Türkmençay Antlaşmasi nedir?
Türkmençay Antlaşması: Azerbaycan'ın Kaderini Değiştiren O An
Türkmençay Antlaşması,
- yüzyılın başlarında Azerbaycan topraklarının kaderini belirleyen, Rusya ile İran arasındaki diplomatik bir dönüm noktasıdır. Deneyimlerime göre, bu antlaşmayı anlamak, sadece bir tarih bilgisi kazanmak değil, aynı zamanda dönemin jeopolitik dengelerini ve bunun günümüze uzanan etkilerini kavramaktır. Bu antlaşma, öyle sıradan bir belge değil; adeta iki büyük gücün Ortadoğu'daki nüfuz mücadelesinin somut bir yansımasıdır.
Antlaşmanın Temel Sebepleri ve Arka Planı
Bu antlaşmanın kökenine indiğimizde, temelinde 1804-1813 yılları arasındaki Rus-İran Savaşı'nı görüyoruz. Rusya, güneye doğru yayılma politikasını sürdürürken, İran da Kafkasya üzerindeki hakimiyetini korumaya çalışıyordu. İran Şahı Abbas Mirza'nın orduları başlangıçta bazı başarılar elde etse de, Rusya'nın daha organize ve modern ordusu karşısında yetersiz kaldılar. Özellikle Gence Kuşatması ve Aras Nehri çevresindeki çatışmalar, savaşın seyrini Rusya lehine çevirdi. Savaşın sonunda İran'ın askeri gücünün tükenmesi ve Rusya'nın bölgedeki üstünlüğünün belirginleşmesi, antlaşma masasına oturmalarına neden oldu.
Antlaşmanın Maddeleri ve Sonuçları
Türkmençay Antlaşması, 10 Şubat 1828'de bugünkü Azerbaycan'ın Ağsu rayonundaki Türkmençay köyünde imzalandı. Bu antlaşmanın en can alıcı noktası, Azerbaycan topraklarının ikiye bölünmesidir. Antlaşmanın temel maddeleri şunlardı:
- Toprak Kaybı: İran, Dağıstan, Şirvan, Bakü, Gence, Karabağ ve Nahçıvan hanlıklarını resmen Rusya'ya bıraktı. Bu, günümüzdeki Azerbaycan topraklarının büyük bir kısmının Rus İmparatorluğu'na geçmesi anlamına geliyordu.
- Sınır Belirleme: Aras Nehri iki devletin sınırı olarak kabul edildi. Bu çizgi, günümüzdeki İran-Azerbaycan sınırının temelini oluşturdu.
- Savaş Tazminatı: İran, Rusya'ya önemli miktarda savaş tazminatı ödemeyi kabul etti. Bu, İran ekonomisi üzerinde de büyük bir yük oluşturdu.
- İran'dan Rusya'ya Göç: Antlaşma, İran'daki Ermenilere Rusya'ya göç etme hakkı tanıdı. Bu madde, ilerleyen dönemlerde bölgedeki demografik yapıyı etkileyen önemli bir faktör oldu.
Deneyimlerime göre, bu maddeler sadece kağıt üzerinde kalan soyut kavramlar değil. Bu antlaşma sonucunda Azerbaycanlılar, kendi topraklarında bir sınırın içine hapsedildiler. Aileler bölündü, ekonomik ve sosyal bağlar zayıfladı. Bu durum, Azerbaycan'ın ulusal kimliğinin oluşumunda da derin izler bıraktı.
Antlaşmanın Tarihi Önemi ve Mirası
Türkmençay Antlaşması'nın en önemli sonucu, Azerbaycan'ın siyasi ve coğrafi bölünmesidir. Bu bölünme, sadece o dönemi değil, günümüzdeki bölgesel siyaseti de derinden etkilemektedir. İran'da yaşayan Azerbaycanlılar ile Dağlık Karabağ gibi sorunların kökleri, büyük ölçüde bu antlaşmaya dayanır. Rusya'nın bölgedeki hakimiyetinin pekişmesi, sonraki yüzyılda da devam edecek olan Rus etkisinin habercisiydi.
Bu antlaşmayı incelerken, dönemin büyük güçlerinin kendi çıkarları doğrultusunda haritaları nasıl yeniden çizdiğini net bir şekilde görebiliriz. Azerbaycan toprakları, sadece bir coğrafya parçası değil, aynı zamanda iki imparatorluğun rekabet alanına dönüşmüştü. Bu bağlamda, Türkmençay Antlaşması'nı öğrenmek, sadece geçmişi anlamak değil, aynı zamanda bugünün siyasi ve sosyal gerçeklerini daha iyi yorumlamak için de bir anahtar niteliğindedir. Bu bilgiler ışığında, bugünkü haritalara baktığında, o dönemin yankılarını daha net hissedebilirsin.