Namazdan sonra kaza namazı kilinir mi?
Namazdan Sonra Kaza Namazı Kılınır mı?
Birçok kişinin aklına takılan bir soru bu. Namaz kılarken aklımıza gelmeyen bir namazı, sonraki namazın vakti girdikten sonra kılabilir miyiz? Evet, kılabilirsin. Önemli olan, farz olan bir namazı vaktinde eda edemediysen, onu kaza etmek.
Dinimiz, namazın her şeyden önemli olduğunu ve bir namazın borcunun ödenmesi gerektiğini vurgular. Bu borcu ödemenin en makbul yolu, namazı kaza etmektir. Peki, tam olarak ne zaman ve nasıl kılmalısın? Gelin detaylarına bakalım.
Kaza Namazını Vakit Namazından Sonra Kılmanın Hükmü
Farz namazlar, kaza edilmesi gereken borçlardır. Bir namazı vaktinde kılmadığında, o namazı daha sonra kılmakla yükümlü olursun. Bu kaza etme yükümlülüğü, hangi vakitten sonra namazı kıldığınla doğrudan ilgili değildir. Yani, öğle namazını vaktinde kılmayıp, ikindi vakti girdikten sonra, hatta akşam vakti girdikten sonra da öğleyi kaza edebilirsin.
Peki, öğle namazını kılmak üzereyken veya kıldıktan hemen sonra aklına bir önceki günün ikindi namazı geldiyse ne olacak? Hanefi mezhebine göre, bir namazın vaktinin dışında başka bir namaz kılmak mekruhtur. Bu mekruhiyetin birkaç nedeni var:
- Vakit namazının eda edilmesi sırasında, kazaya bırakılan namazın da o vakitte kılınması gerektiği düşüncesi zihin karışıklığına yol açabilir.
- Niyetlerin karışması, yani öğle namazı kılarken "benim ikindi namazım kazaydı" diye düşünmek, bazen namazın sıhhatini etkileyebilir.
- Namazın tertibine riayet etmek önemlidir. Eğer öğle namazından önce kılman gereken bir namaz varsa (örneğin, bir önceki günün ikindisi), önce onu kılmak daha doğrudur.
Deneyimlerime göre, genellikle en temiz yol, vakit namazını kıldıktan sonra, fazla bir zaman geçirmeden kazaya kalan namazları kılmaktır. Örneğin, sabah namazını kıldın, ardından aklına dün kılmadığın sabah namazı geldi. Sabah namazını kıldıktan sonra, bir aksilik yoksa hemen kazaya kalan sabah namazını kılabilirsin.
Kaza Namazı Kılarken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Kaza namazı kılarken en önemli nokta, hangi namazı kaza ettiğini bilmektir. Eğer günlerdir namaz kılmıyorsan ve kaç namazın olduğunu tam olarak hatırlamıyorsan, büyük bir ihtimalle en çok vakit namazını kılmakla yükümlüsün demektir. Çünkü kaza namazlarını kılarken, hangi namazı ne zaman kıldığının kaydını tutmak en doğrusudur.
Örneğin, bir günlük kaza namazı şöyle sıralanabilir:
- Sabah Namazı (2 rekât farz)
- Öğle Namazı (10 rekât farz+sünnet, kazada sadece farzlar kılınır: 4 rekât farz)
- İkindi Namazı (8 rekât farz+sünnet, kazada sadece farzlar: 4 rekât farz)
- Akşam Namazı (3 rekât farz)
- Yatsı Namazı (10 rekât farz+sünnet, kazada sadece farzlar: 4 rekât farz)
Burada dikkat edilmesi gereken bir nokta daha var: vitir namazı da vaciptir ve kazası da kılınmalıdır. Vitir namazı, yatsı namazından sonra kılınır ve genelde 3 rekâttır.
Pratik bir öneri: Eğer çok sayıda namazın kazası varsa, her gün kıldığın namazın arkasına bir tane veya iki tane kaza namazı ekleyebilirsin. Örneğin, bugün öğle namazını kıldın, ardından öğle namazının kazasını kıl. Yarın ikindi namazını kıldın, ardından ikindi namazının kazasını kıl. Bu şekilde, hem namaz borcunu unutmazsın hem de bir anda çok fazla namazla uğraşmak zorunda kalmazsın.
Vakitleri Karıştırmamak ve Sırayı Korumak
İslam alimlerine göre, eğer bir namazın kazası ile vakit namazı birbirine denk gelirse, önce vakit namazı kılınır. Daha sonra da kazaya kalan namaz kılınır.
Örneğin, öğle namazı vakti girdi. Ama senin aklında öğleden önce kılmadığın bir sabah namazı var. Öncelikle öğle namazını kılarsın. Öğle namazını kıldıktan sonra, sabah namazının kazasını kılarsın.
Peki, birden fazla namazın kazası varsa nasıl bir sıra izlenmeli? Farz namazların kazası yapılırken tertip yani sıra gözetilmelidir. Yani, öncelikle sabah namazının kazası yapılır, sonra öğle, sonra ikindi, sonra akşam ve en son yatsı namazının kazası yapılır. Eğer bu sırayı bozarsan, kıldığın namazın geçerli olabilmesi için önceden namazlarının tamamını kıldığını niyet etmen gerekir.
Ancak, fıkıhta bu tertibin vacip olmadığı, müstehap olduğu yönünde görüşler de bulunmaktadır. Yani, kazaya kalmış bir namazı kılmak için önce diğer namazları kılmak zorunlu değildir, ancak daha faziletlidir. Deneyimlerime göre, tertibe riayet etmek, kafa karışıklığını önler ve namazların tam olarak yerine getirildiğine dair iç rahatlığı sağlar.
Öneri: Eğer kaçırdığın namazların sayısı çok fazlaysa, ilk etapta hangi namazı kaza ettiğini belirlemek için bir liste yapabilirsin. Sonra da her gün kılacağın namazın yanına bir veya iki tane kaza namazı ekleyerek, hem tertibe uymuş olursun hem de bu işi zamana yaymış olursun.
Özel Durumlar: Özürsüz Geciktirilen Namazlar
Bir namazı özürsüz olarak vaktin çıkmasına çok az bir süre kala kıldığın veya hiç kılmadığın durumda, o namazın kazası ile aynı namazın vakti girdiğinde, önce kaza namazını kılmak daha önemlidir.
Bu durum şöyle örneklenebilir: İkindi vakti girmek üzere ve sen hala öğle namazını kılmadın. Bu durumda, ilk yapman gereken öğle namazını kılmaktır. Çünkü öğle namazının vakti bitmeden onu kılmalısın. Öğle namazını kıldıktan sonra, eğer hala vakit varsa, ikindi namazını kılmaya başlayabilirsin.
Özürsüz olarak namazı geciktirmek, namazın değerini düşürebilir. Bu yüzden, namazları vakit girdikten hemen sonra kılmak, en güzelidir. Eğer bir namazını vaktinde kılamazsan, onu telafi etmek için elinden geleni yap.
Unutma, Allah (cc) niyetini ve gayretini bilir. Önemli olan, namaza karşı olan sorumluluğunu idrak etmektir.