Eylem ve eylemsi nedir?

Eylem: Cümlenin Kalbi, Hareketin Kendisi

Bak şimdi, dilbilgisinde eylem dediğimiz şey, cümlenin ta kendisi, hareketin, oluşun, kılışın temel direğidir. Bir cümlede bir iş, bir oluş ya da bir durum bildiriliyorsa, orada kesinlikle bir eylem vardır. Eylemler, zaman ve kişi ekleri alarak cümlenin anlamını tamamlar. Yani, "gitmek" bir eylem köküdür ama "gittim", "gidiyorsun", "gidecekler" artık birer eylemdir. Deneyimlerime göre, öğrencilerin en çok karıştırdığı nokta burası. Kökü eylem olan her kelime çekimlenmediği sürece tek başına eylem değildir.

  • Zaman ve Kişi Belirtir: "Okuyor" dediğinde hem şimdiki zamanı hem de üçüncü tekil kişiyi anlarsın. Bu, eylemin en temel özelliğidir. Geçmişi, geleceği, şimdiyi; kimin yaptığını eylem üzerinden anlarız. Mesela, "yazdık" derken, eylemin geçmiş zamanda gerçekleştiğini ve birinci çoğul şahıs tarafından yapıldığını hemen kavrarsın.
  • Cümlenin Yüklemidir: Bir cümlenin yüklemi genellikle bir eylemdir. "Ali koştu." cümlesinde "koştu" bir eylemdir ve cümlenin yüklemidir. Yüklemsiz cümle olmaz, eylemsiz yüklem çoğu zaman eksik kalır. İstisnalar var elbette, isim cümleleri gibi, ama genel kural bu.
  • Çekimli Olması Gerekir: "Gel" bir eylem köküdür. Ama "geldim", "gelecek", "geliyorlar" artık çekimli fiillerdir, yani eylemdirler. Bir kelimenin eylem olabilmesi için kip ve kişi eki alması şarttır. Bu ekler olmadan, fiil kökü veya gövdesi olarak kalır, eylem olmaz.

Şu örneklere bir bak: "Öğrenciler kitap okudu." (geçmiş zaman, üçüncü çoğul kişi), "Yarın sinemaya gideceğiz." (gelecek zaman, birinci çoğul kişi). Gördüğün gibi, eylemler cümlenin zamanını ve öznesini belirlemede kilit rol oynar.

Eylemsi (Fiilimsi): Eylemden Türemiş Ama İsim/Sıfat/Zarf Görevli

Şimdi gelelim eylemsiye. Adı üstünde, eyleme benzeyen ama tam da eylem olmayan kelimeler bunlar. Eylem köklerinden türetilirler ama zaman ve kişi eki alamazlar. Bu yüzden de bir cümlenin yüklemi olamazlar. Genellikle isim, sıfat veya zarf görevinde kullanılırlar. Deneyimlerime göre, eylemsiler, öğrencilerin en çok zorlandığı konulardan biridir çünkü eylemle aralarındaki ince farkı yakalamak biraz pratik ister.

  • Eylem Anlamını Korur: Eylemsiler, türedikleri eylemin anlamını taşımaya devam ederler. "Koşarak geldi." cümlesindeki "koşarak" kelimesi, "koşma" eyleminin anlamını hala barındırır. Ama "koştu" gibi çekimli bir eylem değildir.
  • Zaman ve Kişi Eki Almaz: Bu, eylemsilerin en belirgin özelliğidir. "-mek, -ma, -ış" (isim-fiil), "-an, -ası, -mez, -ar, -dik, -ecek, -miş" (sıfat-fiil) veya "-ken, -alı, -madan, -ınca, -arak, -dıkça, -r...-mez, -a...-e, -casına, -maksızın, -dığında" (zarf-fiil) gibi ekler alırlar. Bu ekler, kelimeye eylemsi özelliği kazandırır ve çekimli bir eylem olmasını engeller.
  • Cümlede Yüklem Olmaz: "Gelen gideni aratır." cümlesindeki "gelen" ve "gideni" kelimeleri eylemsidir. Cümlenin yüklemi "aratır" eylemidir. Eylemsiler asla tek başlarına yüklem olamazlar.

Eylemsilerin üç türü var, her birini detaylandıracağım:

  1. İsim-Fiiller (Mastar): Eylemin İsmi

İsim-fiiller, eylemlere "-ma (-me), -ış (-iş, -uş, -üş), -mak (-mek)" ekleri getirilerek oluşturulur. Bir eylemin adını verirler. Sanki o eyleme bir isim takmışsın gibi düşünebilirsin.

  • Örnekler:
    • "Kitap okumak en sevdiğim aktivitedir." ("okumak" - isim-fiil)
    • "Onun gülüşü içimi ısıttı." ("gülüşü" - isim-fiil)
    • "Bu işi yapma şeklin çok yaratıcı." ("yapma" - isim-fiil)
  • İpucu: Bir kelimenin isim-fiil olup olmadığını anlamak için yerine "mek" mastar eki getirmeyi dene. Eğer anlamlı oluyorsa, büyük ihtimalle isim-fiildir. Örneğin, "gelme" yerine "gelmek" diyebilirsin.

  1. Sıfat-Fiiller (Ortaç): Eylemin Sıfatı

Sıfat-fiiller, eylemlere "-an (-en), -ası (-esi), -mez (-maz), -ar (-er, -ır, -ir, -ur, -ür), -dik (-dık, -duk, -dük / -tık, -tik, -tuk, -tük), -ecek (-acak), -miş (-mış, -muş, -müş)" ekleri getirilerek oluşturulur. Bir ismi nitelerler, tıpkı bir sıfat gibi. Deneyimlerime göre, bu ekleri akılda tutmak için "Anası mezar dikecekmiş" kodlaması çok işe yarar.

  • Örnekler:
    • "Koşan adam yoruldu." ("koşan" - hangi adam? koşan adam)
    • "Görülecek yerler listesi yaptım." ("görülecek" - hangi yerler? görülecek yerler)
    • "Kırılmış kalpler onarılmaz." ("kırılmış" - hangi kalpler? kırılmış kalpler)
  • İpucu: Sıfat-fiiller genellikle kendilerinden sonra bir isimle birlikte kullanılırlar ve o ismi nitelerler. Eğer kelimeyi cümleden çıkardığında isim tek başına kalıyor ve anlamsızlaşıyorsa, bu bir sıfat-fiil olma ihtimalini güçlendirir.

  1. Zarf-Fiiller (Bağ-Fiil, Ulaç): Eylemin Zarfı

Zarf-fiiller, eylemlere "-ken, -alı (-eli), -madan (-meden), -ınca (-ince), -ip (-ıp, -up, -üp), -arak (-erek), -dıkça (-dikçe), -r...-mez, -a...-e, -casına (-cesine), -maksızın (-meksizin), -dığında (-diğinde)" gibi ekler getirilerek oluşturulur. Bir eylemi veya cümleyi zaman, durum, sebep gibi yönlerden tamamlarlar, tıpkı bir zarf gibi.

  • Örnekler:
    • "Koşarak eve geldi." ("nasıl geldi? koşarak" - durum bildiriyor)
    • "Dışarı çıkar çıkmaz yağmur başladı." ("ne zaman başladı? çıkar çıkmaz" - zaman bildiriyor)
    • "Kitap okumadan uyuyamam." ("ne yapmadan uyuyamam? okumadan" - durum bildiriyor)
  • İpucu: Zarf-fiiller genellikle cümlenin yüklemine "nasıl?", "ne zaman?", "niçin?" gibi soruları sorduğunda cevap verirler. Bu, onların zarf görevinde kullanıldığını gösterir.

Pratik İpuçları ve Yaygın Hatalardan Kaçınma

Şimdi sana bu bilgileri pekiştirecek ve yaygın hatalardan kaçınmanı sağlayacak birkaç pratik ipucu vereyim:

  • Yükleme Odaklan: Bir cümlede ilk yapacağın şey yüklemi bulmak olsun. Yüklem, çekimli bir eylemdir. "Geldi", "gidecek", "okuyor" gibi. Yüklemi bulduktan sonra, geriye kalan kelimeler arasında eylemsi arayabilirsin.
  • Ekleri Ezberle (ama Anlayarak): Eylemsi eklerini bilmek işini çok kolaylaştırır. Ama sadece ezberlemek yetmez, hangi ekin hangi tür eylemsiyi yaptığını ve kelimeye nasıl bir anlam kattığını da kavramalısın. Mesela, "-an" eki "yapan" anlamı katarken, "-arak" eki "yapma şeklini" bildirir.
  • İsimleşen Fiilimsilere Dikkat: Bazı isim-fiiller zamanla kalıcı isim haline gelebilir. Örneğin, "dondurma", "çakmak", "dolma". Bunlar artık bir eylem anlamı taşımaz, bir nesnenin adı olmuştur. "Annem dondurma yaptı." cümlesindeki "dondurma", artık bir isim-fiil değil, bir yiyeceğin adıdır. Bu ayrımı yapmak için kelimenin cümledeki bağlamına ve kalıcılığına bakmalısın. Eğer kelime artık bir işi değil de bir şeyi karşılıyorsa, isimleşmiştir.
  • Sıfat-Fiil ve Zaman Eklerinin Farkı: "-ar, -maz, -dik, -ecek, -miş" ekleri hem sıfat-fiil hem de çekimli eylemlerin zaman eki olabilir. Bu ayrımı yapmak için kelimenin cümledeki görevine bakmalısın.
    • "Gelecek hafta sınavım var." ("gelecek" - hangi hafta? gelecek hafta. Bu bir sıfat-fiildir.)
    • "Yarın bize gelecek." ("gelecek" - çekimli eylem, gelecek zaman)

    Gördüğün gibi, ilk örnekte bir ismi nitelerken, ikinci örnekte cümlenin yüklemidir. Bu ayrım çok önemli.

Bu temel ayrımları kavradığında, eylem ve eylemsi konusunda kafanın karışmayacağından eminim. Pratik yaptıkça, bu ayrımı saniyeler içinde yapmaya başlayacaksın. Unutma, dilbilgisi bir bulmaca gibidir, doğru parçaları yerine koydukça resim netleşir.