ECMO sistemi nedir?

ECMO Sistemi Nedir? Bir Nefes Gibi, Ama Daha Fazlası

ECMO (Extracorporeal Membrane Oxygenation), yani vücut dışı membran oksijenasyonu, en basit tabirle, bir hastanın kalbi veya akciğerleri işlevini yerine getiremediğinde devreye giren bir yaşam destek sistemidir. Bu, organların kendi görevlerini yapmasını sağlayan bir makine, adeta bir "yapay kalp-akciğer makinesi" diyebiliriz.

ECMO, hastanın kanını vücut dışına alarak, özel bir filtre (oksijenatör) aracılığıyla oksijenle zenginleştirip karbondioksitten arındırır ve sonra tekrar hastanın vücuduna geri verir. Bu süreçte, hastanın kalbi ve/veya akciğerleri dinlenir ve iyileşme fırsatı bulur.

Deneyimlerime göre, ECMO'yu bir hastanın son çaresi olarak görebiliriz, ancak bu, umutsuzluk anlamına gelmez. Tam tersine, bu teknoloji, diğer tüm yöntemler yetersiz kaldığında hastalara yeniden nefes alma, yani yaşam şansı sunar.

ECMO Kimlere Uygulanır?

ECMO'nun kullanım alanları oldukça geniştir ve genellikle hayatı tehdit eden kalp ve/veya solunum yetmezliği durumlarında düşünülür. İşte başlıca kullanım alanlarından bazıları:

  • Şiddetli Solunum Yetmezliği: Zatürre, ARDS (Akut Respiratuar Distres Sendromu), COVID-19 gibi durumlarda akciğerler yeterince oksijen sağlayamaz hale geldiğinde kullanılır. Örneğin, bazı severe COVID-19 hastalarında akciğerlerin tamamen iyileşmesi haftalar sürebilir. ECMO bu süreçte hastanın hayatta kalmasını sağlar.
  • Şiddetli Kalp Yetmezliği: Kalp krizi, kalp ameliyatları sonrası gelişen şok, miyokardit (kalp kası iltihabı) gibi durumlarda kalbin yeterli kanı pompalayamadığı zamanlar ECMO devreye girer. Bazı kalp transplantasyon hastalarında veya ciddi kalp ritim bozukluklarında da kullanılabilir.
  • Hem Akciğer Hem Kalp Yetmezliği: Nadir de olsa her iki organın da aynı anda desteğe ihtiyaç duyduğu durumlar olabilir.
  • Sepsis ve Travma Komplikasyonları: Vücudun genel iltihap yanıtı organ yetmezliğine yol açtığında, ECMO geçici destek sağlayabilir.

ECMO'nun ne zaman kullanılacağına karar vermek oldukça karmaşıktır. Hasta durumu, altta yatan neden, hastanın genel sağlık durumu ve hastanın bu tedaviye verebileceği yanıt gibi birçok faktör göz önünde bulundurulur. Ortalama bir hastanın ECMO'da kalış süresi birkaç gün ile birkaç hafta arasında değişebilir, ancak bu süre kişiden kişiye ve hastalığın ciddiyetine göre büyük farklılıklar gösterir.

ECMO Nasıl Çalışır?

ECMO sisteminin temel bileşenleri şunlardır:

  • Kanüller: Hastanın büyük damarlarına yerleştirilen tüplerdir. Bu kanüller aracılığıyla kan vücut dışına alınır ve geri verilir. Genellikle femoral (kasık) veya juguler (boyun) toplardamar ve atardamarlar kullanılır.
  • Pompa: Kanın vücut dışı devirde dolaşımını sağlayan ana bileşendir. Bu pompalar, hastanın kendi kalbinin işlevini taklit eder.
  • Oksijenatör (Membran Oksijenatörü): En kritik parçalardan biridir. Burada kan, bir zar (membran) aracılığıyla gaz alışverişi yapar; karbondioksit dışarı atılırken oksijen kana verilir. Günümüzdeki modern oksijenatörler, bir insan akciğerinin yüzey alanının yaklaşık yarısı kadar bir yüzey alanına sahiptir ve saatte yaklaşık 300-400 ml kanı verimli bir şekilde oksijenlendirebilir.
  • Isıtıcı: Vücut dışına çıkan kanın sıcaklığının düşmesini engellemek ve hastanın vücut sıcaklığını korumak için kullanılır.
  • Karbondioksit Giderici: Oksijenatör içinde veya ayrı bir bileşen olarak karbondioksiti kandan uzaklaştırır.

ECMO'nun iki ana modu bulunur:

  • V-A ECMO (Ven-Arteryel): Kan, toplardamardan alınır, oksijenlendirilir ve sonra atardamara geri verilir. Bu mod, hem kalbin hem de akciğerlerin yetersiz kaldığı durumlarda kullanılır ve kalp desteklenir.
  • V-V ECMO (Ven-Ven): Kan, bir toplardamardan alınır, oksijenlendirilir ve aynı toplardamara geri verilir. Bu mod, sadece akciğer yetmezliğinde, kalbin işlevinin iyi olduğu durumlarda kullanılır.

ECMO'ya bağlanan bir hastanın ortalama vücut kan hacminin yaklaşık %10-20'si (örneğin, 70 kg bir kişi için 5-7 litre) sürekli olarak dış devrede dolaşabilir.

ECMO Kullanımının Riskleri ve Komplikasyonları

Her tıbbi müdahalede olduğu gibi ECMO'nun da bazı riskleri ve potansiyel komplikasyonları vardır. Bu riskleri bilmek, tedavi sürecini anlamak açısından önemlidir:

  • Kanama: ECMO hastaları, kan pıhtılaşmasını önlemek için antikoagülan (kan sulandırıcı) ilaçlar alır. Bu durum, hem ECMO devresinde hem de vücudun içinde kanama riskini artırır. Bu nedenle, hastanın kan pıhtılaşma parametreleri sürekli olarak yakından takip edilir ve ilaç dozları buna göre ayarlanır.
  • Enfeksiyon: Açık devrede bulunmak ve kanülleler vücutta olduğu için enfeksiyon riski mevcuttur. Steril tekniklere azami özen gösterilir.
  • Pıhtı Oluşumu: ECMO devresinde kanın yavaşlaması veya diğer nedenlerle pıhtılar oluşabilir. Bu pıhtılar, oksijenatörü tıkayabilir veya hastanın vücuduna atılarak emboliye (damar tıkanıklığı) yol açabilir.
  • Kan Hücre Hasarı: Kanın pompalar ve oksijenatör gibi yabancı yüzeylerle teması, kırmızı kan hücrelerinin, beyaz kan hücrelerinin ve trombositlerin hasar görmesine neden olabilir.
  • Sıvı Dengesi Sorunları: ECMO hastalarında böbrek yetmezliği gelişebilir ve bu da sıvı dengesinin bozulmasına yol açabilir.
  • Kanama Dışı Nörolojik Komplikasyonlar: Nadiren de olsa, inme veya kanama dışı diğer nörolojik sorunlar görülebilir.

Deneyimlerime göre, bu riskler, ECMO ekibinin (doktorlar, hemşireler, perfusionistler) sürekli ve titiz takibiyle en aza indirilmeye çalışılır. Hastanın durumu 7 gün 24 saat izlenir.

ECMO'dan Sonra Ne Olur?

Eğer hasta ECMO desteği sırasında iyileşirse, cihaz yavaş yavaş kapatılır ve hastanın kalbi/akciğerleri kendi işlevlerini tekrar üstlenmeye başlar. Bu "ayrılma" süreci de dikkatli bir şekilde yönetilir.

ECMO'dan ayrıldıktan sonra hastalar genellikle yoğun bakımda izlenmeye devam eder. Fiziksel rehabilitasyon, solunum egzersizleri ve gerekirse psikolojik destek, iyileşme sürecinin önemli bir parçasıdır. Bir ECMO hastasının tam olarak eski sağlığına kavuşması zaman alabilir, ancak ECMO, kritik durumlarda hayata tutunmak için paha biçilmez bir araçtır.

Eğer bir yakınınız ECMO tedavisi alıyorsa, öncelikle ekiple iyi iletişim kurduğunuzdan emin olun. Sorularınızı çekinmeden sorun. ECMO ekibi, hastanın durumunu, tedavi sürecini ve olası komplikasyonları size detaylıca açıklayacaktır. Bu süreçte sabırlı olmak ve hastanıza destek olmak en önemli görevinizdir.