Mustafa Kemal Çanakkale savaşında hangi cephelerde savaşmıştır?
Mustafa Kemal Çanakkale'de Nerede Savaşıyor?
Çanakkale, bizim için sadece bir zafer değil, aynı zamanda bir varoluş mücadelesidir. Mustafa Kemal Atatürk'ün bu destanda oynadığı rolü anlamak, aslında olayın kendisini anlamaktır. Deneyimlerime göre, onu tek bir cephede sabit görmek yanıltıcı olur. O, cepheleri birbirine bağlayan, stratejiyi şekillendiren bir komutan olarak sahadaydı.
Conkbayırı ve Anafartalar: Stratejik Deha Sahnesi
Mustafa Kemal'in adı en çok Conkbayırı ve Anafartalar ile anılır. Neden mi? Çünkü bu bölgelerdeki başarıları, tamamen onun stratejik dehasının ürünüdür. Özellikle 25 Nisan 1915'teki ilk çıkarma sırasında, düşmanın Arıburnu'na yerleşmesini engellemek için hızla bir birlik oluşturan ve Yarbaylıktan Albaylığa terfi etmesine yol açan o anı düşün. Bu, sadece bir savunma değil, aynı zamanda bir karşı taarruzun başlangıcıydı.
10 Ağustos 1915'teki Anafartalar Muharebeleri ise başlı başına bir destan. Düşmanın stratejik olarak kritik kabul edilen Conkbayırı'na doğru ilerlemesini durdurmakla kalmadı, aynı zamanda onları denize dökmek için bir fırsat yarattı. Bu muharebelerde, birliklerinin stratejik konumlandırması, düşmanın zayıf noktalarını hedef alması ve özellikle moral üstünlüğü sağlamadaki başarısı, onun ne kadar öngörülü bir asker olduğunu gösteriyor. Rakamlara baktığımızda, Anafartalar'da düşmanın ilerlemesini durdurup ciddi kayıplar verdirdiğini görüyoruz. Bu başarılar, "Askerler, ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar sizler geçmek için yerinizi tutmakla mükellefsiniz!" sözlerindeki gibi, Türk askerinin direncini en üst seviyeye çıkarmasını bilmesinden kaynaklanıyordu.
Kilit Nokta: Komutanlık ve Birliklerin Yönetimi
Mustafa Kemal'in Çanakkale'deki rolü, sadece cephelerde fiziksel olarak savaşmakla sınırlı değildi. O,
- Tümen Komutanı olarak, düşmanın stratejisini analiz edip ona göre tedbirler alan bir stratejistti. Düşmanın taktiklerini bozmak, kendi birliklerini en etkili şekilde kullanmak onun başlıca göreviydi. Örneğin, düşmanın çıkarmaya hazırlandığını erkenden fark edip önlemler alması, daha büyük bir felaketi önledi. Bu, sadece savaş anında değil, öncesinde ve sonrasında da süren bir komutanlık becerisidir. Ona göre, savaşın yarısı doğru yerde, doğru zamanda bulunmaktır.
Savunmanın Ötesinde: İleri Harekat Fırsatları
Çanakkale'de Mustafa Kemal'i diğerlerinden ayıran en önemli özelliklerden biri, sadece savunmada kalmayıp, düşmana karşı fırsat kollamasıydı. Anafartalar'daki taarruzlar bunun en somut örneği. Sadece ilerlemeyi durdurmakla yetinmedi, aynı zamanda düşmanın moralini bozacak ve onları geri püskürtecek hamleler yaptı. Bu, ona "Çanakkale geçilmez" dedirten kararlılığın bir göstergesiydi.
Pratik bir öneri olarak, eğer Çanakkale'yi anlamak istiyorsan, sadece anıtları ziyaret etmekle kalma. O coğrafyanın stratejik önemini anlamaya çalış. Conkbayırı'na çıktığında, düşmanın nereden geldiğini, Mustafa Kemal'in birliklerini nereye yerleştirdiğini zihninde canlandırmaya çalış. İşte o zaman, onun nasıl bir dehayla savaştığını daha iyi kavrarsın.