Çölyak hastalığı kan değerleri kaç olmalı?

15.03.2025 1 görüntülenme Son güncelleme: 18.03.2025

Çölyak hastalığı, ince bağırsağın glutene karşı hassasiyeti sonucu ortaya çıkan kronik bir otoimmün hastalıktır. Bu hastalık, genetik yatkınlığı olan bireylerde gluten içeren besinlerin tüketilmesiyle tetiklenir ve bağışıklık sisteminin ince bağırsağa saldırmasına neden olur. Erken teşhis ve tedavi, çölyak hastalarının sağlıklı bir yaşam sürmesi için kritik öneme sahiptir. Bu yazıda, çölyak hastalığı tanısında önemli rol oynayan kan değerleri ve bu değerlerin ne anlama geldiği hakkında bilgi vereceğiz.

Çölyak Hastalığı Tanısında Kullanılan Kan Testleri

Çölyak hastalığı tanısı, belirtiler, fiziksel muayene ve çeşitli laboratuvar testlerinin bir kombinasyonuyla konulur. Kan testleri, tanının konulmasında önemli bir adımdır. Bu testler, glutene karşı oluşan antikorları ölçerek hastalığın varlığını gösterir. En sık kullanılan kan testleri şunlardır:

  • Anti-Doku Transglutaminaz (Anti-tTG) IgA: Çölyak hastalığına özgü bir antikordur ve tanıda en sık kullanılan testlerden biridir.
  • Anti-Endomisyum Antikor (EMA) IgA: Daha spesifik bir testtir, ancak Anti-tTG kadar yaygın kullanılmaz.
  • Total IgA: IgA eksikliği olan kişilerde Anti-tTG ve EMA testleri yanıltıcı sonuçlar verebilir. Bu nedenle, Total IgA seviyesi de ölçülmelidir.
  • Deamine Edilmiş Gliadin Peptit (DGP) IgA ve IgG: Özellikle IgA eksikliği olan veya Anti-tTG testinin negatif çıktığı durumlarda kullanılır.

Çölyak Hastalığı Kan Değerleri Kaç Olmalı?

Çölyak hastalığı için kesin bir "olması gereken" kan değeri yoktur. Test sonuçları, laboratuvarın referans aralıklarına ve kullanılan test yöntemine göre değişebilir. Ancak genel olarak, Anti-tTG ve EMA testlerinin pozitif olması, çölyak hastalığı olasılığını artırır. Referans aralığının üzerindeki değerler pozitif olarak kabul edilir. DGP IgA ve IgG testleri de benzer şekilde değerlendirilir. Total IgA seviyesinin düşük olması durumunda, diğer testlerin sonuçları daha dikkatli yorumlanmalıdır.

Kan Testleri Sonrası Ne Olur?

Kan testleri sonuçları pozitif çıktığında, genellikle bir gastroenterolog tarafından ince bağırsak biyopsisi yapılması önerilir. Biyopsi, ince bağırsak dokusundaki hasarı değerlendirmek ve tanıyı doğrulamak için altın standarttır. Biyopsi sonuçları ve klinik bulgular birlikte değerlendirilerek kesin tanı konulur. Tanı konulduktan sonra, ömür boyu glutensiz bir diyet uygulamak gereklidir.

Çölyak hastalığı şüphesi olan veya belirtileri gösteren kişilerin vakit kaybetmeden bir doktora başvurması ve gerekli testleri yaptırması önemlidir. Erken teşhis ve tedavi, hastalığın yol açabileceği komplikasyonları önleyebilir ve yaşam kalitesini artırabilir. Unutmayın, sağlıklı bir yaşam için bilinçli olmak ve düzenli kontrollerinizi yaptırmak çok önemlidir.