Atatürk'ün cenaze töreni ne zaman?
Atatürk'ün Cenaze Töreni: Bilinmesi Gerekenler
Mustafa Kemal Atatürk'ün 10 Kasım 1938'de Dolmabahçe Sarayı'nda ebediyete intikal etmesinin ardından, cenaze töreni hem Türkiye Cumhuriyeti hem de dünya için büyük bir yas ve saygı gösterisiydi. Bu anlamlı olayın ayrıntılarına birlikte bakalım.
Tahnit İşlemi ve Naaşın Saklanması
Atatürk'ün vefatından hemen sonra, naaşının muhafaza edilmesi için prof. Dr. Lütfi Aksu ve ekibi tarafından tahnit işlemi uygulandı. Bu işlem, naaşın çürümesini engelleyerek belirli bir süre korunmasını sağlar. Deneyimlerime göre, bu tür işlemler o dönemin teknolojik imkanları dahilinde son derece önemliydi ve cenazenin halka son kez gösterilebilmesi için zaman kazandırdı. Naaş, başlangıçta Etnografya Müzesi'nde, halkın ziyaretine açık bir şekilde 15 yıl boyunca muhafaza edildi. Bu süreç, milletin liderine duyduğu sevginin ve bağlılığın bir göstergesiydi.
İlk Cenaze Töreni ve Halkın Duyguları
Atatürk'ün cenaze namazı, 19 Kasım 1938 Pazar günü Dolmabahçe Sarayı'nda kılındı. Cenaze namazını, Diyanet İşleri Başkanı Rıfat Bilge kıldırdı. Törene, Türkiye'den ve dünyanın dört bir yanından devlet başkanları, temsilciler ve halkın yanı sıra, İran Şahı Rıza Pehlevi, Yugoslavya Kralı Prens Pavle ve Yunanistan Başbakanı Metaksas gibi önemli isimler de katıldı. Törende yaşanan kalabalık ve halkın gözyaşları, Atatürk'e duyulan derin sevginin ve kaybın büyüklüğünün bir yansımasıydı. Eğer o döneme tanıklık etmiş olsaydınız, sokakların ve meydanların ne kadar kalabalık olduğunu ve herkesin nasıl bir sessizlik içinde, derin bir üzüntüyle hareket ettiğini görürdünüz.
Ankara'ya Nakil ve Anıtkabir
Atatürk'ün naaşı, 20 Kasım 1938 Pazar günü, Kocatepe Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından özel bir trenle Ankara'ya nakledildi. Ankara Garı'nda da görkemli bir karşılama töreni düzenlendi. Naaş, 21 Kasım 1938 Pazartesi günü ise TBMM önünde yapılan törenin ardından Etnografya Müzesi'ne defnedildi. Burada geçirdiği 15 yılın ardından, 10 Kasım 1953 tarihinde, ölümünün
- yıldönümünde, büyük bir törenle Anıtkabir'e nakledildi. Anıtkabir'in inşası ve Atatürk'ün buraya defnedilmesi, onun anısını yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak adına atılmış en önemli adımlardan biridir. Deneyimlerime göre, Anıtkabir'i ziyaret ettiğinizde, sadece bir mozoleyi değil, aynı zamanda bir ulusun bağımsızlık mücadelesinin ve çağdaşlaşma vizyonunun simgesini gördüğünüzü hissedersiniz.
Pratik Öneriler
Atatürk'ün cenaze töreni ve onunla ilgili önemli mekanlar hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz, öncelikle Anıtkabir Müzesi'ni ziyaret etmenizi öneririm. Burada hem Atatürk'ün hayatına dair somut objeleri görebilir hem de cenaze törenleriyle ilgili sergilere denk gelebilirsiniz. Ayrıca, Dolmabahçe Sarayı Müzesi de o dönemin atmosferini hissetmek açısından oldukça etkileyicidir. Kitaplardan okumak yerine, bu mekanları yerinde görerek bilgilerinizi tazelemek, çok daha kalıcı bir etki bırakacaktır.