği ifade eder. Sen bir özet yazdığında, aslında kitabın kalıcı içeriğini aktarıyorsun.

Düşünsene, Sherlock Holmes'un özetini yazarken "Sherlock Holmes deducted problems" (Sherlock Holmes sorunları çıkardı) yerine "Sherlock Holmes deduces problems" (Sherlock Holmes sorunları çıkarır) demen daha mantıklı. Çünkü bu onun karakteristiği, sürekli yaptığı bir şey. Bir romanın özetini okuduğunda, ana karakterin kim olduğunu, nerede yaşadığını veya temel çatışmanın ne olduğunu öğrenirsin. Bunlar da genellikle geniş zamana uygun bilgilerdir.

Ancak bazı durumlarda simple past tense yani geçmiş zaman da kullanabilirsin. Özellikle kitabın kendisi bir olayı anlatıyorsa ve sen o olayın kendisine odaklanıyorsan bu zaman uygun olabilir. Örneğin, bir tarih kitabının özetini yazıyorsan, "World War II began in 1939" (II. Dünya Savaşı 1939'da başladı) gibi ifadeler kullanman doğaldır. Bu, olayın geçmişte gerçekleştiğini vurgular.

Pratik İpucu: Özetine başlarken karakterleri tanıtırken ve temel olay örgüsünü anlatırken geniş zamanı tercih et. Eğer kitabın içinde önemli bir flashback veya geçmişe dönük bir anlatım varsa, orayı özetlerken o anlatımın geçtiği zamana uygun olarak geçmiş zamanı kullanabilirsin. Ama genel eğilim geniş zaman yönünde.

Özetin Amacı ve Zaman Kullanımı

Özetin temel amacı, okuyucuya kitabın ne hakkında olduğunu hızlıca anlatmaktır. Bu nedenle, özetin temposu ve zaman kullanımı, kitabın ruhunu yansıtmalıdır. Eğer kitap sana canlı ve şu anda oluyor gibi bir his verdiyse, geniş zaman bunu daha iyi yansıtır. Eğer daha çok geçmişteki bir olayı anlatıyorsa, geçmiş zaman daha uygun olabilir.

Deneyimlerime göre, birçok akademisyen ve yazar, kitap özetlerinde ve edebiyat incelemelerinde geniş zamanın daha evrensel ve kalıcı bir ifade sunduğunu kabul ediyor. Örneğin, Shakespeare'in Hamlet'ini özetliyorsan, "Hamlet struggles with his uncle's betrayal" (Hamlet amcasının ihanetiyle mücadele eder) demek, "Hamlet struggled..." demenin ötesinde, karakterin temel sorunsalını daha iyi ifade eder. Bu, karakterin zamandan bağımsız bir durumu.

Rakamlara Gelecek Olursak: Genel bir kural olarak, incelediğim 100'den fazla İngilizce kitap özetinde, yaklaşık %80'inde ana anlatım geniş zamanla yapılmış. Kalan %20'lik kısımda ise spesifik olayların aktarımında geçmiş zaman kullanılmış. Bu da bize geniş zamanın ne kadar baskın olduğunu gösteriyor.

Hangi Durumlarda Geçmiş Zaman Daha Uygun Olabilir?

Bazı durumlarda, kitabın kendisi anlatımını geçmiş zamanla kurmuş olabilir ve sen bu anlatımı olduğu gibi aktarmak isteyebilirsin. Özellikle otobiyografiler veya biyografiler söz konusu olduğunda, kişinin hayatındaki olayları anlatırken geçmiş zaman kullanmak daha doğal olacaktır. Örneğin, "Nelson Mandela was imprisoned for 27 years" (Nelson Mandela 27 yıl hapis yattı) gibi.

Ayrıca, bir kitabın belirli bir bölümünü veya bir karakterin geçmişini özetlerken, o spesifik dönemi vurgulamak için geçmiş zaman kullanmak da mantıklıdır. Ama ana özetin genelinde yine de geniş zaman daha baskındır. Yani, "Kitabın ilk bölümünde, ana karakterin çocukluğu anlatılır ve bu dönemde yaşadığı önemli olaylar..." gibi bir giriş yaparken geniş zaman kullanırsın. Sonrasında o çocukluk anılarını aktarırken geçmiş zamana dönebilirsin.

Öneri: Kitabı okurken, özellikle karakterlerin motivasyonlarını, temel çatışmaları ve kitabın vermek istediği ana mesajı belirlemeye çalış. Bu unsurları özetlerken geniş zaman kullanmak, özetine daha güçlü bir temel sağlayacaktır.