iPhone takip etmeye izin ver nedir?

iPhone Takip Etmeye İzin Ver: Ne Anlama Geliyor ve Neden Önemli?

iPhone'unda karşına çıkan "Takip Etmeye İzin Ver" uyarısı aslında çok basit bir şey söylüyor: Bir uygulama, seni diğer uygulamalar ve web siteleri arasında takip etmek istiyor. Bu, senin dijital ayak izini belirlemek, ilgi alanlarını anlamak ve sana daha alakalı reklamlar göstermek için yapılıyor. Deneyimlerime göre, birçok insan bu ayarın ne işe yaradığını tam olarak bilmiyor ve ya otomatik olarak "izin ver" diyor ya da tamamen kapatıyor. Halbuki bu, dijital dünyada gizliliğin ve kişisel deneyimin arasındaki hassas dengeyi yönetmenin bir yolu.

Öncelikle şunu netleştirelim: Bu takip, genellikle reklam hedeflemesi için kullanılıyor. Bir uygulama, hangi siteleri gezdiğini, neleri aradığını, hangi tür içeriklerle ilgilendiğini topluyor. Örneğin, spor ayakkabılarına baktıysan, ertesi gün sosyal medya veya başka bir sitede spor ayakkabı reklamları görme olasılığın artıyor. Bu, bir nevi kişiselleştirilmiş reklam deneyimi sunma çabası.

Ancak işin bir de gizlilik boyutu var. Bazı insanlar, bu tür bir takibin kişisel bilgilerinin izinsiz toplanması anlamına geldiğini düşünüyor ve bundan rahatsız oluyor. Apple'ın bu ayarı sana sunmasının temel sebebi de tam olarak bu: Kontrolü sana vermek. İstersen belirli uygulamalara veya genel olarak tüm uygulamalara bu izni verebilirsin, istersen de tamamen engelleyebilirsin.

Uygulama Takibi Şeffaflığı (App Tracking Transparency - ATT) Nedir?

Apple, iOS 14.5 güncellemesiyle birlikte Uygulama Takibi Şeffaflığı (ATT) özelliğini devreye soktu. Bu, daha önce bahsettiğim "Takip Etmeye İzin Ver" uyarısının resmi adı. ATT sayesinde, bir uygulama senin verilerini başka şirketlerin uygulamaları ve web siteleriyle paylaşmak istediğinde, bunu sana açıkça soruyor. Bu, gerçekten de önemli bir gelişme çünkü daha önceki sürümlerde bu tür takipleri engellemek için oldukça karmaşık ayarlara girmen gerekiyordu.

Bu özelliğin devreye girmesiyle birlikte, birçok uygulama gelir modellerini değiştirmek zorunda kaldı. Eskiden daha fazla veriye erişebilen ve bu verileri reklam verenlere satan uygulamalar, artık kullanıcı izni olmadan bunu yapamıyor. Bu durum, kullanıcı gizliliğini ön plana çıkaran bir hamle olarak değerlendiriliyor. Deneyimlerime göre, bu güncellemeden sonra birçok insan bu izni vermemeyi tercih etti ve bunun sonucunda bazı uygulamalarda gördüğümüz reklamların kişiselleştirme seviyesinde düşüşler yaşandı.

ATT, aslında sana doğrudan "uygulamaların birbirini takip etmesini" engelleme veya izin verme yetkisi veriyor. Yani bir uygulama kendi içinde senin aktivitelerini takip edebilir ama bu bilgiyi başka bir uygulamanın veya web sitesinin verileriyle birleştirmek istediğinde, senin onayını alması gerekiyor.

Hangi Durumlarda İzin Vermeli, Hangi Durumlarda Engellemelisiniz?

Bu tamamen senin tercihin ve dijital gizlilik anlayışına bağlı. İşte sana yol gösterecek bazı pratik noktalar:

  • Kişiselleştirilmiş Deneyim İçin İzin Verebilirsiniz: Eğer bir uygulamanın sana daha alakalı reklamlar göstermesini, ilgi alanlarına uygun içerikler sunmasını istiyorsan, izin verebilirsin. Örneğin, sevdiğin bir e-ticaret sitesinin sana kampanyalarından haber vermesini veya bir müzik uygulamasının senin zevkine uygun yeni şarkılar önermesini istersen bu işine yarayabilir.
  • Gizliliğinizi Önceliklendiriyorsanız Engelleyin: Eğer dijital ayak izinin başkaları tarafından bilinmesini istemiyorsan, bu izni vermemelisin. Bu, kişisel verilerinin daha az paylaşılmasını sağlar. Deneyimlerime göre, birçok insan için bu, temel bir gizlilik hakkı ve bu nedenle tüm uygulamalar için takibi engellemeyi tercih ediyorlar.
  • Uygulamalara Göre İzin Vermek: Apple, sana her uygulama için ayrı ayrı izin verme seçeneği de sunuyor. Bu, en dengeli yaklaşım olabilir. Güvendiğin ve kullandığın uygulamaların sana daha iyi bir deneyim sunması için izin verebilirsin. Örneğin, sık kullandığın bir haber uygulaması veya bir spor takip uygulaması bu izni hak edebilir. Ancak hiç kullanmadığın veya güvenmediğin bir uygulama için bu izni vermene gerek yok.

Bu ayarı Ayarlar > Gizlilik ve Güvenlik > Takip bölümünden dilediğin zaman değiştirebilirsin. Burada, hangi uygulamaların senden takip izni istediğini görebilir ve bu izinleri tek tek açıp kapatabilirsin.

"Reklamları Kişiselleştir" Seçeneği ile İlişkisi Nedir?

Genellikle "Takip Etmeye İzin Ver" seçeneğiyle birlikte karşına çıkan bir diğer ayar da "Reklamları Kişiselleştir" seçeneğidir. Bunlar birbirine çok bağlıdır.

Reklamları Kişiselleştir seçeneği aktif olduğunda, Apple senin Apple hizmetlerindeki (App Store, Apple News, Apple Stocks vb.) aktivitelere dayanarak sana kişiselleştirilmiş reklamlar gösterebilir. Bu, üçüncü parti uygulamaların takibiyle doğrudan ilgili olmasa da, senin verilerin üzerinden sana reklam sunulması mantığına dayanır.

Eğer bir uygulamanın seni başka yerlerde takip etmesine izin vermediysen bile, Apple kendi ekosistemi içinde senin ilgi alanlarına göre reklam gösterebilir. Dolayısıyla, eğer genel olarak reklam hedeflemesinden rahatsız oluyorsan, hem uygulama takibi izinlerini kapatman hem de "Reklamları Kişiselleştir" seçeneğini kapatman gerekebilir. Bunu da Ayarlar > Gizlilik ve Güvenlik > Apple Reklamları altında bulabilirsin.

Deneyimlerime göre, bu iki ayarı birlikte yönetmek, dijital reklamlardan ne kadarını görmek istediğin konusunda sana daha fazla kontrol sağlar. Unutma, bu ayarlar senin çevrimiçi deneyimini ve gizliliğini doğrudan etkiliyor. Bu yüzden bilinçli bir şekilde karar vermek önemli.