Baz istasyonuna ne kadar uzak olmalı?

Günümüzde cep telefonu kullanımı hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Hal böyle olunca da baz istasyonları, kesintisiz iletişim için kritik bir rol oynuyor. Peki, bu baz istasyonlarının yakınlığı sağlığımızı nasıl etkiliyor ve ne kadar uzakta yaşamalıyız? Bu soruların cevabını ararken hem bilimsel verileri hem de yaygın inanışları göz önünde bulundurmak gerekiyor. Baz istasyonları, cep telefonlarımızla iletişim kurmamızı sağlayan radyo frekans sinyalleri yayar. Bu sinyallerin insan sağlığına etkileri uzun yıllardır tartışma konusu. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve diğer sağlık kuruluşları tarafından yapılan araştırmalar, mevcut güvenlik sınırları içerisinde yayılan sinyallerin sağlığa zararlı olduğuna dair kesin bir kanıt olmadığını gösteriyor. Ancak, bazı insanlar elektromanyetik hassasiyet olarak bilinen bir durumdan muzdarip olabiliyor ve baz istasyonlarına yakınlık bu durumu tetikleyebiliyor. Türkiye'de baz istasyonlarının kurulumu ve yaydığı enerji seviyesi, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından belirlenen limitler dahilinde sıkı bir şekilde denetleniyor. Bu limitler, uluslararası standartlara uygun olarak belirlenmiş durumda. Dolayısıyla, yasal düzenlemelere uygun olarak kurulan bir baz istasyonunun, belirlenen mesafeler gözetilmeksizin genel sağlık üzerinde ciddi bir risk oluşturması beklenmiyor. Ancak, olası riskleri en aza indirmek adına, özellikle hassas grupların (çocuklar, hamileler vb.) baz istasyonlarına doğrudan yakınlığından kaçınmakta fayda var. Sonuç olarak, baz istasyonlarının yaydığı sinyallerin potansiyel etkileri hakkında kesin bir yargıya varmak zor. Bilimsel veriler, mevcut güvenlik sınırları içerisinde bir risk olmadığını gösterse de, bireysel hassasiyetler ve psikolojik faktörler de önemli rol oynayabiliyor. Bu nedenle, hem yasal düzenlemelere uymak hem de bireysel önlemler almak, sağlıklı bir yaşam sürdürmek için en doğru yaklaşım olacaktır.