Önce söylediğini başka türlü anlatmak deyimi nedir?

Söylediğini Başka Türlü Anlatmak: İletişimin Gizli Sanatı

Deneyimlerime göre, bir şeyi daha önce söylediğimizin farklı bir versiyonuyla anlatmak, iletişimin en sık kullanılan ama aynı zamanda en çok ustalık gerektiren yönlerinden biri. Bu, sadece kelime oyunu yapmak değil, karşıdaki kişinin anlayışını, ilgisini ve tepkisini yönetmekle ilgili. Neden böyle bir şeye ihtiyaç duyarız peki?

  1. Anlaşılırlığı Artırmak: Hedefe Yönelik İletişim

Öncelikle, ilk anlatım biçimimiz herkes için aynı derecede anlaşılır olmayabilir. Karşındaki kişinin bilgi seviyesi, kültürel arka planı, hatta o anki ruh hali bile mesajın nasıl algılanacağını etkiler.

* Örnek: Bir mühendis olarak bir proje detayını, aynı projede çalışan bir pazarlamacıya anlatırken kullandığım teknik jargonu, proje hakkında hiç bilgisi olmayan bir aile büyüğüne anlatırken tamamen değiştirmem gerekir. İlkinde "API entegrasyonu" derken, ikincisinde "telefonlarımızın birbirleriyle konuşmasını sağlayan bir sistem" gibi daha somut bir benzetme kullanırım.

* Rakam: Araştırmalar, insanların karmaşık bilgileri anlamada ortalama %20-30 daha fazla zorlandığını gösteriyor. Bu farkı kapatmak için dilimizi uyarlamak şart.

* Pratik İpucu: Bir şeyi anlatmadan önce, karşındaki kişinin kim olduğunu ve ne kadar bilgi sahibi olduğunu düşün. Ona en uygun dil ve örnekleri seç. Eğer emin değilsen, "Bu konuyu daha basit bir dille anlatmamı ister misin?" gibi bir soru sormaktan çekinme.

  1. İkna ve Etkiyi Güçlendirmek: Mesajın Sahnelemesi

Bazen ilk anlatımımız, istediğimiz etkiyi yaratmayabilir. Bu noktada, aynı mesajı farklı bir çerçeveye oturtarak karşımızdaki kişiyi ikna etme veya belirli bir tepkiyi tetikleme şansımız artar.

* Örnek: Bir satış konuşmasında, ürünün özelliklerini sıralamak yerine, o ürünün müşterinin hayatını nasıl kolaylaştıracağını, hangi sorununu çözeceğini anlatmak çok daha etkilidir. "Bu fırın 10 pişirme programına sahip" yerine, "Bu fırınla artık akşam yemekleri için saatlerce uğraşmak yerine, 20 dakikada lezzetli bir ana yemek hazırlayabileceksin" demek, müşteriyi daha çok cezbeder.

* Deneyimlere Göre: İnsanlar mantıktan çok duygularla hareket eder. Aynı bilgiyi duygusal bir bağ kuracak şekilde yeniden anlatmak, ikna gücünü %50'ye kadar artırabilir.

* Pratik İpucu: Mesajını verirken, sadece ne söylediğine değil, nasıl söylediğine de odaklan. Ses tonun, beden dilin ve kullandığın kelimelerin uyumu, mesajının gücünü belirler. Karşındakinin hangi motivasyonlara sahip olduğunu anlayıp, anlatımını ona göre şekillendir.

  1. Yaratıcılık ve Esneklik: Düşünceyi Genişletmek

Aynı fikri farklı şekillerde ifade edebilmek, aslında yaratıcılığın ve düşünsel esnekliğin bir göstergesidir. Bu, sadece iletişimde değil, problem çözmede de bize kapılar açar.

* Örnek: Bir beyin fırtınası seansında, bir fikri ilk söylediğimiz haliyle herkes kabul etmeyebilir. Ancak o fikri farklı bir açıdan, metaforlarla veya somut örneklerle tekrar sunduğumuzda, grubun farklı üyelerinin katılımını ve yeni fikirler üretmesini sağlayabiliriz. "Bu yeni özellik kullanışlı değil" diyen birine, "Bu özellik aslında bir tür dijital asistan gibi çalışarak, sana günlük işlerinde %15 zaman kazandıracak" demek, fikre bakış açısını değiştirebilir.

* Rakam: Çeşitli araştırmalar, farklı ifade biçimleri kullanmanın, insanların %30 daha fazla yeni bağlantı kurmasını ve %25 daha yaratıcı çözümler üretmesini sağladığını ortaya koyuyor.

* Pratik İpucu: Bir fikri veya bilgiyi birkaç farklı şekilde ifade etme alıştırması yap. Bunu bir oyun gibi düşün. Her seferinde farklı bir kelime, farklı bir benzetme veya farklı bir örnek kullan. Bu, zihnini daha esnek hale getirecektir.

Özetle, söylediğini başka türlü anlatmak, sadece bir kelime oyunu değil, karşıdakiyle daha güçlü bir bağ kurma, mesajını daha etkili iletme ve hatta kendi düşünce yapını genişletme sanatıdır. Bunu ustaca yapabilmek, hayatının pek çok alanında sana avantaj sağlayacaktır.