Would rather cümleleri nasıl kurulur?
"Would Rather" Cümleleri: Ne Zaman ve Nasıl Kullanılır?
Merhaba! İngilizce'de "would rather" yapısını kullanmak, seçenekler arasında tercihini net bir şekilde belirtmenin en yaygın ve etkili yollarından biri. Deneyimlerime göre, bu yapıyı doğru zamanlarda ve doğru şekilde kullanmak, iletişimini bir üst seviyeye taşıyacaktır. Gelin, bu konuyu hiç uzatmadan, pratik detaylarıyla ele alalım.
- İki Seçenek Arasındaki Tercihi İfade Etmek
"Would rather" yapısının temel kullanım amacı, iki veya daha fazla seçenek arasından birini diğerine tercih ettiğini belirtmektir. Bu, hem kişisel tercihlerini hem de başkalarının yapmasını istediğin şeyleri ifade etmek için kullanılabilir.
Yapı şu şekildedir:
- Özne + would rather + fiilin yalın hali + (than) + fiilin yalın hali
Buradaki "than", seçenekleri karşılaştırırken kullanılır. Ancak, ikinci fiil ilk fiille aynıysa veya bağlam açıksa, "than" olmadan da kullanılabilir.
Örnekler:
- "I'd rather stay homethan go out tonight." (Bu gece dışarı çıkmaktansa evde kalmayı tercih ederim.)
- "She'd rather drink teathan coffee." (O kahve içmektense çay içmeyi tercih eder.)
- "We'd rather watch a movie." (Film izlemeyi tercih ederiz. Burada ikinci bir seçenek ima ediliyor ama belirtilmiyor.)
Pratik İpucu: Eğer ikinci fiil, ilk fiilden farklı bir özne tarafından yapılıyorsa, fiilin yalın halini değil, past tense'ini kullanman gerekir. Yani, "I would rather you came with me." gibi.
- Başkalarının Bir Şey Yapmasını İstediğinde Kullanımı
Bu yapı, kendi tercihini belirtmenin yanı sıra, başkalarının ne yapmasını istediğini nazikçe ifade etmek için de harika bir araçtır. Özellikle rica veya öneri durumlarında oldukça kullanışlıdır.
Yapı şu şekildedir:
- Özne + would rather + öteki özne + fiilin geçmiş zaman hali
Unutma, buradaki fiil geçmiş zamanda olsa bile anlam gelecek zamana yöneliktir. Bu, yapının önemli bir nüansıdır.
Örnekler:
- "I'd rather you didn't tell anyone about this." (Bunu kimseye söylememeni tercih ederim.)
- "He'd rather she waited for him." (Onun kendisini beklemesini tercih eder.)
- "They'd rather we arrived a bit later." (Bizim biraz daha geç gelmemizi tercih ederler.)
Pratik İpucu: Bu yapıyı kullanırken, kibarlığı ön planda tutmak önemlidir. Yapıyı biraz daha yumuşatmak için "if you don't mind" gibi ifadeler ekleyebilirsin. Örneğin: "I'd rather you didn't smoke here, if you don't mind."
- "Had Better" ile Karşılaştırması ve Farklılıkları
"Would rather" ve "had better" yapıları bazen karıştırılabilir, ancak kullanım amaçları ve anlamları farklıdır. Bu farkı anlamak, doğru yerde doğru ifadeyi kullanmana yardımcı olacaktır.
"Would Rather": Genel olarak tercihi ifade eder. Bir durumun başka bir duruma göre daha hoş veya daha iyi olacağını belirtir. Zorunluluk veya uyarı anlamı taşımaz.
"Had Better": Bir eylemin yapılması gerektiğini, aksi takdirde olumsuz sonuçlarla karşılaşılacağını ifade eder. Genellikle bir tavsiye, uyarı veya bazen de bir zorunluluk anlamı taşır. Yapı itibarıyla "had better + fiilin yalın hali" şeklindedir.
Örnekler ve Farklılıklar:
- "I'd rather go to the park." (Parka gitmeyi tercih ederim. Diğer bir seçenek de var ama o kadar çekici değil.)
- "You'd better go to the park, it's starting to rain here." (Parka gitmen daha iyi olur, buraya yağmur yağmaya başlıyor. Gitmezsen ıslanırsın.)
Bir diğer örnek:
- "I'd rather not talk about it." (Bu konudan bahsetmek istemem. Tercihim bu yönde.)
- "You'd better not talk to him, he's very angry right now." (Ona konuşmaman daha iyi olur, şu anda çok kızgın. Konuşursan sorun yaşayabilirsin.)
Pratik İpucu: Eğer bir durumun yapılması "iyi olur" veya "tercih edilir" anlamı varsa "would rather", eğer yapılması "şart" veya "bir sonuç doğurur" anlamı varsa "had better" kullanmak daha doğru olacaktır.
Bu bilgilerin, "would rather" yapısını daha etkin kullanmana yardımcı olacağını umuyorum. Pratik yaparak ve bu örnekleri kendi cümlelerinde kullanarak yapıyı daha iyi içselleştirebilirsin.