Deontolojik etiğin ayırıcı özelliği nedir?

02.03.2025 0 görüntülenme

Günümüzde etik tartışmalarının odağında yer alan deontolojik etik, eylemlerin sonuçlarından ziyade, eylemlerin kendisinin doğru veya yanlış olup olmadığını sorgulayan bir yaklaşımdır. Peki, deontolojik etiği diğer etik kuramlarından ayıran temel özellikler nelerdir? Bu yazımızda, bu sorunun cevabını arayacağız.

Deontolojik Etiğin Temel İlkesi: Görev Ahlakı

Deontolojik etik, Yunanca "deon" (görev) kelimesinden türetilmiştir ve temel ilkesi, ahlaki eylemlerin belirli görevlere veya kurallara uygun olması gerektiğidir. Yani, bir eylemin ahlaki değeri, sonuçlarından bağımsız olarak, belirli bir görevi yerine getirip getirmediğiyle ölçülür. Örneğin, dürüst olmak, yalan söylememek gibi evrensel ahlaki görevler, deontolojik etik için temel referans noktalarıdır.

Sonuç Odaklılık Yerine İlke Odaklılık

Deontolojik etik, sonuç odaklı etik yaklaşımlarının (örneğin, faydacılık) tam tersidir. Faydacılık, bir eylemin ahlaki değerini, o eylemin sağladığı fayda veya mutlulukla ölçerken, deontolojik etik, eylemin kendisinin ahlaki ilkelere uygun olup olmadığını değerlendirir. Bir örnekle açıklamak gerekirse, yalan söylemek her ne kadar bazı durumlarda iyi sonuçlar doğurabilecek olsa da, deontolojik etik açısından yalan söylemek her zaman yanlıştır, çünkü yalan söylemek dürüstlük ilkesine aykırıdır.

Evrensel Ahlaki Kurallara Bağlılık

Deontolojik etik, evrensel ahlaki kurallara ve ilkelere sıkı sıkıya bağlıdır. Bu kurallar, kültürel veya kişisel tercihlerden bağımsız olarak, her zaman ve her yerde geçerli kabul edilir. Immanuel Kant'ın "Kategorik Imperatif"i, deontolojik etiğin en önemli temsilcilerinden biridir. Kant'a göre, ahlaki eylemler, herkes için geçerli olabilecek evrensel yasalara dönüştürülebilen ilkeler doğrultusunda gerçekleştirilmelidir.

Özetle, deontolojik etik, eylemlerin sonuçlarından ziyade, eylemlerin kendisinin doğru veya yanlış olup olmadığını sorgulayan, görev ahlakına dayalı, evrensel ahlaki kurallara bağlı bir etik yaklaşımdır. Bu yaklaşım, ahlaki kararlarımızı verirken sadece sonuçları değil, aynı zamanda ahlaki ilkeleri de göz önünde bulundurmamızı sağlar.