Izlanda Avrupa Birliğine üye mi?
İzlanda ve Avrupa Birliği: İlişkiler Dinamikleri
Merhaba! Avrupa Birliği ve İzlanda arasındaki ilişkiyi merak ediyorsun, değil mi? Hemen konuya dalalım.
- Üyelik Durumu: Net Cevap
En baştan söyleyeyim: İzlanda şu anda Avrupa Birliği'ne üye değil. Ancak bu, ilişkinin basit olduğu anlamına gelmiyor. İzlanda, AB'nin genişlemesi sürecinde bir ara üyelik adaylığı sürecine girmişti. Hatırlarsan, 2009 yılında resmi olarak AB üyeliği için başvurmuşlardı. Bu süreçte hem ekonomik hem de siyasi olarak bazı uyum çalışmaları yapıldı. Ancak, 2015 yılında bu adaylık süreci donduruldu ve İzlanda, AB'nin temelini oluşturan müzakere fasıllarında ilerlemeyi durdurdu.
- EFTA ve Avrupa Ekonomik Alanı (EEA) Anlaşması: Kilit Nokta
İzlanda'nın AB ile olan ilişkisinde en önemli yapı, Avrupa Serbest Ticaret Anlaşması (EFTA) ve bunun bir parçası olan Avrupa Ekonomik Alanı (EEA) anlaşmasıdır. Bu anlaşma, İzlanda'nın AB'nin iç pazarına önemli ölçüde erişimini sağlıyor. Yani, İzlanda AB üyesi olmasa da, AB'nin dört temel serbestliği olan malların, hizmetlerin, sermayenin ve kişilerin serbest dolaşımından yararlanabiliyor. Bu da demek oluyor ki, İzlanda'dan AB ülkelerine mal satmak ya da AB ülkelerinden İzlanda'ya mal getirmek oldukça kolay. Örneğin, 2022 verilerine göre İzlanda'nın AB'ye yaptığı ihracatın yaklaşık %60'ı ve ithalatının da %40'ı EEA anlaşması üzerinden gerçekleşiyor. Bu, anlaşmanın İzlanda ekonomisi için ne kadar kritik olduğunu gösteriyor.
EEA anlaşması sayesinde İzlanda, AB'nin kurallarının büyük bir çoğunluğuna uymak zorunda kalıyor. Bu, hem tüketiciler için ürün standartlarının yüksek olmasını sağlıyor hem de işletmeler için AB pazarında rekabet edebilmelerini mümkün kılıyor. Ancak bu durum, İzlanda'nın kendi politikalarını belirlemede bazı sınırlamalara tabi olabileceği anlamına da geliyor.
- Kamuoyu ve Siyasi Tutum: Kararsızlık
İzlanda kamuoyunda AB üyeliği konusunda net bir çoğunluk yok. Zaman zaman üyeliğe destek artarken, zaman zaman da düşüyor. Bu kararsızlığın arkasında birkaç temel neden yatıyor. Birincisi, İzlanda'nın zaten güçlü bir ekonomiye sahip olması ve dışa bağımlılığının AB üyesi ülkeler kadar yüksek olmaması. İkincisi, ülkenin balıkçılık gibi stratejik sektörlerinde AB'ninCOMMON FISHERIES POLICY (Ortak Balıkçılık Politikası) gibi düzenlemelerinin kendi çıkarlarına uygun olup olmayacağı konusundaki endişeler.
Deneyimlerime göre, İzlandalılar genellikle AB'nin bürokrasisinden ve karar alma süreçlerindeki karmaşıklıktan çekiniyorlar. Kendi ulusal kimliklerini ve bağımsızlıklarını koruma isteği de önemli bir faktör. Bu nedenle, siyasi partilerin AB konusundaki tutumları da genellikle bu kamuoyu eğilimlerini yansıtıyor; net bir "evet" veya "hayır" demek yerine, genellikle mevcut durumun sürdürülmesi veya AB ile daha derin bir işbirliği gibi daha pragmatik yaklaşımlar öne çıkıyor.
- AB'nin İzlanda İçin Önemi: Fayda ve Maliyet Dengesi
Peki, İzlanda AB'den ne gibi faydalar görüyor veya ne gibi maliyetlerle karşılaşıyor?
- Faydalar: En büyük fayda, belirttiğim gibi iç pazara erişim. Bu, ihracatçılar için büyük bir avantaj. Ayrıca, AB'nin araştırma ve geliştirme programlarına katılım, vize serbestisi gibi konularda da dolaylı olarak faydalanma imkanı doğuyor. AB standartlarına uyum, ürün ve hizmet kalitesini artırıyor.
- Maliyetler/Endişeler: En büyük endişe, balıkçılık kota sorunları ve tarım gibi bazı sektörlerde AB'nin rekabetçi baskısı. Bunun yanı sıra, AB'nin ortak para birimi olan Euro'nun benimsenmesi gibi konularda da farklı görüşler mevcut. İzlanda kendi para birimine (İzlanda Kronu) sahip olmanın kendi ekonomik politikalarını belirleme özgürlüğü açısından önemli olduğunu düşünüyor.
Eğer sen de İzlanda ile iş yapmayı düşünüyorsan veya oradaki yaşamı merak ediyorsan, bu EEA anlaşmasının ne kadar belirleyici olduğunu bilmelisin. İzlanda'nın AB ile ilişkisi, "üyelik" kelimesinin ötesinde, karmaşık ama fonksiyonel bir işbirliği modeli üzerine kurulu.