Bağışlama tek taraflı bir hukuki işlem midir?

01.03.2025 0 görüntülenme
Bağışlama, gündelik hayatımızda sıkça karşılaştığımız bir kavram olsa da, hukuki niteliği pek çok kişi tarafından merak konusudur. Özellikle bağışlamanın tek taraflı bir hukuki işlem olup olmadığı sorusu, bu konudaki tartışmaların merkezinde yer alır. Temel olarak bağışlama, bir kişinin malvarlığından bir şeyi karşılıksız olarak başka bir kişiye devretmesi işlemidir. Ancak, bu devir işleminin hukuken geçerli olabilmesi için bazı şartların yerine getirilmesi gerekir. Türk Borçlar Kanunu'na göre bağışlama, bağışlayanın bir karşılık beklemeksizin malvarlığında bir eksilme meydana getirmeyi ve bağışlananın malvarlığında bir artış sağlamayı amaçlayan bir sözleşmedir. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere, bağışlama tek taraflı bir irade beyanıyla gerçekleşmez. Bağışlayanın bağışlama iradesini açıklaması ve bağışlananın da bu bağışı kabul etmesi gerekir. Dolayısıyla, bağışlama hukuken çift taraflı bir işlemdir. Bağışlamanın geçerli olabilmesi için ayrıca bazı şekil şartlarına da uyulması gerekebilir. Örneğin, taşınmaz bağışlamalarında resmi senet düzenlenmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Bu, bağışlamanın hukuki niteliğini ve tarafların haklarını koruma altına almayı amaçlar. Bağışlama sözleşmesi kurulduktan sonra, bağışlayan bağışladığı şeyi teslim etmekle yükümlüdür. Sonuç olarak, bağışlama tek taraflı bir hukuki işlem değildir. Bağışlayanın irade beyanının yanı sıra, bağışlananın da bu bağışı kabul etmesiyle tamamlanan çift taraflı bir hukuki işlemdir. Bu nedenle, bağışlama yapmadan önce hukuki danışmanlık almak, tarafların haklarını koruma altına almak açısından önem taşır.