Teog ilk ne zaman başladı?

TEOG'un Doğuşu ve Evrimi

Sevgili öğrenci, veli veya bu sistemi merak eden sen, TEOG denince aklına ilk ne geliyor? Belki de uzun yıllar boyunca milyonlarca gencin hayatını şekillendiren o yoğun sınav süreci... Ama bu sistem, ani bir karar değil, adım adım şekillenen bir süreçti. TEOG'un kökenine inince, aslında eğitim sistemimizdeki bazı değişimlerin ve bu değişimlerin bir sonucu olduğunu görüyoruz.

Öncelikle şunu bilmelisin ki, TEOG dediğimiz sistem, merkezi ortak sınavlar uygulamasının bir devamı niteliğindeydi. Daha öncesinde SBS (Seviye Belirleme Sınavı) gibi farklı isimlerle yapılan bu sınavlar, öğrencilerin liselere yerleştirilmesinde belirleyici rol oynuyordu. 2013-2014 eğitim öğretim yılından itibaren temel eğitimden ortaöğretime geçişin ilk adımı olarak "Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş" (TEOG) sistemi yürürlüğe girdi. Yani aslında 2013'ün sonlarında, 2014'ün başlarında bu sistemin temelleri atılmış oldu.

Peki, bu sistem neden getirildi? Temel amaç, adil bir yerleştirme süreci sağlamaktı. Herkesin kendi okulunda gireceği merkezi sınavlardan elde ettiği puanlarla daha iyi liselere yerleşmesini hedefliyordu. Bu, bireysel başarıyı değerlendirmek ve öğrencileri belirli bir standarda göre sıralamak üzerine kuruluydu. Sınavlar, genellikle

  1. sınıfın ikinci döneminde yoğunlaşıyordu ve not ortalaması da bu sürece dahil ediliyordu.

TEOG'un Yapısı ve Önemli Kademeleri

TEOG sistemi, aslında öğrencilerin karşılaştığı ilk büyük merkezi sınav deneyimiydi. Sistemin işleyişini anlamak için temel bileşenlerine bakmak gerekiyor:

  • Merkezi Ortak Sınavlar: Türkçe, matematik, fen bilimleri, inkılap tarihi ve Atatürkçülük, din kültürü ve ahlak bilgisi ile yabancı dil (İngilizce) derslerinden yapılan bu sınavlar, öğrencilerin ortaöğretim kurumlarına yerleşmesinde kilit rol oynuyordu. Her ders için ayrı ayrı yapılan bu sınavlar, öğrencilerin akademik bilgilerini ölçüyordu.
  • Yıl Sonu Başarı Puanı (YBP): Öğrencilerin
    1. sınıftaki tüm derslerden aldıkları yıl sonu başarı puanları da merkezi sınav puanlarıyla birlikte değerlendiriliyordu. Bu da demek oluyordu ki, sadece sınav odaklı değil, tüm yıl boyunca gösterilen performansı da önemsiyorduk. Bu puan, öğrencilerin genel ders başarısını yansıtıyordu.
  • Ortaöğretim Başarı Puanı (OBP): Bu iki puan birleştiğinde, öğrencilerin yerleştirme puanı oluşuyordu. Bu puan, öğrencilerin hangi liseye yerleşeceğini belirleyen ana unsurlardan biriydi.

Deneyimlerime göre, bu sistem öğrencilerin üzerinde büyük bir sınav baskısı oluşturuyordu. Çünkü merkezi sınavların yanı sıra okul derslerini de ihmal etmemeleri gerekiyordu. Özellikle

  1. sınıf, birçok öğrenci için oldukça stresli bir dönem oluyordu.

TEOG Sonrası ve Değişim Süreci

TEOG sistemi, yaklaşık olarak 2013-2017 yılları arasında uygulandı. Ancak eğitim sistemlerinde değişimler sürekli. 2017-2018 eğitim öğretim yılından itibaren TEOG sistemi kaldırılarak yerine LGS (Liselere Geçiş Sistemi) getirildi. Bu geçiş, eğitim gündeminde oldukça konuşulan ve tartışılan bir konuydu.

Peki, neden böyle bir değişim oldu? Yeni sistemle birlikte merkezi sınavların kapsamı daraltıldı. Sadece belirli derslerden, belirli bir oturumda yapılan sınavlar öğrencilerin karşısına çıktı. Bu, sınav odaklılığı azaltma ve öğrencilerin okul başarılarını daha ön plana çıkarma amacını taşıyordu. Elbette bu geçiş süreci de kendi içinde pek çok tartışmayı beraberinde getirdi.

Sana tavsiyem, geçmişte uygulanan sistemleri bilmek, bugünkü durumu daha iyi anlamana yardımcı olur. Eğitim sistemleri statik değil, dinamiktir ve sürekli gelişir. TEOG da bu dinamizmin bir parçası olarak tarihteki yerini aldı. Eğer sen de geçmişteki bu sınav sistemlerine girmişsen, bu deneyimlerini unutma. Eğer bu sisteme yeni dahil olacak ya da bu sistemi merak eden biriysen, geçmişteki bu değişimlerin nedenlerini ve sonuçlarını irdelemen faydalı olacaktır. Bu, genel bir eğitim perspektifi kazanmana da yardımcı olur.