Iç kanaması olan hastaya ne yapılmaz?
İç Kanaması Olan Birine Dokunurken Dikkat Edilmesi Gerekenler
İç kanama şüphesi olan bir hastaya yaklaştığında bilmen gereken en önemli şey, zamanın kritik olduğudur. Bu durum, gözle görülür bir yaralanma olmasa bile hayatı tehdit edebilir. Deneyimlerime göre, bu tür acil durumlarda yapılması gerekenleri bilmek, bazen fark yaratır.
Kesinlikle Yapılmaması Gerekenler
- Sıvı Tüketimine İzin Vermek
İç kanaması olan bir hastaya kesinlikle ağızdan bir şey yedirmemeli veya içirmemelisin. Bunun birkaç önemli nedeni var:
- Mide Bulantısı ve Kusma Riski: Kan kaybı vücutta şok belirtilerine neden olabilir. Bu durumda mide boşken bile bulantı ve kusma yaşanabilir. Eğer hasta bir şeyler içerse veya yerse, bu kusmaya yol açabilir.
- Aspirasyon Tehlikesi: Kusmuğun akciğerlere kaçması (aspirasyon), zaten zor durumda olan hastada zatürre gibi çok daha ciddi ve hayati risk taşıyan sorunlara neden olabilir. Bu durum, özellikle bilinç bulanıklığı olan hastalarda daha da tehlikelidir.
- Ameliyat Engeli: Eğer hasta ameliyata alınması gerekiyorsa, midesinde bir şeyler olması anestezi riskini artırır. Mide içeriği, anestezi sırasında yemek borusundan mideye geri kaçabilir ve bu da boğulmaya yol açabilir. Genel kural şudur: İç kanama şüphesi varsa, hastaya en az 6-8 saat süreyle hiçbir şey verilmez.
- Durumu Hafife Almak ve Beklemek
İç kanama belirtileri başlangıçta hafif olabilir. Ancak bu durumun ilerleyebileceği unutulmamalıdır. Yüzünde solgunluk, halsizlik, soğuk terleme gibi belirtiler varsa, bunları göz ardı etmemelisin. Unutma, vücut kaybettiği kanı telafi etmeye çalışır. Örneğin, ortalama bir yetişkinin vücudunda yaklaşık 5-6 litre kan bulunur. Eğer kişi bir anda 1 litreden fazla kan kaybederse, bu durum ciddi şoka yol açabilir.
Önemli olan şudur: İç kanama şüphesi varsa, daha fazla ilerlemesini beklemeden hemen tıbbi yardım çağırmalısın. Ambulans çağırmak, ilk ve en doğru adımdır. Ambulans gelene kadar hastayı sakin tutmaya çalış.
- Bilinçsizce Hareket Ettirmek veya Pozisyon Değiştirtmek
Hastanın iç kanamaya neden olan durumuna göre (örneğin bir darbe veya travma sonrası), gereksiz yere hareket ettirmek veya pozisyonunu değiştirmek kanamanın artmasına neden olabilir. Özellikle karın bölgesinde bir darbe aldıysa, iç organlarda yırtılma veya kanama olabilir. Bu durumda hastanın hareketlerini kısıtlamak ve olabildiğince sabit tutmak önemlidir.
Pratik bir öneri: Eğer hastanın iç kanama şüphesi varsa, üzerine çok sıkı bir şey giydirmemeli ve rahat etmesini sağlamalısın. Şok belirtileri varsa (halsizlik, solukluk, soğuk terleme), hastayı sırtüstü yatırıp bacaklarını hafifçe yukarı kaldırarak şok pozisyonu verebilirsin. Ancak bunu yaparken hastanın durumunu iyi gözlemlemeli ve herhangi bir rahatsızlık durumunda pozisyonu değiştirmelisin.
- Pansuman veya Yara Bakımı Yapmak (Görünür Yara Yoksa)
Eğer iç kanama dışarıdan belli olan bir yara ile ilişkili değilse, yani sadece bir morarma veya şişlik varsa, buna dokunarak bir şey yapmaya çalışmamalısın. Bu tür durumlar, vücudun içindeki damarların hasar görmesinden kaynaklanır. Dışarıdan yapılan müdahaleler, durumu daha da kötüleştirebilir.
Unutma: İç kanamanın belirtileri genellikle dışarıdan belli olmaz. Eğer bir kaza sonrası bayılma, kusma, karın ağrısı, dışkıda kan veya idrarda kan gibi belirtiler varsa, doğrudan bir iç kanama durumu akla gelmelidir. Bu belirtiler fark edildiğinde hemen tıbbi yardım istemelisin. Eğer görünür bir yara varsa ve ondan kan gelmiyorsa bile, yaranın üzerine temiz bir bezle baskı uygulamak ve hastaneye götürmek en doğrusudur.