Amasya Kral Kaya Mezarları kime ait?
Amasya Kral Kaya Mezarları Kime Ait? Tarihin İzinde Bir Yolculuk
Amasya'nın o etkileyici boğazına tepeden bakan, binlerce yıldır dimdik ayakta duran o devasa kaya mezarları aslında Pontus Kraliyet Ailesi'ne ait. Düşünsene, M.Ö.
- yüzyılda yaşamış kralların son dinlenme yerleri burası. Bunlardan en görkemlisi, en bilineni ise Pontus Kralı Mithridates VI Eupator'un mezarı. Mithridates, Roma İmparatorluğu'na karşı uzun yıllar direnmiş, zamanının en güçlü krallarından biri olarak tarihe geçmiş. Mezarı, diğerlerinden daha büyük ve daha gösterişli, açıkça bir krala yakışır bir ihtişam sergiliyor.
Bu mezarların yapım tekniği bile insanı hayrete düşürüyor. Tamamen kaya oyma tekniğiyle yapılmışlar. Yani, devasa kayaların içine girilip, merdivenler, odalar, hatta bazen tapınak benzeri bölümler oyulmuş. Bu, o dönemdeki mühendislik bilgisinin ve iş gücünün ne denli ileri olduğunu gösteriyor. Birçok mezarda, girişlere ulaşmak için yüzlerce basamaklı merdivenler bulunuyor. Bu merdivenlerden çıkarken, dönemin insanlarının bu yapıtları nasıl ve ne zorluklarla inşa ettiğini hayal etmek bile insanı büyülüyor.
Mezarların Kimliği ve Önemi
Bu kaya mezarlarının kimliği, üzerlerindeki yazıtlar ve mimari özellikler sayesinde netleşmiş. En bilinen ve etkileyici olanlar, Pontus Krallığı'nın başkenti Amaseia'da konumlanmış durumda. Mezarların içinde, ölülerin ruhuna eşlik etmesi için eşyalar, hatta bazen aile bireyleriyle birlikte gömülme geleneği de görülüyor. Pontus Krallığı, Helenistik dönemde Anadolu'da hüküm sürmüş önemli bir krallıktı ve Amasya da bu krallığın kalbiydi. Bu mezarlar, o dönemin siyasi, sosyal ve dini yaşamına dair önemli ipuçları taşıyor. Deneyimlerime göre, bu mezarları ziyaret etmek sadece bir tarih turu değil, aynı zamanda o kadim medeniyetle kurulan derin bir bağ hissi uyandırıyor.
Amasya Kral Kaya Mezarları'nı Ziyaret Etmek İçin İpuçları
Amasya'ya yolunuz düşerse, bu muhteşem yapıları mutlaka görmelisiniz. Benim size birkaç önerim var:
* En İyi Zamanlama: İlkbahar (Nisan-Mayıs) ve Sonbahar (Eylül-Ekim) ayları, Amasya'nın havası en güzel olduğu zamanlar. Sıcaklıklar ne çok bunaltıcı ne de çok soğuk oluyor, bu da rahat bir gezi için ideal. Yaz aylarında öğle sıcağından kaçınmak için sabah erken veya akşamüstü gitmek daha iyi bir seçenek olabilir.
* Ulaşım: Şehir merkezinden mezarlara yürüyerek veya taksiyle kolayca ulaşabilirsiniz. Zaten Amasya'nın merkezinde Yeşilırmak kenarında yürürken bile bu muhteşem manzarayla karşılaşıyorsunuz.
* Yanınıza Almanız Gerekenler: Rahat yürüyüş ayakkabıları şart. Merdivenler dik olabiliyor. Ayrıca bol su almayı unutmayın, özellikle sıcak havalarda. Fotoğraf makinenizi de mutlaka hazırlayın, her köşe başı ayrı bir kare sunuyor.
* Gezilecek Yerler: Kral Kaya Mezarları'nın yanı sıra Amasya'da bulunan diğer tarihi yerleri de keşfetmeyi ihmal etmeyin. Şehrin kendisi bir açık hava müzesi gibi. Haznedar Camii, Gök Medrese gibi yapılar da görülmeye değer.
Mezarların Yapımındaki Sır ve Sanat
Bu kaya mezarlarının yapımında kullanılan yöntemler gerçekten akıl almaz. Kayaları oyarak odalar açmak, bunların içine de heykeller, kabartmalar eklemek, o dönem için inanılmaz bir başarı. Özellikle bazı mezarların ön cephelerinde görülen süslemeler, dönemin sanat anlayışını yansıtıyor. Bazı araştırmacılar, mezarların yapımında kullanılan iskeleler ve aletler hakkında çeşitli teoriler öne sürüyor. Birçok mezara ulaşım için kayalara oyulmuş merdivenler bulunuyor ve bu merdivenler bile ayrı birer mimari eser niteliğinde. Mezarların içinde ise genellikle ölümden sonraki yaşama dair inançları yansıtan odacıklar, nişler ve bazen de daha karmaşık düzenlemeler göze çarpıyor.