9 gezegen bulundu mu?

Güneş Sistemimizdeki Gezegen Sayısı: 8 mi, 9 mu?

Birçok insan hâlâ Plüton'un gezegen olup olmadığını merak ediyor. Eskiden Güneş Sistemi'mizde 9 gezegen olduğunu öğrenmiştik, değil mi? Ama artık bu sayı

  1. Peki, bu değişim nasıl oldu ve neden Plüton artık gezegen sayılmıyor?

Deneyimlerime göre, bu konudaki kafa karışıklığı oldukça yaygın. Temel sebep, Uluslararası Astronomi Birliği'nin (IAU) 2006 yılında gezegen tanımını güncellemesi. Bu güncelleme, yeni keşiflerle birlikte astronomi bilgisinin ilerlemesinin bir sonucuydu.

Plüton'un Gezegenlikten Çıkarılma Süreci

Güneş Sistemi'nde keşfedilen ilk cüce gezegen olan Ceres'ten sonra, gözlem teknolojileri geliştikçe Kuiper Kuşağı'nda Plüton'a benzer büyüklükte veya daha büyük birçok gök cismi keşfedilmeye başlandı. Bunlardan en önemlisi, 2005 yılında keşfedilen ve başlangıçta Plüton'dan daha büyük olduğu düşünülen Eris'ti. Bu keşif, "Plüton'un hala bir gezegen olup olmadığı" sorusunu yeniden gündeme getirdi.

IAU, 2006 yılında yaptığı Genel Kurul'da gezegen olmak için üç kriter belirledi:

  • Güneş'in etrafında dönüyor olmalı.
  • Kendi kütle çekimi altında küresel bir şekil alabilecek kadar kütleye sahip olmalı.
  • Yörüngesini diğer gök cisimlerinden temizlemiş olmalı (yani "yörünge temizliği" yapmış olmalı).

Plüton, ilk iki kriteri karşılıyor olsa da, üçüncü kriteri karşılamıyordu. Kuiper Kuşağı'ndaki diğer gök cisimleriyle aynı yörüngeyi paylaşıyor olması, onu bu yeni tanıma göre bir gezegen yapmıyordu. Bu nedenle Plüton, "cüce gezegen" olarak sınıflandırıldı.

Peki, "
  1. Gezegen" İhtimali Var mı?

Evet, var. Bilim insanları hâlâ Güneş Sistemi'nin dış bölgelerinde henüz keşfedilmemiş büyük bir gezegenin olabileceği teorisi üzerinde çalışıyorlar. Bu varsayımsal gezegen, genellikle "Gezegen Dokuz" (Planet Nine) olarak adlandırılıyor.

Bu fikrin temelinde, Güneş Sistemi'nin en uzak bölgelerindeki bazı Kuiper Kuşağı nesnelerinin yörüngelerinde gözlemlenen anormal düzenlemeler yatıyor. Bu nesnelerin yörüngeleri, sadece bilinen diğer gezegenlerin etkisiyle açıklanamayacak kadar belirgin bir şekilde aynı yöne doğru "sıkışmış" görünüyor. Bu durum, bu nesnelerin yörüngelerini etkileyen büyük bir, henüz görülmemiş gezegenin varlığını düşündürüyor.

Bilim insanları, bu hipotetik gezegenin kütlesinin Dünya'nın yaklaşık 5 ila 10 katı arasında olduğunu tahmin ediyor ve yörüngesinin bizim bildiğimiz gezegenlerden çok daha uzak ve eliptik olduğunu düşünüyorlar. Bu gezegeni doğrudan gözlemlemek, uzaklığı ve olası büyüklüğü nedeniyle oldukça zorlu bir görev. Ancak teleskop teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte bu ihtimal de araştırılmaya devam ediyor.

Gelecekte Neler Beklemeliyiz?

Gökbilim, sürekli gelişen bir alan. Yeni keşifler ve gelişen teknoloji, evrene bakış açımızı her zaman değiştirebilir. Belki de Gezegen Dokuz, bir gün keşfedilecek ve Güneş Sistemi'mizdeki gezegen sayısı yeniden değişecek. Ya da belki de daha önce hiç hayal etmediğimiz yeni keşiflerle karşılaşacağız.

Senin de bu konudaki güncel gelişmeleri takip etmen faydalı olacaktır. Özellikle son yıllarda yapılan gözlemler ve teorik çalışmalar, bu hipotetik gezegenin varlığına dair ipuçları vermeye devam ediyor. Mesela, astronomi dergilerini veya güvenilir bilim sitelerini ara sıra kontrol edebilirsin. Kim bilir, belki de bir gün Güneş Sistemi'mizin yeniden 9 gezegenli olduğunu hep birlikte öğreniriz!