Yaya kaldırımı olmayan yollarda uyulması gereken kurallar nelerdir?
Yaya Kaldırımı Yoksa Yolda Nasıl Yürümeli?
Yaya kaldırımı olmayan bir yolda yürümek, hepimizin başına gelebilecek bir durum. Böyle zamanlarda hem kendi güvenliğin hem de sürücülerin rahatlığı için dikkat etmemiz gereken bazı temel kurallar var. Deneyimlerime göre, bu kurallara uymak olası kazaların önüne geçmek için çok önemli.
- Yürüyüş Yönü: Gelen Trafiğe Karşı Yürü!
Bu kural, işin en can alıcı noktası. Trafik polisi veya deneyimli bir sürücü gibi düşünün; her zaman yaklaşan tehlikeyi görmek istersin. Yaya kaldırımı olmayan bir yolda, gelen trafiğe karşı yani yolun solundan yürümelisin. Neden mi? Çünkü böylece karşıdan gelen araçları net bir şekilde görebilirsin. Aracın sana doğru geldiğini fark ettiğin an, hemen yol kenarına çekilebilirsin. Eğer arkandan gelen bir aracı görürsen, o aracın sürücüsünün seni ne zaman fark edeceğini bilemezsin ve bu durum risk oluşturur. Özellikle virajlarda, karanlıkta veya sisli havalarda bu kural hayat kurtarıcı olabilir. Türkiye'de trafik akışı sağdan aktığı için, yolun solundan yürümek seni gelen araçlarla yüz yüze getirir. Unutma, karşıdan gelen aracı görmek, arkadan gelen bir aracı arkana dönüp bakmakla uğraşmaktan çok daha güvenlidir.
- Görünür Olmak: Karanlıkta ve Kötü Havada Ekstra Dikkat
Yolda yürürken, özellikle de hava karardıktan sonra veya görüş mesafesinin düştüğü yağmurlu, karlı günlerde görünür olmak hayati önem taşır. Deneyimlerim gösteriyor ki, sürücülerin seni fark etmesi için yapabileceğin şeyler var:
- Parlak Renkli Giysiler Giy: Koyu renkler, özellikle gece vakti veya loş ışıkta seni adeta bir kamuflaj ustası gibi saklar. Açık renkler, neon tonlar veya reflektif detaylı kıyafetler giymeye özen göster. Yansıtıcı yelekler, özellikle inşaat işçilerinin veya bisikletçilerin kullandığı bu yelekler, karanlıkta seni kilometreslerce öteden görünür kılar.
- El Feneri Kullan: Eğer mümkünse, küçük bir el feneri taşımak ve gerektiğinde yakmak seni fark edilir kılar. Özellikle karanlık veya loş alanlarda, fenerin ışığı sürücülere yolun bir yaya tarafından kullanıldığını belirtir.
- Dikkat Çekici Aksesuarlar: Telefonunu elinde tutmak, yürüyüşünü yavaşlatır ama aynı zamanda telefon ekranının ışığı da seni bir nebze görünür kılabilir. Ancak asıl odaklanılması gereken, ışığı doğrudan yansıtacak malzemelerdir.
Sürücülerin seni fark edebilmesi için ortalama 150-200 metre öncesinden görüşe sahip olması gerekir. Senin ne kadar görünür olduğun, bu mesafeyi etkiler.
- Telefonla Konuşma, Kulaklık Takma: Çevreni Dinle!
Bu benim de zaman zaman yaptığım bir hata, itiraf etmeliyim. Ama yaya kaldırımı olmayan bir yolda cep telefonuyla uzun sohbetlere dalmak veya kulaklıklarla müzik dinlemek, en basit tabirle felaket davetiyesi çıkarmaktır. Arabaların motor sesleri, korna sesleri, hatta yaklaşan bir bisikletlinin zil sesi bile sana tehlikenin geldiğini haber verebilir. Eğer telefonla konuşmak zorundaysan, konuşmayı kesip telefonu cebine koymak ve etrafını dinlemek en doğrusudur. Kulaklık kullanıyorsan, en azından bir kulağını açık bırakmak veya sesi o kadar kısmak ki etrafındaki sesleri duyabilesin, çok önemli. Unutma, bir saniyede odak noktanı değiştirmek bile senin veya bir sürücünün hayatını etkileyebilir.
- Yolu Dikkatli Seç ve Hızını Ayarla
Her yol aynı değildir. Bazı yollar, daha dar ve virajlı olabilirken, bazıları daha geniş ve düzdür. Deneyimlerime göre, yolda yürürken en güvenli yer genellikle yolun en sol kenarıdır. Çünkü böylece hem gelen trafiği rahatça görebilirsin hem de yolun dışına hızlıca çıkma imkanın olur. Özellikle bayır aşağı inerken veya yokuş yukarı çıkarken hızına dikkat etmelisin. Hızlı hareket etmek, ani duruşlar gerektirebilir ve bu da hem seni hem de sürücüleri zor durumda bırakabilir. Yürüyüşünü, aracın normal seyir hızına göre değil, senin en rahat ve güvenli şekilde hareket edebileceğin bir ritimde planla.