III. Ahmet hangi olayla tahta çıktı?

05.03.2025 0 görüntülenme

Osmanlı İmparatorluğu'nun çalkantılı dönemlerinden birinde, III. Ahmet'in tahta çıkışı, hem siyasi entrikalarla dolu bir sürecin sonucu hem de Osmanlı tarihinde yeni bir dönemin başlangıcı olmuştur. Peki, III. Ahmet hangi olayla tahta çıktı? İşte bu sorunun cevabı ve bu olayın ardındaki detaylar...

III. Ahmet'in Tahta Çıkışına Giden Yol

III. Ahmet'in tahta çıkışı, 1703 yılındaki Edirne Vakası olarak bilinen olayla doğrudan ilişkilidir. Bu vaka, Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul'dan Edirne'ye taşınması ve artan vergiler nedeniyle halkın ve askerin tepkisini çekmesiyle başlamıştır. Sultan II. Mustafa'nın devlet işlerinden ziyade dinî konulara ağırlık vermesi ve şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin devlet yönetimindeki etkisinin artması da hoşnutsuzluğu körüklemiştir.

Bu hoşnutsuzluk, sonunda büyük bir isyana dönüştü. Askerler ve halk, II. Mustafa'yı tahttan indirmek ve yerine daha yetenekli ve halka yakın bir şehzadeyi geçirmek için harekete geçti. İsyanın liderliğini Çalık Ahmed Paşa gibi isimler üstlendi.

Edirne Vakası ve III. Ahmet'in Tahta Geçişi

Edirne Vakası sırasında isyancılar, II. Mustafa'yı tahttan indirerek yerine kardeşi Şehzade Ahmet'i getirme kararı aldılar. Şehzade Ahmet, isyancıların desteğiyle Edirne'de padişah ilan edildi. Bu olay, Osmanlı tarihinde bir ilk değildi; ancak, bir padişahın tahttan indirilmesi ve yerine bir başkasının geçirilmesi, devletin istikrarı açısından önemli bir kırılma noktasıydı.

II. Mustafa, tahttan indirildikten sonra gözlerden uzak bir yaşam sürmeyi tercih etti. III. Ahmet'in tahta çıkışı, Osmanlı İmparatorluğu'nda yeni bir dönemin başlangıcı oldu. III. Ahmet, hükümdarlığı süresince barışçıl politikalar izlemeye çalıştı ve özellikle Lale Devri olarak bilinen dönemde sanat, kültür ve mimari alanlarında önemli gelişmelere öncülük etti.

III. Ahmet'in tahta çıkışı, Osmanlı İmparatorluğu'nun iç dinamiklerindeki değişimlerin ve siyasi istikrarsızlıkların bir yansımasıydı. Edirne Vakası, hem bir padişah değişikliğine neden olmuş hem de Osmanlı toplumunun ve yönetim anlayışının nasıl bir dönüşüm geçirdiğini gözler önüne sermiştir.