Google ilk ismi neyin ingilizcesi?

Google'ın İlk Adı: Basit Bir Merak mı, Yoksa Devrimsel Bir Başlangıç mı?

Merak ettin değil mi? "Google" dediğimiz o devasa arama motorunun ilk ismi neydi diye. Aslında bu soru, teknoloji dünyasının nasıl ilkel aşamalardan bugünkü karmaşıklığına geldiğini anlamak için harika bir başlangıç noktası. Deneyimlerime göre, birçok insan sadece merak ettiği için soruyor ama altında yatan hikaye oldukça ilginç.

"BackRub" Günlerinden Günümüze: Sayfa Sıralamasının Kökleri

Google'ın ilk adı "BackRub" idi. Evet, yanlış duymadın, sırtını ovuşturmak gibi bir anlamı var! Bu isim, Larry Page ve Sergey Brin'in Stanford Üniversitesi'ndeki doktora projelerinin bir parçası olarak geliştirdikleri arama motorunun temel çalışma prensibine dayanıyor. BackRub, web sitelerinin birbiriyle olan bağlantılarını analiz ederek, hangi sayfanın daha önemli olduğunu belirlemeye çalışıyordu. Bu mantık, günümüzdeki PageRank algoritmasının da temelini oluşturuyor.

Peki, neden "BackRub"?

  • Backlinks: BackRub'ın temelinde yatan fikir, diğer web sitelerinden bir siteye verilen "geri bağlantılar" (backlinks) idi. Ne kadar çok site sizi referans gösterirse, siz o kadar önemliydiniz.
  • Sıralama Felsefesi: Bu basit ama etkili yöntem, o dönemin diğer arama motorlarından farklıydı. Çoğu motor, sadece anahtar kelime yoğunluğuna odaklanırken, BackRub daha sofistike bir sıralama sistemi sunuyordu.
  • Deneme Yanılma: Üniversite laboratuvarlarında başlayan bu proje, başlangıçta çok mütevazıydı. Dönemin interneti bugünkü gibi devasa değildi. Kullanıcı sayısı da oldukça düşüktü.

Bugün bile bir web sitesinin arama motorlarındaki görünürlüğünü etkileyen en önemli faktörlerden biri olan backlinkler, Google'ın ilk isminde bile yer bulmuştu. Bu, ne kadar erken bir aşamada temel prensiplerin oturduğunun bir kanıtı.

Neden "Google" Oldu? Matematiğin Gücünden İlham

"BackRub" kulağa pek çekici gelmiyordu, değil mi? Bu yüzden kurucular yeni bir isim arayışına girdiler. Ve burada devreye yine matematik giriyor!

Google isminin kökeni, "googol" kelimesine dayanıyor. Googol, matematikte 1 rakamının ardından 100 sıfır gelmesiyle oluşan devasa bir sayı: 10100. Bu isim, Larry Page'in doktora öğrencisi olan Sean Anderson tarafından önerilmişti. Neden bu isim?

  • Bilginin Kapsamı: Googol, internetteki devasa bilgi yığınına ve Google'ın bu bilgiyi organize etme ve erişilebilir kılma misyonuna bir göndermeydi.
  • Yanlış Yazım Tesadüfü: Anderson, "googol" kelimesini ararken yanlışlıkla "google" olarak yazmış ve bu yanlış yazım, Page'in dikkatini çekmiş. Bazen en iyi fikirler bile böyle basit tesadüflerle ortaya çıkabiliyor.
  • Alan Adı Tescili: 15 Eylül 1997'de google.com alan adı tescil edildi ve bu isim, şirketin kimliği haline geldi.

Şu an dünya genelinde milyarlarca insan günde ortalama 8.5 milyar arama yapıyor. Bu devasa veriyi yönetebilen bir şirketin isminin bile böylesine basit bir matematiksel kavramdan ve hatta bir yazım hatasından türemesi, teknoloji dünyasının ne kadar esnek ve evrimsel olabildiğini gösteriyor.

Bugün Google: Sadece Arama Motoru Mu?

Bugün Google denince akla sadece arama motoru gelmiyor. Gmail, YouTube, Android, Google Maps, Google Drive ve daha nice farklı hizmetle hayatımızın her alanına dokunuyor. Deneyimlerime göre, insanların çoğu Google'ın ilk isminin "BackRub" olduğunu bilse de, bu ismin arkasındaki felsefenin nasıl bugünkü devasa imparatorluğun temellerini attığını tam olarak kavrayamayabiliyor.

Pratik İpucu: Eğer bir proje veya ürün geliştiriyorsan, isimlendirme aşamasında sadece kulağa hoş gelmesine değil, aynı zamanda temsil ettiği değere ve misyona da odaklan. Tıpkı "BackRub"ın sıralama prensibini, "Google"ın da bilgi bolluğunu temsil etmesi gibi.

Bu isim yolculuğu, basit bir merakla başlayıp, teknoloji devriminin ilk adımlarından birine dönüşmüş durumda. Sen de bu hikayeden ilham alarak, kendi projelerinde veya düşüncelerinde "temel değerlere" ne kadar sadık kaldığını düşünebilirsin.