Bilirkişi olmanın şartları nelerdir?
Bilirkişi Olmanın Şartları Nelerdir?
Bilirkişilik, bir davada veya soruşturmada uzmanlık gerektiren konularda mahkemeye veya yetkili makamlara görüş bildiren kişidir. Bu yolculuğa çıkmadan önce bilmen gereken bazı temel şartlar ve izlemen gereken yollar var. Deneyimlerime göre, bu işi hakkıyla yapmak isteyenin hem teknik bilgiye hem de belirli yasal gerekliliklere sahip olması gerekiyor.
- Akademik ve Mesleki Yeterlilik
Bilirkişi olmanın ilk ve en önemli adımı, başvurduğun alanda yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olmaktır. Bu, sadece okumakla veya bir kursa gitmekle sınırlı kalmamalı. Örneğin, bir inşaat davrasında bilirkişi olmak istiyorsan, inşaat mühendisliği, mimarlık gibi bir lisans eğitiminin üzerine en az birkaç yıl sahada aktif çalışmış olman beklenir. Çeşitli mevzuatlarda bu süreler farklılık gösterebilir. Örneğin, bazı alanlarda en az 3 yıl, bazılarında ise 5 yıl veya daha fazla mesleki tecrübe aranabilir. Bu tecrübeyi belgelendirebilmek de büyük önem taşır. Aldığın projeler, tamamladığın işler, çalıştığın firmalardan alacağın referanslar bu konuda sana yardımcı olacaktır.
Ayrıca, belirli sertifikalar veya uzmanlık alanları da sana avantaj sağlayabilir. Örneğin, bilişim suçları konusunda bilirkişilik yapacaksan, siber güvenlik alanında alınmış uluslararası geçerliliği olan sertifikalar (CEH, CISSP gibi) başvurunu güçlendirir. Sigortacılık alanında ise, ilgili odalardan alınmış mesleki yeterlilik belgeleri ön plana çıkar. Mahkemeler, özellikle karmaşık teknik konularda, alanında kendini kanıtlamış kişileri tercih eder.
- Adli Sicil Kaydı ve Diğer Yasal Engeller
Bilirkişilik, güvenilirliğe dayalı bir meslektir. Bu nedenle, adli sicil kaydının temiz olması şarttır. Devletin güvenliğine karşı işlenmiş suçlar, zimmet, irtikap, rüşvet, dolandırıcılık, hırsızlık gibi yüz kızartıcı suçlardan hüküm giymemiş olman gerekir. Ayrıca, hakkında ceza mahkumiyeti bulunan veya basit bir yargılama usulüyle dahi olsa kasten işlenen bir suçtan dolayı mahkum olanlar bilirkişi olamazlar. Bu şart, hem hukukun üstünlüğünü sağlamak hem de yargı süreçlerinin adil işlemesini garantilemek için konulmuştur.
Bunun yanı sıra, Türk Ceza Kanunu'nun belirli maddelerinden affa uğramış olsalar bile mahkumiyetleri bulunanlar da bilirkişilik yapamaz. Eğer daha önce bir davada bilirkişi olarak görev yapmış ve görevi ihmal etmiş, taraflı davranmış veya yanıltıcı rapor hazırlamışsan, bu durum da gelecekte bilirkişilik yapmanı engelleyebilir. Bu tür durumlar siciline işlenir ve hakem heyetleri tarafından değerlendirilir.
- Meslek Odaları ve Listeler
Bilirkişi olmanın bir diğer önemli yolu da ilgili meslek odalarına kayıtlı olmaktır. Örneğin, avukatlar barolarına, mimarlar ve mühendisler ise Mimarlar Odası veya Mühendis Odaları'na bağlıdır. Bu odalar, kendi alanlarındaki üyeleri arasından bilirkişi listeleri oluşturur ve bu listeleri adliyelerle paylaşır. Birçok adliye, kendi belirlediği bilirkişi listelerine kayıtlı kişileri bilirkişi olarak atar. Bu listelere kabul edilmek için de belli başvuru süreçleri, şartlar ve bazen de mülakatlar bulunur.
Bilirkişi listelerine başvuru genellikle her yıl belirli dönemlerde açılır. Başvuru sırasında istenen belgeler arasında kimlik fotokopisi, diploma örneği, meslek odası kayıt belgesi, adli sicil kaydı, varsa uzmanlık belgeleri ve en az belirli bir süre tecrübeyi gösteren belgeler yer alır. Bu listelere kabul edilmek, mahkemelerin seni daha kolay bulmasını sağlar. Ayrıca, Adalet Bakanlığı'nın ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın kendi bünyesinde oluşturduğu özel bilirkişi listeleri de bulunmaktadır. Örneğin, uyuşmazlık çözüm merkezlerinde veya özel uzmanlık gerektiren davalarda bu listelerden atamalar yapılabilir.
- Tarafsızlık ve Etik İlkeler
Deneyimlerime göre, bir bilirkişinin en kritik vasıflarından biri tarafsızlıktır. Yargılamanın selameti açısından, bilirkişinin hiçbir şekilde taraflardan birine yakınlık göstermemesi, menfaat ilişkisi içinde olmaması esastır. Bu, sadece kanunlarla belirlenmiş bir yükümlülük değil, aynı zamanda mesleğin onuruyla da ilgilidir. Bir davada görevlendirildiğinde, eğer taraflardan biriyle akrabalık, dostluk, iş ortaklığı gibi bir ilişkin varsa, durumu derhal mahkemeye bildirmen ve görevden çekilmen gerekir. Mahkemeler de bilirkişi atamadan önce bu tür potansiyel çıkar çatışmalarını dikkate alır.
Etik ilkeler, bilirkişilik mesleğinin temel taşıdır. Raporlarında dürüst, objektif ve bilimsel verilere dayalı olmak zorundasın. Gerçeği saptırmak, eksik bilgi vermek veya kişisel kanaatlerini olguların önüne geçirmek, hem mesleki itibarını zedeler hem de hukuki sonuçlar doğurabilir. Örneğin, bir inşaatın projesine uygun yapılıp yapılmadığını değerlendirirken, sadece gözlemlerine değil, statik hesaplamalara, yönetmeliklere ve standartlara uygun hareket etmelisin. Bu tür bir ciddiyet, sana olan güveni artırır.
Pratik bir öneri olarak, her görevlendirildiğinde, sana sunulan dosyadaki tüm bilgileri dikkatlice incele. Gerekirse ek incelemeler veya analizler için mahkemeden ek süre veya imkan talep et. Raporunu hazırlarken, kullanılan yöntemleri, elde edilen bulguları ve varılan sonuçları açık ve anlaşılır bir dille ifade et. Teknik jargonu gereksiz yere kullanmaktan kaçın, raporun ilgili herkes tarafından anlaşılabilir olmalı.