Salli ala ne demektir?

"Salli Ala" Ne Demek?

Merhaba, "salli ala" terimini merak edenler için hemen konuya girelim. Bu ifade, özellikle tasavvufta ve bazı tasavvufi akımlarda karşımıza çıkan, gönül gözüyle Allah'ı müşahede etmeyi, O'nun varlığının tecellilerini derinden hissetmeyi anlatan bir kavram. Yani, sadece akılla değil, tüm varlığıyla, aşkla ve teslimiyetle Allah'ı idrak etme hali.

Gönül Gözünün Açılması ve Müşahade

Salli ala, aslında bir tür ruhsal yolculuğun sonucunda elde edilen bir idrak biçimidir. Bunu şöyle düşünebilirsin: Günlük hayatta gözlerimizle gördüğümüz alemin ötesinde, aslında bambaşka bir gerçeklik var. Tasavvufta bu gerçeklik, Allah'ın "nur"u, "cemal"i olarak ifade edilir. Salli ala hali, işte bu nuru, bu cemali görebilmektir. Deneyimlerime göre, bu bir anda olan bir aydınlanma değil, uzun süren bir çaba, nefis terbiyesi ve manevi ilerleme gerektirir.

Örneğin, Mevlana Celaleddin Rumi'nin eserlerinde bu duruma sıkça rastlarız. O, Allah'ın varlığını her zerresinde hisseder, onu şiirlerine, sohbetlerine yansıtırdı. Salli ala, bu derin manevi bağın bir ifadesidir. Varlığın Allah'tan olduğunu, O'na ait olduğunu bilmek ve bu idrakle yaşamaktır.

Aşk ve Teslimiyetin Rolü

Bu idraka ulaşmanın temelinde aşk ve teslimiyet yatar. Allah'a duyulan derin sevgi ve muhabbet, kişiyi kendi benliğinden sıyırıp ilahi olana doğru çeker. Bu süreçte, kişinin kendi nefsini, arzularını terbiye etmesi, yani "kendi nefsini bilen Rabbini bilir" düsturunca ilerlemesi esastır. Kendi egonuzu, vehimlerinizi bir kenara bırakıp tamamen ilahi iradeye teslim olduğunuzda, işte o zaman salli ala'nın kapıları aralanır.

Bu teslimiyet, pasif bir kabulleniş değil, aksine aktif bir gönül eylemidir. Her nefeste, her harekette Allah'ın rızasını gözetmek, O'nun emrettiği güzellikleri hayatına yansıtmaktır. Bu, bir nevi "yaşayan Kur'an" olma çabasıdır.

Salli Ala'ya Giden Yol: Pratik Öneriler

Peki, bu hale nasıl yaklaşabilirsin? İşte sana birkaç pratik öneri:

  • Namaz ve Zikir: Namaz, en temel ibadetlerden biridir ve doğru bir niyetle kılındığında kişiyi ilahi huzura yaklaştırır. Zikir de, belirli esmaları tekrar ederek Allah'ı anmak, kalbi dünyevi meşgalelerden arındırmak için çok etkilidir. Örneğin, "Lâ ilâhe illallah" zikri, tevhidin en saf halini ifade eder ve kişiyi bu anlama yönlendirir.
  • Murakabe (Gözetleme): Kendi iç dünyanı gözlemlemek, düşüncelerini, hislerini takip etmek, nefsindeki hangi unsurların seni Allah'tan uzaklaştırdığını anlamana yardımcı olur. Bu, bir nevi içsel muhasebedir.
  • İlahi Kelamı Okumak ve Tefekkür Etmek: Kur'an-ı Kerim'i sadece okumakla kalmayıp, anlamını düşünerek, tefekkür ederek okumak, ilahi mesajları daha derinden idrak etmeni sağlar.
  • Kusurları Örtme ve Hoşgörü: Başkalarının kusurlarını örtmek, onları hoşgörüyle karşılamak, kendi kusurlarımızı da Allah'ın rahmetiyle örtmesini ummaktır. Bu, empati kurmayı ve sevgiyi yaymayı öğretir.
  • Manevi Rehberlik: Eğer mümkünse, tasavvufi geleneğe vakıf, bilgili bir rehberden yardım almak, yolculuğunu daha doğru ve sağlam adımlarla ilerletmeni sağlar.

Deneyimlerime göre, bu yolculukta sabır ve devamlılık en önemli unsurlardır. Başlangıçta zorlanabilirsin, hatta bazen geri gittiğini hissedebilirsin. Ancak niyetin halis ve çaban samimiyse, zamanla bu idrak hali güçlenecektir. Unutma, salli ala, bir varış noktası değil, daha çok ilahi aşka doğru ilerleyen bir süreçtir.