IV. Mehmet neden tahttan indirildi?

02.03.2025 0 görüntülenme

Osmanlı İmparatorluğu'nun çalkantılı dönemlerinden birinde, IV. Mehmed'in tahttan indirilmesi, imparatorluk tarihine damga vuran önemli olaylardan biridir. Peki, bu olay neden yaşandı ve ardında yatan sebepler nelerdi?

Siyasi İstikrarsızlık ve Yönetim Zafiyeti

IV. Mehmed döneminde, devlet yönetiminde hissedilir bir istikrarsızlık ve zafiyet hakimdi. Özellikle Köprülü ailesinin etkinliği azalmaya başlayınca, saray entrikaları ve farklı grupların güç mücadeleleri ön plana çıktı. Bu durum, devletin karar alma mekanizmalarını olumsuz etkiledi ve halkın devlete olan güvenini sarstı.

Ekonomik Kriz ve Halkın Huzursuzluğu

Savaşlar, israflar ve kötü yönetim, Osmanlı ekonomisini derinden etkilemişti. Artan vergiler, enflasyon ve geçim sıkıntısı, halk arasında büyük bir huzursuzluğa yol açtı. Özellikle kırsal kesimde yaşayanlar, ekonomik zorluklar nedeniyle büyük sıkıntılar çekiyordu. Bu durum, isyanların ve hoşnutsuzluğun yayılmasına zemin hazırladı.

Ordu İçindeki Hoşnutsuzluk ve Yeniçeri İsyanı

Osmanlı ordusu, özellikle Yeniçeriler, devlet içindeki ayrıcalıklı konumlarını korumak istiyorlardı. Ancak, savaşlardaki başarısızlıklar ve ekonomik sıkıntılar, ordunun moralini bozmuştu. Maaşların düzenli ödenmemesi ve yönetimdeki adaletsizlikler, Yeniçeriler arasında büyük bir hoşnutsuzluğa neden oldu. Bu hoşnutsuzluk, sonunda bir isyana dönüştü.

1687 Ayaklanması ve Tahttan İndirilme

1687 yılında patlak veren ayaklanma, IV. Mehmed'in tahttan indirilmesiyle sonuçlandı. Ayaklanan Yeniçeriler ve halk, yönetimin değişmesini talep ediyorlardı. Saraydaki baskılar ve artan huzursuzluk, IV. Mehmed'in tahtını korumasını imkansız hale getirdi. Sonuç olarak, IV. Mehmed tahttan indirildi ve yerine II. Süleyman geçti.

IV. Mehmed'in tahttan indirilmesi, Osmanlı İmparatorluğu'nun içinde bulunduğu derin krizi gözler önüne seren bir olaydır. Siyasi istikrarsızlık, ekonomik sorunlar ve askeri hoşnutsuzluk, bu olayın başlıca nedenleri arasında yer almaktadır. Bu olay, Osmanlı tarihinin dönüm noktalarından biri olarak kabul edilir.