La ilahe illallah vahdehu la şerike leh ne demek?
La ilahe illallah vahdehu la şerike leh: Anlamı, Önemi ve Hayatımıza Etkileri
Bu mübarek ifade, İslam'ın kalbidir. Basitçe "Allah'tan başka ilah yoktur, O tekdir, ortağı yoktur" anlamına gelir. Ama bunun altında yatan derinlik, hayatımızı şekillendirecek kadar güçlüdür.
- Tevhidin Temeli: Allah'ın Eşsizliği
Bu kelime-i tevhid, yani "Allah'tan başka ilah yoktur" kısmı, tüm dinlerin özüdür. Bu, evrende mutlak bir gücün, her şeyi yaratan ve yöneten bir varlığın olduğuna inanmaktır. "Vahdehu" ise O'nun birliğine, eşsizliğine vurgu yapar. Ne doğar, ne doğrulur, ne de O'na denk bir şey vardır. Düşünsene, bu kadar karmaşık ve muazzam evrenin tek bir sahibi var. Bu, insana hem bir güven verir hem de müthiş bir sorumluluk yükler.
Deneyimlerime göre, bu birliği idrak etmek, özellikle zor zamanlarda büyük bir teselli kaynağıdır. Tek bir kapıya yönelmek, O'ndan başka kimseden beklenti içinde olmamak, insanı hem bağımsızlaştırır hem de kalbini huzura erdirir.
Pratik Tavsiye: Gün içinde zihninde bir an bile olsa bu birliği düşün. Bir zorlukla karşılaştığında, "Allah birdir, O halleder" diye içinden tekrarla. Bu küçük zikir, büyük bir tevekkül tohumu eker.
- Ortağı Olmadığı Gerçeği: Şirkten Kurtuluş
"La şerike leh" kısmı ise, Allah'a ortak koşmaktan sakınmayı ifade eder. İnsan bazen farkında olmadan başka şeylere tapabilir: para, makam, şöhret, hatta kendi arzuları bile ilahlaşabilir. Bu ifade, o bağımlılıkları kırmak için güçlü bir hatırlatmadır.
Bu ifadeyi zikretmek, aslında kalbindeki her türlü bâtıl ilahı kovmak gibidir. Bir zamanlar bir konuda aşırı endişe duyduğumu hatırlıyorum. Sanki o durum benim için her şeyden önemli hale gelmişti. Sonra bu ifadeyi düşününce, anladım ki o endişe ettiğim şeyin benim ilahım olmasına izin veremezdim. Allah benim tek ilahımdı.
Örnek: Kutsal Kitap'ta bile "Onlar, Allah'tan başka kendilerine ne fayda sağlayacak ne de zarar verecek şeylere yalvarırlar." (Yunus, 10:18) gibi ayetler, bu gerçeği vurgular. Bizim de hayatımızda bu tür "tapanlar" olmamalı.
Pratik Tavsiye: Kendine sor: Hayatta en çok neye değer veriyorsun? Eğer bu, Allah'ın rızasının önüne geçiyorsa, o şey senin için bir şerik olmuş olabilir. Bu ifadeyi zikrederek o bağımlılıkları sorgula.
- Hayatımıza Getirdiği Dönüşüm: Huzur ve Güven
Bu cümlenin tam bir içselleştirmesi, insana eşsiz bir huzur ve güven verir. Çünkü bilirsin ki, her şey Allah'tandır ve O'nun izniyle olur. Bu, pasif bir teslimiyet değil, bilinçli bir güven ve eylemde bulunma motivasyonudur.
Deneyimlerime göre, bu ifadeyi sürekli zikretmek, insanın olaylara bakış açısını tamamen değiştiriyor. Eskiden ufak tefek pürüzler bile beni çok telaşlandırırdı. Ama bu kelimeler dilimden ve kalbimden eksik olmadıkça, olayların geçici olduğunu ve nihai gücün Allah'ta olduğunu daha net gördüm. Bu, adeta insanın içindeki fırtınaları dindiriyor.
Rakamsal bir benzetme yapalım: İnancın temelinde bu ifadeyi bir "8 çekirdek işlemci" gibi düşün. Bu işlemci, tüm hesaplamaları yapar ve doğru sonuca ulaşmanı sağlar. Eğer bu işlemci doğru çalışmıyorsa, diğer her şey yanılır.
Pratik Tavsiye: Sabah kalktığında ve akşam yatarken bu ifadeyi 33'er defa çekmek, gün içindeki ruh halini olumlu yönde etkileyebilir. Telefonuna hatırlatıcı kurabilirsin.
- İmanımızın Tescili: Sahih Bir Müslümanlık
Bu ifade, sadece dilde kalmamalı, kalpte yankılanmalı ve amellerle de desteklenmelidir. Allah'ın birliğine inanmak, O'na itaat etmeyi gerektirir. Hz. Muhammed'in (s.a.v.) getirdiği mesajı takip etmek, bu tevhid inancının en somut göstergesidir.
Bu cümlenin tam bir anlayışla söylenmesi, seni Allah'a daha yakınlaştırır. Çünkü O'nun eşsizliğini ve ortağının olmadığını kabul etmek, tüm ibadetlerin ve duaların sadece O'na yöneltilmesinin temelini oluşturur.
Pratik Tavsiye: Okuduğun Kur'an ayetlerinde veya duyduğun hadislerde bu tevhid manasını aramak, imanın pratikleşmesine yardımcı olur. Örneğin, "De ki: O Allah, birdir." (İhlas, 112:1) suresi bunun en güzel örneklerinden.
Unutma, bu sadece bir ifade değil, aynı zamanda bir yaşam biçimidir. Allah'ın birliğini ve ortağının olmadığını kalpten bilmek ve hayatını buna göre şekillendirmek, en büyük huzur ve kurtuluşun anahtarıdır.