BEP planı nasıl olmalı?
BEP'ini Nasıl Oluşturmalısın?
BEP (Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı) denince birçok veli için biraz göz korkutucu bir tablo beliriyor. Ama aslında bu, çocuğunun öğrenme yolculuğunu en iyi şekilde desteklemek için bir yol haritası çizmek gibi bir şey. Boş laf etmeden, doğrudan konuya girelim. Deneyimlerime göre, etkili bir BEP'in temelinde 3 ana unsur yatıyor:
- Çocuğunun Güçlü ve Gelişime Açık Yönlerini Anlamak
Her şeyden önce, kendi çocuğunu tanımalısın. Bir psikolog ya da eğitimci kadar derinlemesine analizler yapman gerekmiyor, ama onun neyi sevdiğini, neyi kolay başardığını ve hangi konularda biraz daha desteğe ihtiyacı olduğunu biliyor olmalısın. Okuldan gelen geri bildirimler, öğretmenin raporları ve senin gözlemlerin bu noktada birleşmeli.
Örneğin, çocuğun görsel materyallere çok iyi tepki veriyorsa, bunu BEP'ine yansıtmalısın. Sadece soyut ders anlatımları yerine, görsellerle desteklenmiş bir öğrenme süreci onu daha çok motive edecektir. Ya da belki sözlü ifadelerde zorlanıyordur ama çizerek kendini çok daha iyi anlatıyordur. Bu durumda, sunumlarını veya ödevlerini çizimlerle zenginleştirmesi için fırsatlar yaratabilirsin.
Bir örnek vermek gerekirse, okuma güçlüğü çeken bir çocuk için sadece kitap okumasını istemek yerine, sesli kitaplar veya kısa, resimli öykülerle başlamak daha etkili olacaktır. Hatta bir derste, örneğin sosyal bilgilerde, sadece metin okuyarak değil, o döneme ait görselleri inceleyerek veya kısa videolar izleyerek konuyu pekiştirmesini sağlamak onun için daha anlamlı bir öğrenme deneyimi sunar.
- Gerçekçi ve Ölçülebilir Hedefler Belirlemek
BEP'in en kritik noktası burası. Ulaşılabilir hedefler belirlemelisin. "Çok başarılı olsun" gibi genel ifadeler yerine, "Bu dönem sonunda, basit toplama işlemlerini hatasız yapabilmeli" gibi somut ve ölçülebilir hedefler koymalısın. Bu hedefler, hem çocuğu motive eder hem de ilerlemesini takip etmeni kolaylaştırır.
Hedeflerini belirlerken şu formülü aklında tutabilirsin: SMART.
- Specific (Belirli): Ne başarmak istiyorsun?
- Measurable (Ölçülebilir): İlerlemeyi nasıl takip edeceksin?
- Achievable (Ulaşılabilir): Bu hedef gerçekçi mi?
- Relevant (İlgili): Bu hedef, çocuğunun genel gelişimine nasıl katkı sağlayacak?
- Time-bound (Zaman Sınırlı): Bu hedefe ne zamana kadar ulaşılacak?
Bir örnekle pekiştirelim. Çocuğun el yazısıyla ilgili sorunlar yaşıyor olsun. Hedef, "Çok güzel yazı yazsın" olmamalı. Bunun yerine, "Önümüzdeki 3 ay içinde, deftere yazdığı kelimelerin %80'inde harflerin birbirine bitişikliği ve temel kelime büyüklükleri açısından bir önceki aya göre gelişim göstermesi" gibi bir hedef belirleyebilirsin. Bu, hem somut hem de takip edilebilir bir hedef olur.
- Uygun Destek ve Stratejileri Belirlemek
Hedefleri belirledikten sonra, bu hedeflere nasıl ulaşılacağını planlamalısın. İşte burada uygun destek ve stratejiler devreye giriyor.
Eğer çocuğun dikkat süresinde zorlanıyorsa, dersleri kısa bölümlere ayırmak, her bölüm sonunda kısa bir mola vermek veya ilgisini çekecek oyunlaştırma yöntemleri kullanmak faydalı olacaktır. Örneğin, her doğru cevabında bir yıldız kazanması ve belirli sayıda yıldız topladığında küçük bir ödül alması gibi.
Disleksi veya disgrafi gibi durumlar için, dijital okuyucular, sesli komut veren yazılımlar veya özel kalemler gibi teknolojik araçlardan faydalanabilirsin. Öğretmenlerle konuşarak, çocuğunun anlayacağı farklı öğretim metotları hakkında bilgi alabilirsin. Belki renk kodlaması, materyal kullanarak somutlaştırma veya tekrarların farklı formatlarda yapılması gibi yöntemler işe yarayabilir.
Önemli olan, bu stratejilerin okulda ve evde tutarlı bir şekilde uygulanmasıdır. Öğretmenle düzenli iletişim halinde olmak, çocuğunun karşılaştığı zorlukları ve uygulanan stratejilerin sonuçlarını paylaşmak, BEP'in başarısı için hayati önem taşır. Unutma, sen çocuğunun en iyi savunucususun.