Egzama için hangi kremi kullanmalıyım?

Egzama İçin Hangi Kremi Kullanmalısın?

Egzama dediğimizde akla hemen o kaşınan, kızaran, bazen sulanan cilt geliyor, değil mi? Peki, bu durumla mücadelede krem seçimi neden bu kadar kafa karıştırıcı olabiliyor? Gelin, deneyimlerime göre bu konuyu biraz daha netleştirelim.

Nemlendiricilerin Rolü: Sadece Bir 'Krem' Değil

Egzama tedavisinde ilk ve en önemli adım cildini nemli tutmak. Bu, sadece geçici bir rahatlama sağlamakla kalmaz, aynı zamanda cildinin bariyer fonksiyonunu güçlendirerek dış etkenlere karşı daha dirençli olmasını sağlar. Cilt bariyeri bozulduğunda egzamalar daha kolay tetiklenir.

Nemlendiricileri genel olarak iki ana gruba ayırabiliriz:

• Emoliyanlar: Bunlar cildin pürüzlü yüzeyini düzelterek daha yumuşak ve pürüzsüz bir his veren kremlerdir. Genellikle seramidler, yağ asitleri gibi ciltte doğal olarak bulunan lipitleri içerirler. Örnek olarak, birçok dermatoloğun önerdiği, gliserin, shea yağı veya seramid içeren ürünler bu kategoriye girer. Bunlar, cildin nemini hapsetmeye yardımcı olur.
• Oklüzifler: Bu tür kremler ise cildin üzerinde ince bir tabaka oluşturarak su kaybını önler. Petrolatum (vazelin), lanolin gibi bileşenler oklüzif etki gösterir. Özellikle çok kuru ve alevlenen dönemlerde, gece yatmadan önce bu tür ürünlerin kalın bir tabaka halinde sürülmesi cildin iyileşmesine önemli katkı sağlar.

Pratik İpucu: Nemlendiriciyi duş aldıktan sonra, cilt hala hafif nemliyken sürmek emilimini artırır. Günde en az iki kez, hatta daha sık, özellikle kaşınma ihtiyacı hissettiğinde nemlendirici kullanmayı alışkanlık haline getir. Birçok ürünün "paraben içermez" veya "parfüm içermez" ibaresini taşıması, hassas ciltler için iyi bir başlangıç noktasıdır.

Tedavi Edici Kremler: Duruma Göre Seçim

Nemlendiricilerin yetersiz kaldığı veya alevlenmelerin olduğu durumlarda daha spesifik etken maddeler içeren kremlere ihtiyaç duyulur. Bu noktada iki ana grup öne çıkar:

• Topikal Kortikosteroidler: Bu ilaçlar, egzamaya neden olan iltihabı ve kaşıntıyı hızla azaltmada oldukça etkilidir. Farklı güçlerde jenerik ve markalı ürünleri bulunur. Doktorun önerdiği dozda ve sürede kullanmak önemlidir. Örneğin, hidrokortizon içeren kremler daha hafifken, betametazon veya mometazon içerenler daha güçlüdür. Deneyimlerime göre, alevlenmenin şiddetine göre doktor farklı bir kortikosteroid reçete edebilir.
• Kalsinörin İnhibitörleri: Kortikosteroidlerin uzun süreli kullanımında yan etkiler oluşabileceği durumlarda tercih edilen bu ilaçlar, bağışıklık sisteminin ciltteki tepkisini baskılar. Takrolimus ve pimekrolimus içeren bu kremler, yüz gibi hassas bölgelerde veya kortikosteroidlerin uygun olmadığı durumlarda kullanılır.

Dikkat: Bu ilaçların reçetesiz satılan veya reçeteli olan versiyonları vardır. Cildinin durumuna en uygun kremi ve kullanım şeklini bir dermatolog belirleyecektir. Kendi kendine yüksek etkili kortikosteroid kullanımından kaçınmak, olası yan etkileri önlemek adına çok önemlidir.

Doğal ve Tamamlayıcı Seçenekler

Bazı kişiler, kimyasal içerikli ürünler yerine daha doğal içerikli seçenekleri tercih edebilir. Bu ürünler, cildin yatışmasına ve onarılmasına yardımcı olabilir.

• Koloidal Yulaf Ezmesi: Bu içerik, kaşıntıyı hafifletme ve cildin bariyerini güçlendirme konusunda oldukça başarılıdır. Yulaf ezmesi içeren banyo ürünleri veya losyonlar kullanabilirsin.
• Çay Ağacı Yağı (Seyreltilmiş): Antienflamatuar ve antimikrobiyal özelliklere sahip olan çay ağacı yağının, taşıyıcı bir yağ (örneğin hindistancevizi yağı) ile seyreltilerek kullanılması önerilir. Doğrudan saf haliyle uygulamaktan kaçınmak gerekir.
• Havuç Yağı veya Kantoron (St. John's Wort) Yağı: Bu tür bitkisel yağların da yatıştırıcı etkileri olduğuna dair gözlemler mevcut.

Önemli Not: Doğal ürünler kullanırken bile, küçük bir cilt bölgesinde alerjik reaksiyon olup olmadığını test etmek iyi bir fikirdir. Ayrıca, bu ürünlerin tıbbi tedavinin yerini tutmayacağını unutmamak önemlidir. Egzamanın şiddetli olduğu durumlarda mutlaka bir uzmana danışılmalıdır.

Unutma, egzamayla mücadelede en etkili yol, cildini tanımak, tetikleyicilerden kaçınmak ve doktorunun önerilerine sadık kalmaktır. Doğru krem seçimi, bu yolculukta sana önemli bir destek olacaktır.