VEHM ne demek osmanlica?
"VEHM" Ne Demek Osmanlıca?
Osmanlıca'da "vehb" kökünden gelen ve "bağışlama", "verme" anlamlarına gelen kelimeler bulmak mümkün. Ancak senin bahsettiğin "vehme" kelimesi, daha çok "vesvese", "kuruntu", "yoktan yere endişe etme" gibi anlamlara gelir. Hatta bazen de "korkaklık" veya "hastalıklı korku" olarak da kullanılır.
Deneyimlerime göre, bu kelimeyi daha çok halk arasında, günlük konuşmalarda duyarsın. Mesela birinin sürekli bir şeylerden endişe ettiğini, olmadık şeyler düşündüğünü anlatırken "veyahut bu çocukta bir vehm var" gibi ifadeler kullanıldığını duymuşsundur. Bu, kişinin kendi zihninde kurduğu ve aslında gerçekte karşılığı olmayan korkulara sahip olduğu anlamına gelir.
Bu kelimenin kökenine indiğimizde Arapça "wahm" kelimesinden geldiğini görürüz. Bu da tam olarak "zan", "kuruntu", "korku" demektir. Yani aslında Osmanlıca'daki kullanımı da bu köken anlamını pekiştiriyor.
"Vehme"nin Farklı Kullanım Alanları
Bahsettiğim gibi, "vehme"nin tek bir anlamı yok. Farklı bağlamlarda farklı nüanslar kazanabiliyor:
- Kişisel Kuruntular: En yaygın kullanımı bu. Bir kişinin kendi zihninde yarattığı, somut bir dayanağı olmayan korkular ve endişeler. Örneğin, bir hastalık kapacağından sürekli endişelenen biri, aslında ortada ciddi bir neden yokken vehme kapılmış demektir.
- Korkaklık: Bazen bu kelime, kişinin gereğinden fazla çekingen olması, kolay korkması durumunu da ifade eder. Tehlike olmayan durumlarda bile panikleyen insanlar için kullanılabilir.
- Şüphecilik: Daha hafif bir anlamda, bir konu hakkında aşırı şüpheci olma, her şeye inanmama durumunu da anlatabilir. Ancak bu daha çok "vesvese" kelimesiyle örtüşen bir kullanım.
Örnek vermek gerekirse, Osmanlı döneminde bir asker için "vehme kapıldı" demek, onun savaş alanında gereksiz yere korkuya kapıldığı, cesaretini yitirdiği anlamına gelirdi. Ya da bir devlet adamının ani ve sebepsiz bir şekilde endişeye düşmesi "vehme düştü" şeklinde ifade edilebilirdi.
Günlük Hayatta "Vehme"nin Karşılığı ve Ne Yapmalı?
Günümüzde "vehme" kelimesini Osmanlıca'dan çok, aynı anlamı taşıyan daha modern kelimelerle karşılarız. Bunlar:
- Vesvese
- Kuruntu
- Endişe
- Korku
- Fobik eğilimler
Eğer sen de kendi hayatında sürekli bir şeylerden endişe ettiğini, olmayacak şeyler düşündüğünü fark ediyorsan, bu aslında bir tür "vehme" kapılmış olmanın belirtisi olabilir. Deneyimlerime göre, bu durumla başa çıkmak için yapabileceğin birkaç şey var:
- Gerçekçi Olmayı Hatırla: Endişelendiğin durumun gerçekten ne kadar olası olduğunu kendine sor. Korkuların somut bir temele dayanıyor mu, yoksa sadece zihninde mi var?
- Dikkatini Dağıt: Bir endişe seni sardığında, hemen başka bir aktiviteye yönel. Kitap oku, müzik dinle, spor yap, sevdiğin insanlarla sohbet et.
- Mindfulness Egzersizleri: Anda kalma pratikleri, zihnindeki kuruntuları fark etmene ve onlara takılıp kalmamana yardımcı olabilir.
- Gerektiğinde Profesyonel Yardım Al: Eğer bu endişeler hayat kaliteni ciddi şekilde etkiliyorsa, bir uzmandan (psikolog veya psikiyatrist) yardım almaktan çekinme. Bu zayıflık değil, kendi iyiliğin için attığın bir adımdır.
Unutma, zihnimiz bazen kendi kuruntularıyla bizi esir alabilir. "Vehme" kelimesinin anlamını bilmek, bu tür durumları fark etmenin ilk adımıdır. Kendine karşı nazik ol ve zihnini olumluya yönlendirmeye çalış.