Özgeci davranış ne demek?

Özgeci Davranış: İçten Bir Bakış

Özgeci davranış dediğimizde, aslında başkalarının iyiliğini kendi çıkarımızın önüne koyduğumuz eylemleri anlıyoruz. Bu sadece büyük fedakarlıklar yapmak değil, gün içinde yaptığımız küçük, farkındalığı yüksek hareketler de olabilir. Deneyimlerime göre, bu davranışlar hem veren hem de alan için derin bir tatmin sağlıyor.

İşin ilginç yanı, özgeciliğin biyolojik temelleri de var. Sosyobiyologlar, özellikle insanlarda ve bazı primatlarda görülen bu tür davranışların, genlerin hayatta kalma şansını dolaylı olarak artırabildiğini öne sürüyor. Yani, aile üyelerine veya akrabalara yardım etmek, genetik mirasımızı sonraki nesillere aktarma olasılığımızı yükseltiyor. Ancak bu, özgeciliği tamamen genlere indirgemek anlamına gelmiyor. Psikolojik ve sosyal faktörler de en az biyolojik nedenler kadar etkili. Empati yeteneği, yani başkalarının duygularını anlayabilme ve paylaşabilme becerisi, özgeci davranışların temelini oluşturuyor. Birinin acı çektiğini gördüğünde duyulan rahatsızlık hissi, harekete geçmemizi sağlayan en güçlü dürtülerden biri.

Bir de karşılık beklemeden yapılan iyilikler var ki, bunların psikolojik etkisi bambaşka. Örneğin, bir çalışma, gönüllü olarak çalışan kişilerin genel mutluluk seviyelerinin, çalışmayanlara göre daha yüksek olduğunu göstermiş. Hatta 'yardım etme hazzı' olarak bilinen bu durum, dopamin salgılanmasıyla da ilişkili. Bu, beynimizin ödül mekanizmasının bir parçası gibi düşünebilirsin.

Özgeci Davranışın Farklı Yüzleri

Özgecilik tek bir kalıba sığmaz. Kendi içinde farklı boyutları var.

  • Fedakarlık: Bu, belki de akla ilk gelen özgeci davranış türü. Kendi zamanından, enerjinden, hatta maddi imkanlarından fedakarlık yaparak başkasına yardım etmek. Örneğin, arkadaşının taşınmasına yardım etmek için hafta sonunu planlarından feragat ederek ona vermek. Ya da daha büyük ölçekte, zor durumdaki birini maddi olarak desteklemek.
  • Yardım Etme: Bu, fedakarlık kadar büyük bir adımı gerektirmeyebilir. Birine basit bir iyilik yapmak, ona yol göstermek, omuz vermek gibi. Birinin elindeki ağır poşetleri taşımak, yolda kalan birinin aracına yardım etmek gibi küçük ama anlamlı jestler de bu kategoriye girer. Araştırmalar gösteriyor ki, günde sadece bir kez başkasına yardım eden kişilerde, genel yaşam memnuniyeti %30 daha fazla olabiliyor.
  • Empati ve Destek: Bazen en büyük özgecilik, sadece dinlemek ve anlamaya çalışmaktır. Bir arkadaşının üzgün olduğunu fark ettiğinde, onunla konuşmak, onu yargılamadan dinlemek ve yanında olduğunu hissettirmek de çok kıymetli bir özgeci davranıştır. Bu tür bir duygusal destek, kişinin kendini yalnız hissetmesini engeller ve zorluklarla başa çıkmasına yardımcı olur.

Özgeci Davranışları Hayata Katma Yolları

Peki, bu iyilik dolu davranışları hayatımıza nasıl daha çok dahil edebiliriz? Bazı pratik önerilerim var:

  • Farkındalık Geliştir: Çevrendekilere karşı daha dikkatli ol. Birinin yardıma ihtiyacı olabileceğini sezmeye çalış. Belki iş arkadaşın biraz bunalmış görünüyor, ona bir kahve ısmarlamak bile fark yaratabilir.
  • Küçük Adımlarla Başla: Özgeci olmak için illa büyük fedakarlıklar yapmak zorunda değilsin. Kapıyı birisi için tutmak, otobüste yaşlı birine yer vermek gibi basit eylemlerle başla. Bu küçük hareketler, zamanla büyük bir etki yaratabilir.
  • Gönüllülük: İlgi duyduğun bir alanda gönüllü olmak, hem başkalarına faydalı olmanı sağlar hem de kendi sosyal çevreni genişletir. Bir hayvan barınağında, bir yaşlı bakım evinde veya bir çevre temizliği organizasyonunda görev alabilirsin. Bir araştırmaya göre, haftada sadece 2 saat gönüllülük yapmak bile kişinin ruh sağlığını olumlu etkiliyor.
  • Paylaşmayı Öğren: Sahip olduklarını paylaşmak, sadece maddi şeyler değil. Bilgini, zamanını, enerjini paylaşmak da bir özgeci davranıştır. Bir komşuna bahçesinden sebze ikram etmek veya bir öğrenciye ödevinde yardım etmek gibi.

Deneyimlerime göre, özgeci davranışlar bir kelebek etkisi yaratır. Senin yaptığın küçük bir iyilik, bir başkasının gününü güzelleştirebilir ve o kişi de başkalarına yardım etme isteği duyabilir. Bu zincirleme reaksiyon, dünyayı hepimiz için daha yaşanabilir bir yer haline getirebilir. Önemli olan, samimi bir niyetle ve karşılık beklemeden bu adımları atmak.