Ingilizcede es takısı ne zaman kullanılır?

İngilizcede "-es" Takısı Ne Zaman Kullanılır?

İngilizcede "-es" takısının kullanımını merak ediyorsan, doğru yerdesin. Bu takı, aslında fiillerin üçüncü tekil şahıs şimdiki zamanda çekimlenmesinde ve isimlerin çoğul hallerinde belirli kurallar çerçevesinde karşımıza çıkıyor. Gel, bu konuya bir dalış yapalım.

Fiillerde "-es" Kullanımı (Üçüncü Tekil Şahıs Şimdiki Zaman)

En sık karşılaştığımız "-es" kullanımı, fiillerin Present Simple (Şimdiki Basit Zaman)'da üçüncü tekil şahıslarla (he, she, it) kullanılmasıdır. Ama her fiil "-es" almaz. İşte kural:

  • Fiilin sonu -s, -sh, -ch, -x, -o veya -z ile bitiyorsa, üçüncü tekil şahıs çekiminde "-es" alır.

Örneklerle pekiştirelim:

  • Go (gitmek) -> He goes to the park. (O parka gider.)
  • Watch (izlemek) -> She watches TV every night. (O her gece televizyon izler.)
  • Fix (tamir etmek) -> The mechanic fixes the car. (Tamirci arabayı tamir eder.)
  • Kiss (öpücük) -> He kisses his mother goodbye. (O annesini öperek vedalaşır.)
  • Buzz (vızıldamak) -> The bee buzzes around the flowers. (Arı çiçeklerin etrafında vızıldar.)

Peki, fiil bunlarla bitmiyorsa ne olur? O zaman sadece "-s" eklenir. Örneğin: play -> He plays. read -> She reads.

Pratik Tavsiye: Bir fiili yazarken veya konuşurken duraksarsan, sonundaki harflere dikkat et. Eğer yukarıda saydığım harflerle bitiyorsa, büyük ihtimalle "-es" gelecek. Bu basit bir kontrol noktasıdır.

İsimlerde "-es" Kullanımı (Çoğul Haller)

İsimlerin çoğul yapımında da "-es" takısı karşımıza çıkar. Bu durum, özellikle belirli harf veya harf gruplarıyla biten isimlerde geçerlidir:

  • Fiillerdeki gibi, sonu -s, -sh, -ch, -x, -z ile biten isimler çoğul yapılırken "-es" alır.
  • Sonu "sessiz harf + y" ile biten isimlerde, "y" düşer ve "-ies" gelir. Ama sonu "sesli harf + y" ile bitiyorsa sadece "-s" gelir. Bu da ilginç bir detaydır.

Örnekler:

  • Bus (otobüs) -> Two buses are waiting. (İki otobüs bekliyor.)
  • Dish (tabak) -> Many clean dishes are on the table. (Masada birçok temiz tabak var.)
  • Church (kilise) -> There are three churches in the town. (Kasabada üç kilise var.)
  • Box (kutu) -> Please pack these boxes. (Lütfen bu kutuları paketle.)
  • Tomato (domates) -> We need three tomatoes. (Üç domatese ihtiyacımız var.)

Şimdi "y" durumuna bakalım:

  • Baby (bebek) -> Many babies are crying. (Birçok bebek ağlıyor.) - Burada "y" düştü ve "-ies" geldi.
  • Boy (erkek çocuk) -> Two boys are playing. (İki erkek çocuk oynuyor.) - Burada "y"den önce "o" (sesli) olduğu için sadece "-s" geldi.

Deneyimlerime göre, bu "y" kuralı başlangıçta kafa karıştırıcı olabilir. Ama bol bol okuma ve dinleme ile mantığını kavrayacaksın. Hangi harfin sesli, hangisinin sessiz olduğunu bilmek de bu noktada sana yardımcı olur.

İstisnalar ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

Her kuralın bir istisnası olduğu gibi, İngilizcede de "-es" kullanımında bazı durumlar vardır ki, aklında bulunsun:

  • "O" ile biten bazı kelimeler sadece "-s" alır. Bu kelimeler genellikle kısaltmalar veya yabancı kökenli kelimelerdir. Örneğin: photo -> photos, piano -> pianos, zoo -> zoos.
  • Bazı isimler düzensiz çoğullara sahiptir. Yani, "-s" veya "-es" almazlar. Örneğin: child -> children, man -> men, mouse -> mice. Bunları ezberlemek en doğrusu.

Öneri: Yeni kelimeler öğrenirken, hem tekil hem de çoğul hallerini, hatta fiiller için üçüncü tekil şahıs çekimlerini de bir arada öğrenmeye çalış. Bu, hem zaman kazandırır hem de ezberini kolaylaştırır.

Yaygın Hatalar ve Nasıl Kaçınılır?

İngilizce öğrenirken yapılan en yaygın hatalardan biri, fiillerde üçüncü tekil şahıs çekimini unutmak veya doğru "-es" kullanımını karıştırmaktır. Mesela, "He go to the store" demek yerine "He goes to the store" demelisin.

Ya da isimlerin çoğulunda gereksiz yere "-es" eklemek. Örneğin, "apple" yerine "apples" doğru iken, "book" için "bookes" demek yanlıştır, doğrusu "books"tur.

Pratik İpucu: Kendi yazdıklarını veya konuştuklarını gözden geçirirken bu kuralları aklında tut. Dil bilgisi kontrol araçları da yardımcı olabilir ama kendi başına fark etmen, bilgiyi kalıcı hale getirir.

Unutma, dil öğrenmek sabır ve pratik ister. Bu kuralları sindirerek kullanmaya başladığında, İngilizcen çok daha akıcı ve doğru olacaktır.