Kurtuluş Savaşı'nın askeri safhası hangi antlaşmayla sona ermiştir?

02.03.2025 0 görüntülenme

Türk Kurtuluş Savaşı, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin en önemli dönüm noktalarından biridir. Bu destansı savaş, sadece askeri zaferlerle değil, aynı zamanda diplomatik başarılarla da taçlanmıştır. Peki, Kurtuluş Savaşı'nın askeri safhası hangi antlaşmayla sona ermiştir? Bu sorunun cevabı, Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerinin atıldığı Lozan Barış Antlaşması'dır.

Mudanya Ateşkes Antlaşması: Savaşın Fiili Sonu

Kurtuluş Savaşı'nın askeri safhasının sonunu getiren asıl olay, Mudanya Ateşkes Antlaşması'nın imzalanmasıdır. 11 Ekim 1922 tarihinde imzalanan bu antlaşma, Türk ordusunun kazandığı zaferlerin ardından, savaşan taraflar arasında bir ateşkes ilan edilmesini sağlamıştır. Mudanya Ateşkes Antlaşması, TBMM Hükümeti ile İtilaf Devletleri (İngiltere, Fransa, İtalya) arasında imzalanmış ve Yunanistan da bu antlaşmaya uymak zorunda kalmıştır. Bu antlaşma ile Doğu Trakya, İstanbul ve Boğazlar savaş yapılmadan TBMM hükümetine bırakılmıştır. Bu durum, Kurtuluş Savaşı'nın askeri olarak kazanıldığının bir göstergesi olmuştur.

Lozan Barış Antlaşması: Diplomatik Zafer ve Yeni Bir Başlangıç

Mudanya Ateşkes Antlaşması, sadece bir ateşkes niteliğindeydi. Kalıcı barışın sağlanması ve Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslararası alanda tanınması için bir barış antlaşmasına ihtiyaç vardı. İşte bu noktada, 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Barış Antlaşması devreye girmiştir. Lozan, Türkiye'nin bağımsızlığını ve egemenliğini tüm dünyaya ilan ettiği, yeni devletin sınırlarını ve haklarını güvence altına aldığı bir antlaşmadır. Bu antlaşma ile Türkiye, Misak-ı Milli hedeflerine büyük ölçüde ulaşmış ve uluslararası arenada saygın bir ülke olarak yerini almıştır.

Özetlemek gerekirse, Kurtuluş Savaşı'nın askeri safhası Mudanya Ateşkes Antlaşması ile fiilen sona ermiş, ancak bu sürecin hukuki ve diplomatik olarak tamamlanması Lozan Barış Antlaşması ile mümkün olmuştur. Her iki antlaşma da Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda ve gelişiminde kritik bir role sahiptir.