Tolstoy zengin mi?

Lev Nikolayeviç Tolstoy, dünya edebiyatının en önemli figürlerinden biridir. "Savaş ve Barış" ve "Anna Karenina" gibi ölümsüz eserlere imza atmış bu büyük yazarın hayatı ve kişiliği, eserleri kadar merak konusudur. Peki, Tolstoy zengin miydi? Bu sorunun cevabı, Tolstoy'un hayatının farklı dönemlerine göre değişiklik gösterir.

Tolstoy'un Aristokrat Kökenleri ve Serveti

Tolstoy, Rusya'nın köklü ve zengin aristokrat ailelerinden birine mensuptu. Ailesinden miras kalan büyük bir toprak sahibiydi ve Yasnaya Polyana'daki geniş mülkünde yaşıyordu. Bu mülk, Tolstoy'a önemli bir gelir sağlıyordu. Aynı zamanda, yazdığı kitaplardan elde ettiği telif hakları da servetine katkıda bulunuyordu. Ancak, Tolstoy'un zenginliği, hayat görüşü ve felsefesiyle çelişiyordu.

Mülkünden Vazgeçişi ve Basit Yaşam Tarzı

Tolstoy, hayatının ilerleyen dönemlerinde sahip olduğu serveti sorgulamaya başladı. Hıristiyan anarşizmi ve pasifizm gibi felsefi akımlardan etkilenerek, mal mülk edinmenin ve lüks içinde yaşamanın ahlaki olmadığını düşünmeye başladı. Bu düşüncelerle, Tolstoy sahip olduğu toprakları ve mal varlığının bir kısmını köylülere dağıtmış, kendi ailesi de dahil olmak üzere mülk sahibi olmanın yanlış olduğunu savunmuştur. Basit bir yaşam tarzını benimseyerek, köylüler gibi giyinmiş, tarlalarda çalışmış ve kendi geçimini sağlamaya çalışmıştır. Bu tutumu, çevresindekiler tarafından büyük bir şaşkınlıkla karşılanmıştır.

Tolstoy'un Mirası ve Etkisi

Tolstoy'un zenginliği reddetmesi ve basit bir yaşam sürmeye çalışması, sadece kendi hayatını değil, dünya üzerindeki birçok insanı etkilemiştir. Onun düşünceleri, özellikle şiddetsizlik ve pasifizm üzerine olan görüşleri, Mahatma Gandhi gibi önemli liderlere ilham kaynağı olmuştur. Tolstoy, sadece eserleriyle değil, aynı zamanda hayatıyla da büyük bir iz bırakmıştır. Zengin bir aristokrat olarak doğmasına rağmen, mülkünden vazgeçerek manevi değerlere yönelmesi, onu daha da büyük bir figür haline getirmiştir.