Doğal set gölleri nasıl oluşur?
Doğal Set Göllerinin Oluşumu
Doğal set gölleri dediğimizde aslında birçok farklı mekanizmanın bir araya gelmesiyle oluşan, yer yüzeyindeki su birikintileri aklına gelmeli. Bunların oluşumunda tek bir ana sebep yok; coğrafya, jeoloji ve hatta iklim şartları hep birlikte rol oynuyor.
- Tektonik Hareketler ve Çöküntüler
Yer kabuğunun devasa hareketleri, depremler ve faylanmalar sayesinde oluşan çöküntü alanları, zamanla suyla dolduğunda doğal göllere dönüşebilir. Bu, göllerin oluşumundaki en yaygın ve büyük ölçekli nedenlerden biri. Örneğin, Doğu Afrika'daki Büyük Rift Vadisi boyunca uzanan göller, bu tektonik hareketlerin doğrudan bir sonucudur. Dünyanın en derin göllerinden biri olan Baykal Gölü de (derinliği yaklaşık 1.642 metre) benzer bir tektonik çöküntü alanında oluşmuştur.
Bu tür göller, genellikle uzun ve dar bir yapıya sahiptir. Tektonik plakaların birbirini itmesi veya çekmesi sonucu oluşan fay hatları, zeminde derinleşmelere yol açar. Zamanla bu derinlikler yağmur suları, dereler veya yer altı suları ile dolarak büyük göller oluşturabilir.
- Volkanik Aktiviteler
Volkanlar da göl oluşumunda önemli bir rol oynar. Bir volkanın patlaması sonucu oluşan ve etrafı dağlarla çevrili çanak şeklindeki kraterler, yağmur suları veya eriyen kar suları ile dolduğunda krater göllerini oluşturur. Japonya'daki Akan Milli Parkı'nda bulunan krater gölleri veya Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Crater Lake (Krater Gölü) bu duruma en güzel örneklerdendir. Crater Lake, yaklaşık 1.000 metre derinliği ile Kuzey Amerika'nın en derin göllerinden biridir.
Bazı durumlarda, bir volkanın ana bacası tıkanıp yan bacalardan lav akışı başladığında, ana kraterin önünde lav setleri oluşabilir. Bu lav setleri, vadileri veya akarsu yataklarını tıkayarak suyun birikmesine ve zamanla göl oluşmasına neden olabilir. Bu tür göllere de "lav set gölleri" denir.
- Buzul Hareketleri (Buzul Gölleri)
Geçmiş jeolojik dönemlerde, özellikle Pleistosen Çağı'nda dünyayı kaplayan buzullar, yeryüzünü şekillendiren en güçlü doğal faktörlerden biriydi. Bu devasa buz kütleleri hareket ederken, zemini aşındırır, kaya parçalarını sürükler ve derin vadiler veya çukurlar oluşturur. Buzulun erimesiyle birlikte bu aşınmış alanlar suyla dolduğunda buzul gölleri oluşur. Dünyanın en büyük tatlı su göllerinden biri olan Superior Gölü, ABD ve Kanada sınırında yer alır ve buzul hareketleri sonucu oluşmuştur.
Buzul gölleri genellikle düzensiz bir şekle sahip olabilir ve etraflarında buzul biriktirme materyallerinden oluşan tepeler (morenler) görülebilir. Bu morenler, bazen doğal bir set görevi görerek gölün oluşumunu destekler. İsviçre Alpleri'ndeki birçok göl ve Yeni Zelanda'nın Güney Adası'ndaki göller buzul göllerine örnek verilebilir.
- Akarsu Biriktirme ve Erozyon Süreçleri
Akarsular da kendi başlarına göller oluşturabilir. Bir akarsu, yatağında ilerlerken biriktirdiği miller, kumlar ve çakıllar zamanla bir set oluşturabilir. Eğer bu set, akarsuyun akışını engelleyecek kadar büyük olursa, setin gerisinde su birikmeye başlar ve bir alüvyal set gölü oluşur. Türkiye'deki Beyşehir Gölü'nün bazı bölümleri ve Eğirdir Gölü'nün oluşumunda bu tür süreçlerin rolü olmuştur.
Ayrıca, akarsuların akış yönünü değiştirmesi veya eski yataklarından ayrılmasıyla oluşan menderes gölleri de bulunur. Bir nehir, geniş bir ovada kıvrımlar yaparak ilerlerken, zamanla bu kıvrımlardan birini kesip daha düz bir yatak izlemeye başlayabilir. Eski kıvrımın bir parçası, nehirden ayrılarak at nalı şeklinde veya hilal şeklinde bir göle dönüşür. Bu tür göllere "göl oluğu" veya "menderes gölü" adı verilir.
Deneyimlerime göre, bu göllerin korunması ve sürdürülebilirliği için hem yerel yönetimlerin hem de bireylerin bilinçli olması gerekiyor. Eğer bir gölün yakınında yaşıyorsan veya ziyaret ediyorsan, lütfen atıklarını doğaya atmamaya özen göster. Göllerin ekosistemini bozacak her türlü müdahaleden kaçınmak, bu doğal güzelliklerin gelecek nesillere aktarılmasını sağlar.