Türkçülük ne zaman ortaya çıktı?

Türkçülük, kökleri çok daha eskiye dayansa da, belirgin bir ideoloji olarak 19. yüzyılın sonlarında, Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküş döneminde ortaya çıkmıştır. İmparatorluğun çok uluslu yapısı içindeki farklı milletlerin bağımsızlık hareketleri, Osmanlıcılık fikrinin zayıflamasına ve Türk kimliğinin ön plana çıkmasına zemin hazırlamıştır. Bu dönemde aydınlar, İmparatorluğu bir arada tutma çabalarının başarısızlıkla sonuçlanması üzerine, ortak bir dil, kültür ve tarih bilinci etrafında birleşen bir Türk ulusu yaratma düşüncesini benimsemişlerdir. Türkçülük düşüncesinin filizlenmesinde, Rusya'daki Türk toplulukları ile kurulan kültürel ve düşünsel bağların da büyük etkisi olmuştur. Özellikle Kırım ve Kazan gibi bölgelerden gelen aydınlar, Türk dünyasının ortak geçmişine ve geleceğine dair fikirleriyle Osmanlı aydınlarını etkilemişlerdir. Bu etkileşim, Türk dilinin sadeleştirilmesi, Türk tarihinin araştırılması ve Türk kültürünün canlandırılması gibi konularda önemli adımlar atılmasına yol açmıştır. Yusuf Akçura'nın "Üç Tarz-ı Siyaset" adlı eseri, Türkçülüğün bir ideoloji olarak sistemleşmesinde önemli bir rol oynamıştır. Sonuç olarak, Türkçülük, Osmanlı İmparatorluğu'nun dağılma sürecinde, bir kimlik arayışı ve ulusal birliği sağlama amacı güden bir düşünce akımı olarak doğmuştur. Bu akım, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda ve şekillenmesinde önemli bir rol oynamış, günümüzde de farklı yorumlarla varlığını sürdürmektedir.