Özgürlük Anıtı'nın parasını kim ödedi?

Özgürlük Anıtı, dünyanın en ikonik sembollerinden biri ve Amerika Birleşik Devletleri'nin simgesi. Peki, bu devasa anıtın inşası için gereken parayı kim karşıladı? Bu sorunun cevabı, Amerika ve Fransa arasındaki ilginç bir işbirliğinin hikayesini barındırıyor.

Fransız Halkının Cömertliği

Özgürlük Anıtı'nın kendisi Fransız halkının bir hediyesiydi. Fransızlar, Amerikan Bağımsızlık Savaşı'nda Amerikan kolonilerine verdikleri destek ve Amerikan halkının özgürlük idealine duydukları hayranlık nedeniyle bu anıtı inşa etmeye karar verdiler. Heykelin yapım maliyetinin tamamı, bağışlar, piyangolar ve çeşitli eğlenceler yoluyla Fransız halkı tarafından karşılandı. Bu, özgürlük ve demokrasiye olan derin bağlılıklarının somut bir göstergesiydi.

Amerikalıların Sorumluluğu

Ancak işler burada bitmedi. Heykelin kaidesinin inşası ve yerleştirilmesi Amerika'nın sorumluluğundaydı. Amerikalılar da bu görevi yerine getirmek için ellerinden geleni yaptılar. Bağış toplama etkinlikleri düzenlendi, kampanyalar başlatıldı ve çeşitli gösterilerle halkın desteği arandı. Gazeteci Joseph Pulitzer'in başlattığı kampanya, küçük bağışlarla bile büyük bir fark yaratılabileceğini gösterdi ve kaidenin tamamlanması için gereken fonların toplanmasına yardımcı oldu.

İki Ülke Arasında Bir Dayanışma Sembolü

Özgürlük Anıtı'nın inşası, Amerika ve Fransa arasındaki dostluğun ve dayanışmanın güçlü bir sembolü olarak tarihe geçti. Her iki ülke de kendi payına düşeni yaparak bu muazzam projenin hayata geçmesini sağladı. Anıt, sadece bir heykel olmanın ötesinde, iki halkın ortak değerlere olan inancının ve özgürlüğe duydukları özlemin bir ifadesi haline geldi.

Özetle, Özgürlük Anıtı'nın kendisi Fransız halkının bir armağanıydı ve yapım masrafları tamamen onlar tarafından karşılandı. Anıtın kaidesinin inşası ise Amerikalıların sorumluluğundaydı ve bu görev de başarıyla yerine getirildi. Bu işbirliği, iki ülke arasındaki dostluğun ve özgürlük idealine olan ortak bağlılığın unutulmaz bir anıtı olarak tarihe yazıldı.