Kulak zarı çökmesi nelere yol açar?

Kulak Zarı Çökmesi Nelere Yol Açar?

Kulak zarı çökmesi dediğimiz şey, aslında kulak zarının normalde dışarı doğru hafif bombeli durması gerekirken, içeri doğru çekilmesi durumudur. Bunu bir balonun içindeki hava basıncıyla dışındaki hava basıncı arasındaki dengesizliğe benzetebilirsin. Eğer içindeki hava basıncı dışındaki havadan daha az olursa, balonun duvarları içeri doğru çekilir, değil mi? Kulak zarında da benzer bir durum söz konusu.

Peki, bu çökme başına neler açar? Gelin biraz detaya girelim.

İşitme Kaybı ve Tinnitus

Kulak zarının çökmesiyle birlikte en sık karşılaşılan durumlardan biri işitme kaybıdır. Kulak zarı, ses dalgalarını titreşimlere dönüştürerek orta kulağa ileten anahtar parçadır. Çöktüğünde bu titreşimler olması gerektiği gibi iletilemez. Özellikle yüksek frekanslı seslerde bu kayıp daha belirgin olabilir. Mesela, birinin fısıltısını duymakta zorlanabilirsin ya da kuş seslerini eskisi kadar net algılayamayabilirsin.

Deneyimlerime göre, orta kulak iltihapları (otitis media) sonrası sıkça rastlanan bir durumdur bu. İlthap sonrası oluşan sıvı çekilmezse, orta kulakta negatif bir basınç oluşur ve zar içeri doğru çekilir. Bazı araştırmalar, işitme kaybının derecesinin zarın ne kadar çöktüğüyle doğru orantılı olabileceğini gösteriyor. Hatta bazı durumlarda, çökme şiddetliyse, hafiften orta dereceli iletim tipi işitme kaybına neden olabilir.

Bununla birlikte, kulak zarı çökmesi olan kişilerde tinnitus (kulak çınlaması) da sıkça görülür. Sanki kulağında sürekli bir vızıldama, uğultu veya zil sesi duyuyormuşsun gibi düşünebilirsin. Bu durum, zarın anormal pozisyonunun sinir uçlarını etkilemesinden kaynaklanabilir.

Orta Kulak Enfeksiyonlarına Zemin Hazırlama

Kulak zarının içeri doğru çekilmesi, orta kulakta havalanmanın bozulmasına yol açar. Orta kulak, östaki borusu aracılığıyla geniz bölgesindeki hava ile dengelenir. Eğer zar çökmüşse, bu havalanma sekteye uğrar. Düşünsene, içeride kirli hava birikiyor ve temiz hava girmiyor. Bu durum, orta kulakta sıvı birikimi ve dolayısıyla enfeksiyon riskini ciddi şekilde artırır. Özellikle çocuklarda tekrarlayan orta kulak enfeksiyonlarının (otitis media) en önemli nedenlerinden biri budur.

Bu biriken sıvı, hem işitme kaybına neden olur hem de bakteri veya virüslerin üremesi için uygun bir ortam oluşturur. Benim gözlemlediğim vakalarda, zar çökmesi olan çocuklarda, özellikle soğuk algınlığı sonrası hızla orta kulak iltihabı geliştiği oluyor. Bu enfeksiyonlar, eğer tedavi edilmezse veya tekrarlarsa, zarın delinmesine kadar gidebilir.

Zarın Yapısında Kalıcı Değişiklikler ve Kolesteatom Riski

Uzun süreli kulak zarı çökmesi ve tekrarlayan enfeksiyonlar, zarın kendisinde yapısal değişikliklere yol açabilir. Zar incelip elastikiyetini kaybedebilir. Hatta bazı durumlarda, çöküntülerin derinleşmesiyle birlikte, zarın normalde bulunmaması gereken orta kulak boşluğuna doğru içeri doğru bir cep oluşturması söz konusu olabilir. Bu cepler, ölü deri hücrelerinin birikmesine neden olur. İşte buna kolesteatom deniyor.

Kolesteatom, başlangıçta ciddi belirti vermese de, zamanla büyüyerek orta kulak kemikçiklerine zarar verebilir, işitme kaybını artırabilir ve hatta yüz felci gibi daha ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Benim gördüğüm vakalarda, başlangıçta sadece hafif bir çökme olarak fark edilen durumun, yıllar içinde kontrolsüz bir şekilde ilerleyip kolesteatom oluşturduğu ve cerrahi müdahale gerektirdiği durumlar oldu. Bu yüzden, kulak zarı çökmesi durumunu ciddiye almak ve doktor kontrolünde takip etmek çok önemli.

Pratik Öneriler

Eğer sen de kulak zarı çökmesinden şüpheleniyorsan veya daha önce böyle bir durum yaşadıysan:

  • Bir Kulak Burun Boğaz (KBB) uzmanına başvurmaktan çekinme. Doktorun yapacağı muayene ve gerekirse timpanometri gibi testlerle durumu net bir şekilde teşhis edebilir.
  • Soğuk algınlığı ve üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunmaya özen göster. Özellikle çocuklarda, geniz eti büyümesi veya sık tekrarlayan enfeksiyonlar östaki borusunun tıkanmasına ve dolayısıyla kulak zarı çökmesine neden olabilir.
  • Uçak yolculuğu veya yüksek irtifa değişikliklerinde sakız çiğnemek, esnemek veya Valsalva manevrası (burnunu kapatıp yavaşça nefes vermeye çalışmak) gibi yöntemlerle kulaklarını havalandırmaya çalış. Bu, basınç farklarını dengelemeye yardımcı olur.
  • Kulaklarına zarar verebilecek şeylerden kaçın. Kulak çubuklarıyla kulağının içine girmek zarara yol açabilir.
  • Eğer doktorun bir tedavi önerirse (örneğin, östaki borusu fonksiyonunu iyileştirecek egzersizler veya ileri durumlarda cerrahi müdahale), bu önerilere mutlaka uy.